III.13.Oktavya Tarafı

438 53 8
                                    

Kelime Sayısı:1065

13 Bölüm

Oktavya Tarafı

Savaştan önce çok rahat bir şehirdi burası, hiçbir sıkıntısı yoktu olsa bile şehir kendi sıkıntılarını kendisi çözüyordu. Hiçbir krallık tarafından rahatsız edilmiyordu. Morhamam Bretonaska Krallığının eline geçtikten sonra Yerova,Daranhazan ve Oktavya tek şehirli krallıkların sayısı üçe düşmüştü. Tarnova'nın yeniden kurulma hayallerini Miçoz barındırsa da iki başlı bir Tarnova vardı. Worgreymon Karanlığın ordusuna geçtikten sonra krallığı tekrar kurma hayalleri sona ermişti. Bu hayal iki kişinin elindeydi. Dünyanın son zamanlarda konuşulan ikinci konusu buydu birincisi ise Karanlığın ordusunun ilk nereye saldıracağı idi. Karanlığın Ordusunun Erikogor ve Snisper Krallığın ordusunu darmadağın ettiği Kalmukya'ya yayılmaya başlamıştı. Şehirlerde uzun süreden beri duran karanlık borular temizlenmeye başlamıştı. Bu borular yaydığı sesle Karanlığın ordusunu geldiğini haber veriyorlardı. İnsanlık bu borulara yeniden ihtiyaç duyduğuna inanamıyordu. Borla ölmüştü işte fakat morali çok daha yüksek ama kısman ilk Karanlık ordusundan şimdilik daha güçsüz ordu geldiğinin farkındalardı.

Oktavya da bu borular yoktu zira burası ele geçirilmesi zor bir hedef idi. Henüz yeni kurulmaya ve yeniden birlik olup tek bir çatı altında birleşmeye başlayan kötülerin en son saldıracağı tahmin edilen yerdi düne kadar. Haber ilk en tepeye Oktavya Kralı Ezabuku ulaşmıştı. Kimin tarafından gönderildiği belli olmayan mektup bir başkasına itina ile açtırılmıştı. İçinden ne çıkacağına dair kimsenin tahmini yoktu. Kral ve birkaç güvendiği adam yanındaydı. Mektubun içinden sadece zarft çıktı, büyülü veya zehirli değildi. İçinde Kral Ezabuku'ya özel not düşülmüştü. Haberci Krala baktı. Kral okumasını emretmişti. Haberci ''Sevgili Kral Ezabuku sizi bu mektubu göndermemin en önemli sebebi Karanlığın ordusunun sizin üzerinize doğru sefere çıkmasıdır. Bir an önce savaşa hazırlanmalı ve şehrinizi savunmanız gerekmektedir. '' dedi ve sözlerini bitirdi. Kral bir anda ayağa kalktı ''Olamaz! Bir avuç kötü ile buraya saldırı yapmaları bir delilik. '' dedi. Birkaç adım attı, haberci geriye yollardı. Kral bağırdığında Baş Komutan Siean içeriye girmişti. Kral ''Karanlığın ordusu buraya doğru geliyor!'' diye heyecanla bağırdı. Bu ordunun ismini çoğu kez duymuştu ama bu heyecan bir zamanlar Borla'ya ihanet etmenin heyecanıydı. Kral ''Derhal savaş konseyini topla herkes katılsın'' dedi.

Siean dışarıya çıkar çıkmaz savaş odasına gitti. Kitaplıktan Oktavya haritasını çıkartıp büyük masaya serdi. Harita üç bölümden oluşuyordu. Birinci bölüm surlar ikinci bölüm şehir içi üçüncü bölüm yer altı. Haritayı her iki tarafına kapanmasını diye masaya tutturdu. Savaş odasının içinde köşede bulunan ince boruya doğru geldi. Kılıcını kınından çıkartıp tersi ile boruya vurdu. Borudan yankılanan ses bütün binaya ulaştı bunu beş kez yaptı bu kötülüğün habercisiydi. Kısa süre içerisinde savaş konseyi içeriye toplandı. Kral ve Siean çoktan içeride onları bekliyorlardı. Boruya beş kez vurulmuştu. Savaş konseyinde ki çoğu kişinin bunun anlamını bilmiyordu. Konseyi beşinci seviyede toplantıya çağrılmak Oktavya tarihinde sadece üçüncü kez yapılmış durumdu. Siean ''Eğlence sona erdi beyler Karanlığın Ordusu üzerimize doğru geliyor ne zaman geleceğinden haberimiz yok o yüzden şehirde beşinci seviye durumuna geçiyoruz.'' Dedi. Kral

''Şehirde askerlerin hafta sonları izinleri iptal edildi. Okullar ve eğlenceler tamamıyla durduruldu. Halk yeraltına gönderilsin. Şehirde ki yedek askerler görev başına. Şehirde ki ekmek üretimini iki katını çıkartın su ihtiyacı karşılarsın. Worgreymon yarım kalmış hesabı kapatmak için ilk bizim üzerimize geçti. Ordumuz güçlü zira onların tekniklerini kullanıyoruz fakat bu savaşın ne olacağını bilemeyiz.'' Dedi. Siean ve Kral çok daha heyecanlıydı. Onlar Borla'nın gazabını bizzat yaşamışlardı. Bretonaska sayesinde hayattaydılar. Siean ''İki keskin nişancı ve mızraklı lazım. Savaşa mutlaka Worgreymon, Irdenser ve Rhidger bu savaşta öldürülmeden bitmeyecek. Kilit nokta bu üçünün öldürülmesi üzerimize akın akın gelecek orduyu ancak bu şekilde durdurabiliriz. Onları tutmaya çalışacağız'' dedi. Savaş konseyi kısa sürede dağılmıştı. Herkes görevini çok iyi biliyordu bu sefer daha fazla karşılaşacaktı. Dünyanın birçok savaşına girmiş meydan savaşlarında inanılmaz başarılara ulaşmışlardı. Şehir savaşlarında pek uygun değildi.

Haberin şehre yayılması fazla uzun sürmemişti. Halk evlerini terk ederek yer altına inmişti. Gönüllüler orduya katılmıştı. Bir geceden sabaha kadar surlar sağlamlaştırılmıştı. Kapıları ağır engeller ve dikenli taşlar koyulmuştu. Toplar doldurulmuştu. Şehirde tuzaklar kurulmuştu. Gece olmadan karanlık şehrin üzerine çökmüştü. Dumanlar şehrin etrafında yükseliyordu. Dışarıyı görmek mümkün değildi. Siean surların üzerinde ileriyi gözetlemek istiyordu. Şehrin karanlığını kaldırabilirdi fakat bunu yapmak istemedi çünkü gücünü bu yolda harcamak istemiyordu. Dumanların içerisinden Irdenser çıkagelmişti. Silahlar ve toplar ona doğrultulmuştu. Siean işaret vermedi. Irdenser biraz ilerledi ve durdu. General Vorvor Siean yaklaşmıştı. ''Şimdi tam sırası en azından Irdenser'' dedi. Siean onun üzerinde silahı olmadığını görmüştü. Irdenser ellerini kaldırıp silahı olmadığını belirtmek için etrafında dönmüştü. Siean

''Vorvor dediğinde haklısın onu haklasak ordunun beynini haklamış oluruz. Ama bir düşün İrdenser gibi bir adam tek başına kendini niye göstersin üstelik bu adam Irdenser ise. O dumanın arkasında ne olduğunu bilmiyoruz. Bizimle uzlaşmak için ortaya çıktı. '' dedi. Siean ''Neden buradasın Irdenser? Barış yapmayacağız veya şehri sana teslim etmeyeceğiz. '' dedi. Irdenser ''Senden barış isteyen veya şehri teslim et demeyeceğiz. '' dedi. Irdenser ''Pazarlık yapmaya geldiğim tek nokta şehirde az insan ölmesini istiyorsanız kapıları açıp onları dışarı gönderin. Burada ne yaşıyorsanız artık yaşayamayacaksınız. Worgreymon elinizde ki her şeyi alacak. Pes edersen buradan canlı çıkarsın. Siean biliyorum eski bir hesaplaşmamış var ama istersen bu şehirden çekip gidebilirsin. Kimse peşine düşmeyecek.'' Dedi. Siean onlarla bir hesaplaşması olduğunu biliyordu. Irdenser sözüne her zaman güvenilirdi fakat Worgreymon'a emin olamıyordu. Siean ''Hayır savaşacağız'' dedi. Irdenser onu gösterip ''Ve öleceksin Siean buraya kadar gelip sana öleceğini önceden söylüyorum. Bize karşı kazanmanızın şansı yok. Bir saat düşünme süresi veriyorum sana kararını değiştirirsen ben burada olacağım.'' Dedi.

...

Birkaç saat sonra Siean teklifi kabul etmemişti. Karanlık taraftan henüz bir ses gelmemişti. Gökyüzünde rüzgâr artmaya başlamıştı. Bir şeyler geldiğinin farkındaydı. Okçuların hedeflerini gökyüzüne yönlendirmişti. Gökyüzünden karanlıktan büyük Kartal aşağıya indi. Oktavya semalarında dolaşıyordu. Okçuların oklarını ona doğru attı. Oldukça hızlıydı büyük olmasına rağmen çevik hareket ediyordu. Arslan ve diğerlerini şehrin ortasına indirir indirmez havalandı tekrar ve sarayın bir kulesini yıkarak karanlığa karışıp kayboldu. Siean aşağıya inan Karanlığın ordusunun seçilmiş adamlarını görmüştü. Kadran ve adamları surun önlerine gelmişti. Kadran kaderin kılıcını çıkardı duvarda yürüdü ve kılıcı kayaya soktu. Kılıcı çekip tekrar duvarda yürüdü. Kılıcı tekrar soktu yeniden kılıcı çıkartıp duvardan yürümeye başladı. Diğerleri Saber,Negro ve Forcelini daha önce attıkları halatlarla çıkıyorlardı. Sarışın,Yukira, Yurdia ve Eni bekliyorlardı. Halatla tırmanmalarına rağmen tek kollu duvardan yürüyen ve kılıcı ile tırmanan Kadran'a göre yavaş kalmışlardı. Surların üzerine ilk çıktığında çok kolayca fark edilmişti. Kadran kılıcını yere vurdu. ''Halka'' dedi. Yere doğru giden karanlık gücünde yeri çatlattı. Saldırı halka elinde etrafa dağılırken Askerleri keserek ilerliyordu. Hızlıca yere düşüyorlardı. Kadran saldırısını bitirdiğinde kendisini doğrulttu ve etrafa baktı. Kılıcını savurdu. Askerler ona tuhaf ve korku ile bakıyorlardı. Surların üzerinde ve şehrin içine girmeye başlamıştı. Siean

''Söylemiştim sana Vorvor'' dedi.General Vorvor ''Takımı böldüğümüz iyi oldu'' dedi. Siean ''Irdenser yeni numaralarını merak ediyorum. Surlarımızı boşa çıkardı toplarımızı da boşa çıkartabilir''

Yaşayan Efsane IIIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin