III.39.Kvarazim Kalesi

354 48 2
                                    

Kelime Sayısı:1052


Whats app grubu:Karanlığın Ordusu

Telegram grubu: Siyah Pelerinliler

39 Bölüm

Kvarazim Kalesi

Günler geçtiğinde kaleyi görmüşlerdi, Kale dağ geçidinin hemen yanına kurulmuştu. Küçük bir kısmı dağın içine yapılmıştı diğeri ise uçurum doldurularak yapılmıştı. Her iki tarafta bağlantı kurulabilmesi için köprü vardı. Kaleyi gördükten sonra durmuşlar ve gecenin olmasını beklemişlerdi. Dağıt eteği oldukça açık ve elverişti konumdaydı fakat dağa doğru çıkıldıkça yol daralıyor ve engebeli oluyordu. Muhtemelen görülmüşlerdi fakat kalenin göremeyeceği dağın eteğine geçmişler gecenin olmasını beklemişlerdi. Gece olduğunda harekete geçme zamanı gelmişti. Dağın eteğinden dolaştılar ve dağa doğru yukarıya tırmanmaya başladılar, oldukça sessiz hareket ediyorlardı. Mr.Wonderful ''Hexan senin Kartal yuvasını tek başına ele geçirdiğinin söyleniyor bize neden ihtiyaç duyuldu ki? Bu kale o kale kadar korkunç değil.'' Diye sordu.

''Bu kaleyi tek başına ele geçirebilirim ama birisinin ganimeti geriye götürmesi gerek ve buraya destek getirmesi gerek. O kişi sensin. Kadran'a ailesinin izini bulmak için buraya geldi. Bende sen gelene kadar bu kaleyi tek başına savunma görevi aldı. '' dedi, sözleri son derece açıklayıcı olmuştu. En önden o gidiyordu. Kadran ve Mr.Wonderful birlikte yolculuk ediyorlardı. Mr.Wonderful ''Eskisi kadar iyi arkadaş değil miyiz?'' diye sorduğunda Kadran ona baktı. ''Mr.Wonderful bu ne biçim soru arkadaşız tabi ama aklım şuan başka yerde uzun zamandır olmayan ailemi tekrar almaya çalışıyorum. '' dedi. Susmuşlardı iki tarafta birbirini yeterince anladığında Hexan onlar ile olan arasını açmıştı. İkisini konuşmayı ve birbirlerine bakışmayı bırakıp ona yetişmek için adımların daha hızlı, büyük, atmaya başladılar.

Kalenin düzlüğüne vardığında surlara baktı, askerler nöbet tutuyorlardı. Görebildiği birkaç asker vardı. Köprünün üzerinde askerler hem geliş hem gidiş yönüne bakıyorlardı. Dağ tarafında tam olarak seçemiyordu ama kimsenin olmadığına kanaat getirdi. Parmaklarını oynattığında köprünün üzerinde ki adamların uykusunu getirmişti, beklemeden harekete geçti, ve kapıya doğru yöneldi. Kadran ve Mr.Wonderful ilerlemeyi bırakmışlar Hexan'dan işaret bekliyorlardı. Kapıya doğru gittiğinde nöbetçiler silahlarına sarılmışlardı. Hexan onları parmağında oynattı. Kapının önüne geldi. Nöbetçiler birbirlerine baktılar. Bir tanesi arkasını dönüp kapıya vurdu. İçeri deki dişi ona sorular sordu. Adam cevapladıktan sonra kapı aralandı. Hexan içeriye girer girmez adamın boynunu kırdı. Kalenin ortasına geldi. ''Buraya toparlanın!'' diye bağırdı. Mr.Wonderul

''Yardım etse miydik?'' diye sordu. Kadran kendisinden emin şekilde ''Gerek yok tek başına kale ele geçirmesi zor olmaması gerek. Eğer şehir olsaydı belki yardım edebilirdik. Kale üstelik o kadar korunaklı bir yere benzemiyor dibine kadar girdik fark eden olmadı.'' Dedi. Mr.Wonderful ''Kale veya askerleri kötü değildir biz çok iyiyiz Kadran'' dedi. Kadran ''Sen de haklısın'' dedi. Hexan etrafına herkesi topladı okçular ona nişan aldı. O sırada okçular meydana çıkan askerlere ok atmaya başladılar. Hexan kısa sürede kalenin tamamını etki alanına alıp birbirleri ile dövüştürüyordu. Hexan ''Kadran Mr.Wonderful içerisi tamam'' diye bağırdı. Meydanları askerlerin hepsi ölürken okçular birbirlerine ok atmaya başlamışlardı. Hexan meydanı geçip merdivenlere ulaştı kalenin içerisinde büyük ev vardı, bu ev kale komutanına aitti. İçeriye girdiğinde askerler ona karşı saldırıya geçtiğinde hepsinin aynı anda kafasını kopardı. Komutan dışarıya çıkmıştı. Hexan komutana bir şey yapmadı, komutan korkarak kılıcını çekti kolu titriyordu. Hexan ilerledi ölen askerlerin kılıcını eline aldı. Kendisinie kılıç kaldıran kişiyi kılıçla öldürmeyi uygun gördü. Komutan koşarak kılıcını savurdu Hexan aşağıya eğildi kılıç duvara saplandı ve kırıldı. Komutan kılıcı çekip baktı. Hexan

''Ne kılıcında iş var ne duruşunda iş var. Nasıl komutan yaptılar?'' diye sordu. Komutan bıçağını çıkardı saplamak istedi. Hexan onun bileğinden yakaladı kılıcı komutanın karnına soktu. Komutan kılıcı tuttu. Hexan derinlere indi ve kılıcı diğer tarafta çıkardı. Kılıcı bıraktığında komutan kılıcın sabını tutmuştu geriledi ve kendini duvara yaslayıp yavaşça yere düştü. Komutan'ın evine girmeden önce Kadran ve Mr.Wonderful içeriye girmişlerdi. Hexan ''Cesetleri bir yere atın tahminime göre sabaha karşı burada olacaklar. Hava tam aydınlanmamış olacak. '' dedi. İkisi onun dedikleri yapmaya cesetleri tutup tek bir yere atmak için oda buldular. Kale içinde ki evlerin bir tanesine doldurmaya karar verdiler.

Kale içerisinde 20 eğitimli asker vardı fakat onlardan çok daha iyi seviyede olan Hexan'a yenilmişler hiçbir şansları olmamıştı. Hexan komutan odasına girdikten sonra yanında getirdiği bayrağı komutanın masasına koydu. Kalenin içerisinde halkın olmaması ve askerlerin az olması Hexan düşündüren bir konuydu. Kısa sürede bölgenin haber almasında yanlış bir şey vardı. Aklına ilk gelen şeyin bir hain olduğu idi. Ordunun içine bir hain veya birden fazla hain sızmış olabileceğini düşündü. Koltuğa oturdu iki parmağını dudaklarının arasına koyup boynunu eğdi. Odanın içi oldukça sade idi. Masanın çekmecelerini karırştırken kale günlüğünü buldu. Sayfalara baktı, özellikle son günlerde yazılan şeyler hepsi olağandı fakat bir yerde kalenin asker sayısının 70'e çıkartıldığı yazdığını görmüştü. Tarih bir ay öncesine aitti. Çekmeceleri biraz daha araştırdı. Kale günlüğü dışında komutan özel bir günlük tuttuğu aklına geldi. Son bir ayda kalenin durumundan hiç bahsedilmemiş komutan sürekli erzak ve silah sayımı yaptırdığı yazıyordu. Son bir ayda eğitim oldukça azaltılmıştı. Hexan koltuğu kaldırdı masanın çevresinde iyice adımladı ve biraz tepindi kısa sürede bir yer keşfetmişti. Normal gibi görünüyordu belinde ki bıçağı ile tahtayı çıkartı araya konulmuş kitap vardı. Hexan gülümsedi sayfayı açtığında Komutanın günlüğü olduğunu anlamıştı. Tekrar koltuğuna geçti. Kendisinden gizlenen ve varsa okumasının zamanıydı.

Sayfaları karıştırdığında bir ay içinde ki kayıtlarda oldukça tuhaf şeyler yazıyordu. Halk bir ay önce boşaltılmış idi. Kale içinde yaşayan 58 kişi başka yere tahliye edilmişti. Tahliye komutan yapmış fakat kimin yaptırdığı ile bir bilgi yoktu. Oktavya krallığı veya herhangi bir krallık tahliye ismi geçmiyordu. Rütbesi belli olmayan kişinin izni ile yapılmıştı. Hexan okumayı bıraktı, bir ay önce savaşın olacağını bilen doğru dürüst kimse yoktu. Karanlığın ordusundan başka kimse yoktu. Hexan fazla askerlerinin olmadığı biliyordu. Siyah pelerinlilerin bile nereye saldıracağını bilinmiyordu. Karar vermişti hain rütbelilerden bir tanesiydi. Son dönemde onlara katılan Vile, Rarar, Mr.Wonderful, Olcayto ve Aybuke vardı. Yerovalı da vardı. Ve bir zamanlar ölüm akıncısı olanlar da vardı. Kendisi bu konuyu kendi adamlarına bile açmamıştı. Sayfaları karıştırınca birkaç gün önce asker sayısı büyük oranda indirildiği ve askerlerde bir ayaklanmanın güçlükle bastırıldığı söyleniyordu. Komutan bunları günlüğüne yazarken sinirliydi. Hexan günlüğü kapattı fazlasını okumadı sonraya sakladı nasıl olsa epey vakti vardı. Şimdilik kimseye bahsetmemesi gerekliydi belki de hain Kadran'da olabilirdi. Worgreymon'u görmeden ve elinde daha iyi deliller bulmadan diğerlerine bahsetmenin alemi yoktu. Eğer bir hain varsa er ya da geç açık verecekti. Günlüğü masaya bırakıp dışarıya çıktı.

''Sabaha kadar çabuk bitirin etrafı iyice temizleyin planlar değişikliğe uğrayabilir.'' Dedi. Kadran ve Mr.Wonderful hızlanmışlardı sabah kadar uyumayıp bunları bitirdiklerinde kervanı ele geçireceklerdi. Sadece üç kişi olacağını için kimin ele geçireceği henüz konuşulmamıştı. Hexan ''Suların üzerini temizleyin meydanı boş verin nasıl olsa içeriye girmeden halledeceğiz onları.


Yaşayan Efsane IIIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin