SESSİZLİK
Huzur dolu bir sessizlik...
Diller mühür kulaklar tıkalı.
Ölüm sessizliği bu duyulan!
Her nefsin ulaşacağı bir sessizlik!Bir yorgan ile örtülü canlar...
Derin bir uyanıştalar onlar.
Herkes ayrı bir diyarda;
Kimi kabusun ortasında kimi huzurun."Kanser mi yoksa Ayşegül?" Diye korkuyla sormuştu Refiye teyze. Dizlerimin tutmadığını hissediyordum. Dayanacak gücüm kalmadığını anladığımda kendimi boşluğa bırakmıştım.
Karanlık bir boşluğa...***
Gözlerimi açtığımda hastane odasında olduğumu anladım. Neler olduğunu hatırlamam birkaç saniyemi almıştı. Bir anda yataktan sıçradım. Birisi beni tuttu başımı çevirdiğimde Refiye teyzeyi gördüm.
"Annem o nerde? O nasıl? Ona gitmek istiyorum! Anneme götür beni lütfen!"
"Kızım Hayat sakin ol annen iyi odada dinlenmesi gerekiyormuş. Uyutuyorlar şimdilik. Sen kendini böyle bırakma annen seni bu halde görse ne kadar üzülür. Annen için güçlü olmalısın." Dedi kollarımdan tutarken. Ardından kalkmam için yardımcı oldu. Adım adım annemin odasına gidiyorduk. Annemin yanına geldik uyuyordu. Elini tuttum, öptüm öptüm..
Ağlamak istiyordum ağlayamıyordum, etrafındaki her şeye karşı tepkisizdim. Sakinleştiricinin etkisi beni ruhsuzlaştırmıştı. Doktorla konuştuğum da annem için tam olarak henüz teşhis koymadıklarını tahlil yaptıklarını ve miğdesinde şişlik olduğu için miğdesine bakacaklarını söyledi. Her şeye hazırlıklı olmalıymışız. Akşama doğru Esma geldi eşiyle. Refiye teyze haber vermiş. Onu görünce güçlü durmaya çalıştım.Onun üzülmemesi için sadece bünyesinin çok yorulduğunu düşüp bayıldığını söyledim. Zaten ilaçların etkisiyle bende ağır tepkiler veremiyordum. Buna rağmen korkmuş ve üzgündü. Annemin yanına geçtik. Doktor sadece bir kişinin refakatçi kalmasını söyledi. Esma başında kalmak istediğini söyledi. Ama ben gidemiyordum. Onu orada bırakamıyorum. Bırakırsam bir daha kavuşamayacak gibi hissediyordum.
Arkamda bir el hissettiğimde ürktüm. Başımı çevirdiğimde dayım karşımdaydı. Endişeli gözlerle bakıyordu. Bir şey diyemedim. Esma ile konuştular. Boğazım düğüm düğüm olmuştu. Sanki bütün sözlerimi tüketmiştim. Konuşmak çok zor ve can yakıcıydı. Dayım doktorlar ile görüştü. Annemin yanında kalmak istese de Esma eşi ile annemin yanında kalmakta ısrar etti. Dayım da benim onlarda kalmamı istedi. Ben itiraz etmedim. Başımı olumlu anlamda sallamakla yetindim. Dayım gelmeden 10 dakika önce Refiye teyze evine gitti. Bu saate kadar yanımızda durup bize destek çıkmıştı. O gerçekten çok iyi yürekli ve değerli bir komşuydu.
Akşam iyice ilacın etkisi geçince yüreğimdeki acının büyüklüğüne yenilip ağlıyordum. Öyle çok canım yanıyordu ki ağladıkça bunu daha çok hissediyordum. Annemin sesini duymaya ihtiyacım vardı. Anneme bir şey olursa ben nasıl yaşayacaktım! Onsuzluğu düşünmek bile istemiyordum! Elim kolum bağlıydı. Çaresizlik dört bir yanımı sarmıştı. Korkularım ele geçirmişti beni. Düşünmek bir yana nefes dahi alamıyordum! Aklımda sadece annem ve korkular vardı!..
Burnuma gelen keskin ilaç kokuları arasında gözlerimi açtım. Aklıma gelen görüntü yataktan sıçramama sebep oldu. Birisini elini kolumda hissettiğimde dejavu yaşamış gibi oldum. Ama başımı çevirdiğimde yanımdaki kişi yengemdi. Abimin eşi. Onun burada ne işi vardı? Ama bu sorudan önce daha büyük bir soru vardı aklımda:
"Anmem!" Dedim korkuyla. Gözlerim dolmuştu. Selin bana sıkıca sarıldı:
"Sakin ol. O iyi, evde istiraat ediyor şu an." Dedi bu içimi biraz olsun rahatlatsa da onu görmeden bundan emin olamıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAHARIM GELİŞİNDE SAKLI (TAMAMLANDI)
Fanfiction_*O KARANLIKTI; BEN AYDINLIĞIM OLMASINI İSTEDİM*_ ### Hayatta en tehlikeli şey aşktı belkide... 'Aşktan kim ölmüş ki?' lafı yıllarca dolanmıştı aklımın bir köşesinde. Ama biliyor musunuz? Aşk bir insanı öldürecek kadar kuvvetli bir duyguydu. Aşk i...