26 *NEDEN İSLAM?*

1K 129 68
                                    

ÖNEMLİ: Selamünaleyküm;
Sevgili okurlar iki tane video attım imkanınız varsa mutlaka izlemenizi istiyorum.

Eve nasıl geldim bilmiyorum. Kafamdaki karmaşadan kurtulmak benim için çok zor. İçimde çok ağır bir yük var ve ben bu yükün altında eziliyorum. Şu yaşadığımız dünya da herkesin bir imtihanı var. Sanırım benim imtihanım sevdiklerimle ve sevmek istediklerimle...

Daha gözlerinin içine bile bakamadığım biri için acı çekiyorum. Beni sevmeyen biri için... Îman etmeyen biri için... Sanırım en acısı da bu. Olsun Rabbim daha beterinden korusun ben buna da razıyım. En azından o dualarımda, o yaşıyor ve o yaşadıkça umut her zaman var... İnanıyorum onun bir gün islamiyeti hakkıyla tanıyarak iman edeceğine...

Fakat canımı yakan asıl mesele onu böylesine severken onun kabinde olmamak. Sürekli dönüp dolaşıp aynı noktada takılı kalmak...

Arabamı garaja park edip içeri geçtim. Saolondan ağbimlerin sesi geliyordu. Adımlarımı salona yönelttim. İçeriye baktığımda çok güzel bir aile tablosu gözüme çarptı. Nazar değdirmemek için içimden maşaAllah çekerken bir süre onları izledim. Ağbim kucağında Umut'la oynuyordu Selinde elinde meyve tabağıyla onları izliyordu. Bunu seviyordum bu tam bir aile tablosuydu. Masum ve huzur vericiydi. Dert ve sıkıntıları birbirlerinden destek alarak aşmaktı. Tüm zorluklara rağmen bir olmak birlik olmaktı... Aile...

Düşüncelerimi bir kenara bıraktım ve yüzüme kocaman bir gülümseme kondurdum ve içeriye geçtim.

"Selamün aleyküm."

"Ve aleykümselam." dedi ikisi de aynı anda ve sonra birbirlerine bakıp gülümsediler. İçeriye geçtim ve bahçeye bakan boydan camın önünde ki üçlü koltuğa attım kendimi. Başımın altına bir yastık aldım.

"Küçük serçem çok yorulmuş. Aç mısın kardeşim?" bunu soran ağbimdi. Bir de soruyordu. Tabiki de açtım hem de kurt gibi. İş yerinde doğru düzgün yemek yiyemiyordum ki.

"Tabi ki de açtır. Canım ben sana sofrayı hazırlayayım kalk bişeyler ye yatma böyle."

Selin'in bu düşünceli hallerini çok seviyordum. O da benim ailem gibiydi. Esma benim için neyse o da öyleydi artık. Esma demişken. Onu çok özledim. İstanbul'da eşiyle mutlu mu, evliliği nasıl gidiyor hiç bilmiyorum?Telefonda bana çok mutlu olduğunu söylese de içim hiç rahat değil. O benim canımdan öte sevdiğim kardeşim ve ben onu oralarda bırakıp geldim... Aynı zamanda burada bir hayat kurdum ve Rachell'ı bırakıp gitmek istemiyorum. Çünkü gidersem dönmeye cesaret edemem. Çünkü gidersem dönüşü olmaz. Allah'ım gitmek için ne çok sebebim var, kalmak için ne çok sebebim var! Rabbim göndereceğin her hayra muhtacım! Sen bizlere yardım eyle, Sen bizleri kötü yollara düşürme Allah'ım (c.c) âmin...

...

Ben düşüncelerle uykuya yenik düşerken ağbimin sesiyle kendime geldim.

"Hayat uyuma. Kalk bir şeyler ye önce sonra uyusun."

"Tamam ağbi.."

Esneyerek kalktım ve elimi yüzümü yıkayıp mutfağa geçtim. Selin tenceredeki yemeği karıştırırken bende masaya tabak koydum.

"Sen de yer misin canım?"

"Hayat sen ne ara geldin. Kalkmasaydın ben sofrayı hazırlayıp çağırırdım seni."

"Saol Selin zaten çalıştığımdan beri sana çok yardımcı olamıyorum bir de böyle konuşup beni mahçup etme."

"Aşk olsu o nasıl laf öyle. Sen de benim kardeşimsin ayrı gayrımız mı var."

BAHARIM GELİŞİNDE SAKLI (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin