SANA SÖYLEMİŞTİM

10.2K 718 163
                                    

Son üç bölümde okunma sayısı düşmeye başladı. Bunun nedenini merak ediyorum açıkçası. Bu durum bende fazlasıyla motivasyon düşüklüğü yaratıyor.
Bölüm sonunda bir açıklamam olacak okursanız sevinirim ve hikayeme ait bir videon var. İzlemenizi ve yorumlamamıştı bekliyorum
Keyifli okumalar....

Haftanın son gününde tatlı bir misafiri vardı Beliz'in. Öğlen vakitlerinde odasından giren kuzeni Yağmur ve kucağındaki on üç aylık oğlu Umut. Beliz onları gördüğü an masasından hızla kalktı ve kollarını sevgiyle açarak ufaklığı kucağına aldı.

"Benim minik aşkım gelmiş. Çok özledim ben seni." Diyeren sevimli yanaklarına öpücükler bırakmıştı. Boynuna bıraktığı öpücükler ufaklığın kıkırdamasına sebep olmuştu.

"Allahım nasılda güzel kokuyorsun sen böyle, yerim ben seni pamuk şekerim. Sen gıdıklanıyor musun buradan?" diye bebekle konuşmaya başlayan Beliz, kuzenini unutmuştu.

"Ben de iyiyim işte ne olsun. İkinci çocuğu yapabilmek için kocamın arkasından işler çeviriyorum. Yaptıklarımı elime yüzüme bulaştıracağım diye korkuyorum. Öyle şeyler işte." Diye sitemle konuşmuştu Yağmur. Beliz onun bu hallerine gözlerini devirdi. Gerçi tanıştıkları ilk zamanları hatırlayınca şimdiki haline şükrediyordu. O zamanlar sevdiği adamı arkasında bırakıp, kendine yeni bir yaşam kurmaya çalışan ama yaşama dair sadece nefes alıp veren bir emare gösteriyordu kuzeni, adete yürüyen bir ölü gibiydi. Bu düşünceleri hemen aklından kovdu.

"Hoşgeldin, iyi gördüm seni." Diyerek sarıldı kuzenine.

"Aslında heyecan ve gerginlikten ölecekmiş gibi hissediyorum."

"Sakin ol lütfen. Bu kadar stres yaparsan, istediğini elde edemezsiz. Bunun hamile kalmanı zorlaştıracağını biliyorsun değil mi?"

"Biliyorum ama elimde değil. Emre yine aynı sorunları yaşacağımız için o kadar korkuyor ki, bu durum ister istemez birlikte geçirdiğimiz o özel anlara da yansıyor. Yeniden hamile kalmamam için elinden geleni yapıyor. Doktorumuz o sorunların sadece ilk hamilelikte yaşandığını ve sonraki hamileleiklerde olmayacağını söyledi ama yine de Emre o korkuyu atamıyor üstünden."

"Haksız sayılmaz Yağmur. Hamilelik sürecinde yanında olmasa da neler yaşadığı biliyor. Üstelik erken doğum yaptın ve doğumda neredeyse ölüyordun. Kendini onun yerine koy. Endişelenmesinde haksız olduğunu söyleyebilir misin?"

"Senin bu aklındakileri pat diye söyleme huyuna sinir oluyorum." Dediğinde ikisi de gülmeye başlamıştı. Yağmur elbette biliyordu bütün bunları ama onların ki başka bir hikayeydi.

"Beni boşver şimdi, sen anlat bakalım nasıl gidiyor evlilik?" diye ilgiyle sormuştu genç kadın. Beliz kucağındaki yumurcakla ilgilenirken gözlerini kaçırarak cevapladı.

"İyi....iyi gidiyor herşey." Dedi. Onun bu hali Yağmur'un gözünden kaçmamıştı. Tecrübeler insana çok şey öğretiyordu neticede.

"Beliz, biraz önceki gibi açık sözlü olmanı istiyorum. Yolunda gitmeyen şey nedir?" derken ses tonu temkinliydi.

"Yağmur bunları şimdi konuşmasak?"

"Benim yaşadıklarımı biliyorsun Beliz. Neler çektiğime, nasıl pişmanlıklar yaşadığıma, her şeye şahit oldun. Karmaşa içerisinde olduğunu görmemek imkansız. Sana verebileceğim tek tavsiye, bir karar alırken, seni o kararı almaya iten sebeplerden emin ol. Sonunda benim gibi yanlış bir karar verip hayatını mahvetmeni istemem." Dedi hüzünle genç kadın.

"Haklısın. Ama bir sorun yok şimdilik merak etme."

"Eğer bir şeye ihtiyacın olursa her zaman yanında olurum bunu sakın unutma."

SENSİZ OLMAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin