Sevgili okurlarım FİNAL bölümüne hoş geldiniz. Bu gün Doğum Günüm ve finali bu gün yayımlamak istedim. Açıkçası uzun zamandır yazamıyordum hayatım bir anda çok yoğun bir zaman dilimine geçiş yapınca buna adapte olmakta biraz zorlandım. Lafı çok fazla uzatmayacağım. Ayrıca ileriki günerde son söz ve teşekkür yayımlayacağım inşaAllah.
Sizleri çok seviyorum. Hayaımda çok farklı ve özel bir yeriniz var. Bu kitaba son vermek çok zor oldu benim için.Çünkü hayatımın bir parçası olmuştu sanki. Sizleri özleyeceğim...
Bölümü kontrol etmeden yayımlıyorum. Hatalarım olabilir bunun için affınıza sığınıyorum.
Keyifli okumalar SEVİLİYORSUNUZ....❤️
Bütün valizlerimi kapının önüne koydum ve derin bir nefes aldım. Gerçekten yorulmuştum. Ardımda duran eve son defa baktım; gitme vakti gelmişti ve gidiyorduk. Selin ve abim eşyalarını arabaya yerleştirirken ben hala bekliyordum. Gelmemişti! Söz vermişti ve gelmemişti! Sakin kalmaya çalışsamda yerimde huzursuzca kıpırdadım.
"Hala gelmedi mi?"
Selin yanıma gelirken sormuştu bu soruyu. Evet hala gelmemişti. Zaten ömrüm onu beklemekle geçmişti.
"Gelmedi." dedim yüzüm düşerken.
"Siz gidin. Hava alanında görüşürüz."
"Tamam canım." Abim bana kısa bir bakış atıp arabaya binmişti. Ardından da Selin Umut'u bebek koltuğunu oturup yanına geçmişti.
Selin'ler arabayla uzaklaşırken arkalarından el salladım. Sinirle etrafıma bakınırken onun gelmiyor olması yüzümün daha da düşmesine sebep olmuştu. Sinirle kendi kendime söylenirken onun arabasını görmemle bütün sinirim yerini tarifi imkansız bir heyecana bırakmıştı.
Araba tam önümde durmuştu ve o arabadan inmişti. Beni ilk karşılayan onun yeşilin binbir tonunun saklı olduğu gözleriydi. Yeşile dair her şeyi sevmemin sebebi olan gözleri. Bana sıkıca sarıldığında kokusunu içime çektim ve zor da olsa ben de kollarımı ona doladım.
"Geç kaldığım için özür dilerim." diye kulağıma fısıldadığında dünyadaki tüm sesler susmuştu ve onu dinliyordu sanki. Ona daha sıkı sarıldım.
"Buradasın... Bu bana yeter..." dediğimde sesim titremişti. Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Benden ayrıldığında kendimi boşlukta hissetmiştim.
"Biraz daha burada kalırsak uçağı kaçıracağız."
"Kalalım. Kaçsın uçak." dedim gözlerinin içine dikmişken gözlerimi.
"Kalalım mı?" diye sorarken şaşkınlıktan gözlerini kocaman açmıştı. Bu şaşkın haline hayranlıkla bakarken kendimi gülmekten alamamıştım.
"Şaka yaptım hadi gidelim. Abim şimdi sinirden çılgına dönmüştür. Zaten giderken sana söyleniyordu." dedim arabaya binerken. O da yanıma oturduğunda endişeyle gözlerini tekrar büyümüş ve yüzü gerilmişti.
"Öyle bakma, sana her defasında yeniden aşık olmama sebep oluyorsun." dedim ondan gözlerimi alamazken sonra söylediklerimle yanaklarım ateş parçasına dönerken bakışlarımı kaçırdım.
"Tamam endişelenme sadece biraz abartmış olabilirim." dedim kemerimi bağlarken. Ben arabanın çalışmasını beklerken o eliyle çenemi kaldırmış ve yüzümün ona dönmesini sağlamıştı. Heyecandan kalbim yerinden çıkacak gibi atarken utançtan gözlerimi ondan kaçırıyordum. Yaklaştı ve alnıma bir buse bıraktı.
Yüzümü avuçlarının içine aldı ve gözlerini gözlerime dikti. Kalbim öyle hızlı atıyordu ki göğüs kafesini kıracak gibiydi.
"Ben sana her baktığımda, sesisini her duyduğumda, gülüşünü her gördüğümde yeniden ve yeniden sana aşık oluyorum. Şükür ve dualarımın baş köşesi; her zaman siyah inci olan gözlerinle bana böyle bak. Daha azına razı değilim çünkü..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAHARIM GELİŞİNDE SAKLI (TAMAMLANDI)
Fanfiction_*O KARANLIKTI; BEN AYDINLIĞIM OLMASINI İSTEDİM*_ ### Hayatta en tehlikeli şey aşktı belkide... 'Aşktan kim ölmüş ki?' lafı yıllarca dolanmıştı aklımın bir köşesinde. Ama biliyor musunuz? Aşk bir insanı öldürecek kadar kuvvetli bir duyguydu. Aşk i...