Farklı bambaşka bir hikayenin ilk bölümünden güzel yürekli herkese selam olsun...
NOT: Yazım hataları için affınıza sığınıyorum. :)Üniversiteden henüz mezun olmama rağmen, staj yaptığım kanal tarafından çağırılınca daha mezun olmanın rahatlığını yaşayamadan kendimi yoğun bir iş temposunun içinde buldum. Radyo ve Televizyon mezunuydum ve bu bölümü okumak hayalimdi. Ailem doktor olmamı istese de ben ısrarla bu bölümü okumak istemiş ve okulumu birincilikle bitirmiştim.
Şimdi aynı işyerinde 2. senemi dolduruyordum. Artık kariyerimde güzel bir noktaya gelmiş hissediyordum. Buna rağmen mutlu olamıyordum. Hayatımda bir şeyler eksikti. İşim ve kariyerim dışında, kendimi insanları sevmeye, insanlar için faydalı işler yapmaya adamış biriydim.
Üniversite döneminde gittiğim görme engelliler için açılmış kütüphaneye hala her hafta gidiyordum. Orada görme engelli öğrencilere ders anlatıyordum, internet üstünden birçok insana ulaşması için orada gönüllü kitap okuyordum. Benim gibi Sesli Kütüphane'ye gelen birçok insan vardı.
Orada çok şey öğrenmiştim... Bu beni çok mutlu etse de hep bir yanım eksikti...
23 yaşına gelmiş olmama rağmen hayatıma hiçbir erkek dahil etmemiştim. Hayatımda haram aşklara yer vermek bana göre değildi. Haram aşk insanı mutlu etmezdi. Ancak canını yakardı. Bunu en iyi Üniversite ortamında fark ettim. Henüz ilk yılımda hoşlandığım birisi vardı. Aynı bölümdeydik. Çekingen bir kişiliğe sahiptim ve belli kişiler dışında kimseyle muhattap olmazdım. Ama o çok dikkatimi çekiyordu ve ben uzak durdukça bir bahaneyle benimle itibat geçmeye çalışıyordu. İlk başlarda onun çok iyi biri olduğunu düşnsemde zamanla ona yüz vermeyince gerçek yüzünü ortaya çıkartmıştı. Şu an düşününce ne kadar sahtekar ve iki yüzlü olduğunu anlıyorum. En iyisi haramdan uzak durmak. Böylesi çok daha hayırlı ve güzel.
Yine de aşık olmak hayatımda ki en büyük hayalimdi. Ben hep hayırlısı için dua ederdim. Beni Hak'ka ulaştıracak kalbimin diğer yarısını bekliyordum. Her zaman dua ederdim ve her zaman Allah(c.c.)den hep hayırlısını isterdim. Eğer bir gün birisiyle evleneceksem, ömrünü ve gönlümü birisinin yoluna sereceksem bu kişi bana değil Allah'a (c.c) aşık olsun istiyodum. Beni ise Allah rızası için sevmesini...
Fakat erkeklerle mesafeli oluşum staj döneminde beni çok zora sokmuştu. Ama çalışkan bir kişiliğe sahip olduğum için ordaki insanlar bu özelliğime alışmıştı ve saygı duymaya başlamıştı. Edebime ve örtüme elimden geldiğince çok dikkat ediyordum. Bunda en büyük etken babamdı.Babam bir Üniversitede İlahiyat profösörüydü. Her zaman bana öğütler verirdi. Bundan dolayı, babamdan çok şey öğrenmiştim. Fakat babam, ben Üniversitenin son yılını okurken bir trafik kazası geçirmiş ve hayatını kaybetmişti. Bu olaydan sonra çok daha içine kapanık bir kişilik olmuştum.
Yıllar geçtikçe hüznümü ve özlemimi içimde yaşayan ve insanlara bu yanımı göstermeyen bir kişiye dönüşmüştüm. Çünkü gönüllü gittiğim kütüphanede ki çocuklar çektikleri zorluklara rağmen hayata dört elle sarılmışlardı. Onların çok büyük sıkıntılara rağmen hayata dört elle sarılmaları bana umut, sevgi ve azim vermişti. Onlarla zaman geçirmek ve onlar için faydalı şeyler yapmak beni rahatlatıyordu.
Babamı kaybettikten sonra artık sadece ailem için çalışıp çabalıyordum. Kardeşimin eğitimi, evin bakımı gibi birçok sorumluluğu sırtlanmıştım. Abim ise henüz evliydi ve çok fazla borcu vardı. Gerçi şimdiye kadar da bize pek destek olmamıştı ya neyse..
Bu yaşa kadar kimseye yük olmamaya çalışarak büyümüştüm. Kendi eğitim masraflarımı çalışıp kendim ödemiştim. Babam ilk başta buna karşı çıkmıştı. Ama ben diretmiştim. Sadece baba parasıyla büyüyen birisi olmak istemiyordum. Hayattaki zorluklar görmek istiyordum. Erkeklerin olmadığı bir ortamda çalışmama müsaade etmişti sadece ve bende bir tesettür Mağazası'nda iş bulmuştum. Uzun bir süre orada part-time çalışmıştım. Çok insan tanımıştım. Hem iyi hem kötü. Burada insanların sahte yüzü olduğunu da farketmiştim ve hiçkimseye güvenmemeyi. Çalışmak insana çok şey öğretiyordu; çok zor hayatları olan insanlarla tanıştım, benim gibi okul masraflarını karşılamak isteyen insanlarla, kendini çok yüksekte gören hatta sırf çalışanlara eziyet olsun diye mağazayı talan edip hiçbir ürün almadan çekip giden insanları görmüştüm, birbirini çok severken iki gün sonra birbirlerinin en büyük düşmanına dönüşenleri de... Yani uzun lafın kısası çalışmak insana hayıtı öğretiyordu...
Ailemin kimseye muhtaç olmasını istemiyordum. Ailem için bunca zamandan beri çabalarken aşkı da evliliği de çoktan unutmuştum...
NOT: Sevgili okurlarım ilk bölümü kısa tuttum. Hikayeye kısaca başlamak istedim ve Hayat ve ailesinden biraz bahsettim. Umarım beğenirsiniz. Yorum ve önerilerinizi eksik etmeyin lütfen...:)
Diğer bölümleri okumadan hikaye hakkında hemen yargıya düşmenizi istemem. Çünkü hikayem başlangıcından çok farklı ve bunu okudukça fark edeceğinize; bazen üzülüp, bazen şaşıracağınıza inanıyorum.
Değer verip okuyan herkese KUCAK DOLUSU SEVGİLER💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAHARIM GELİŞİNDE SAKLI (TAMAMLANDI)
Fanfiction_*O KARANLIKTI; BEN AYDINLIĞIM OLMASINI İSTEDİM*_ ### Hayatta en tehlikeli şey aşktı belkide... 'Aşktan kim ölmüş ki?' lafı yıllarca dolanmıştı aklımın bir köşesinde. Ama biliyor musunuz? Aşk bir insanı öldürecek kadar kuvvetli bir duyguydu. Aşk i...