Bölüm 14 - Gururlu ve Yalancı

4.3K 249 1
                                    

Burak Bey o gün tam söylediği zaman, akşamüstü gelmişti Eliflere. Ancak her zamanki denizci üniforması yoktu üzerinde. Onun yerine sütlü kahve kadife bir pantolon, ona uyacak renkte bir gömlek ve üzerine de bir kazak giymişti. Elif onu kapıda görünce heyecandan adeta uçarak merdivenleri inip, kapıya onu karşılamaya koştu.

"Hoş geldiniz." Dedi elini uzatarak.

"Hoş bulduk." Dedi Burak Bey tatlı bir şekilde gülümseyerek. "Eviniz harika bir yerde. Buralar adeta cennet gibi. Etrafı gezmek isterdim doğrusu."

Elif de gülümsemişti. "O halde eğer sizin için de uygunsa size biraz etrafı gezdirebilirim. Kahvelerimizi de sonra içeriz. Tabii zamanınız varsa."

"Eğer rehberim bu kadar hoş bir bayansa elbette ki var." dedi Burak Bey nezaketle.

---------------------------------------------------------------

Elif'in içi içine sığmıyordu. Burak Bey'i birçok yerde dolaştırdıktan sonra bir süre nefeslenmek için durdular.

"Hava baya karardı." Dedi sarışın genç adam endişeyle.

"Evet, ama buraları avucumun içi kadar iyi bilirim. Ev hemen ileride, birazdan açıklığa çıkarız merak etmeyin."

Eve doğru ilerlerken Elif iki gündür içini kemiren şüpheye dayanarak sordu.

"Eğer, rahatsız olmazsanız size bir şey sormak istiyorum."

"Durun tahmin edeyim." Dedi Burak Bey duraklayarak. "Vural'la tanışıp tanışmadığımızı, eğer tanışıyorsak bu ahbaplığın nereden olduğunu soracaktınız."

Elif utanarak gülümsedi. "Şeyy, evet aslında. Umarım beni fazla cüretkâr bulmamışsınızdır."

"Elbette hayır... Sorularınızın cevaplarına gelince. Vural'la doğduğum andan beri tanışığım."

Elif şaşırarak Burak Bey'in yüzüne baktı.

"Şaşırmanız doğal. Üstelik Vural'ın dünkü düşmanca tavırlarından sonra... Sözün kısası, Vural'la ben aynı evde büyüdük. Babam onların evinde çalışıyordu. Annemi doğumda kaybedince babam beni tek başına büyüttü."

"Başınız sağ olsun."

"Teşekkür ederim."

"Peki..." dedi Elif. "Mademki beraber büyüdünüz, o zaman neden-"

"Vural bana o şekilde davrandı, öyle mi?"

Elif yavaşça kafasını salladı. Merakla adamın yüzüne bakıyordu.

"O çok uzun ve gerçekten üzücü bir hikaye." Dedi Burak Bey acı acı.

"Eğer sizin için sakıncası yoksa ben dinleyebilirim."

-----------------------------------------------------------------------

Burak Bey kahvesinden bir yudum aldı. Bahçeye oturmuşlar, Müge'nin yaptığı kahveleri içiyorlar ve gecenin katran karası bir kumaş gibi yeryüzünü örtmesini izliyorlardı. Yıldızlar, sanki ulvi bir el onları çekip koparmışcasına ortalıkta yoktu. Sanki her şey Burak Bey ve Elif'in yapacakları kasvetli konuşmaya uygun olarak hazırlanmış gibi iç karartıcıydı.

"Evet..." dedi genç adam Elif'in yüzüne bakarak. "Sanırım artık hikayeme başlayabilirim."

Elif, belli belirsiz gülümsedi. "Sizi dinliyorum."

"Yürüyüşümüz sırasında da söylediğim gibi annem ölünce Vuralların evinde babamla ikimiz kaldık. Babam evin baş hizmetkârıydı. Evin iç ve dış düzeniyle ilgilenen diğer hizmetkarların işlerini en iyi şekilde yapmalarını sağlamakla görevliydi. Ancak bir hizmetkar olmasına rağmen Vuralların evine, ta Vural'ın babasının gençliğinde geldiğinden Mehmet Bey, babamı bir arkadaş gibi görürdü. Zaten biz de Vural'la kardeş gibi büyüdük."

Kar ve Su (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin