XXVI. Simge Er

5 0 0
                                    

konuşmadan sıkılmıştım ve ilk tenefüsün bitmesine az kalmıştı. Ders programından haberim olmadığından beden dersi için uygun kıyafetlerimi yanımda getirmemiştim bu yüzden katılamayacaktım. Beden dersi genelde arka bahçede yapıldığından sınıftan çıktım ve bahçeye doğru ilerlemeye başladım. Koridor boylu boyunca dolaplarla çevriliydi ve kimse yeni dolaplarını bilmediğinden 5.derse kadar eski dolaplarını kullanıyorlardı. Sınıflar değişene kadar bu binada genelde hazırlık sınıfı ve Lise 1. sınıf öğrencileri olduğundan dolaplarından bir şeyler alan öğrencilerin hiç biri tanıdık gelmiyordu. Fakat belli ki onlar benim yüzümü haberlerden gayet iyi biliyorlardı. Tüm okulda Anılı sevdiğim gerçeği fısıltı halinde dolanırken bazı insanların bana iğrenerek bakıp "Belkide tüm bunların sorumlusu o kızdır." demelerini kafaya takmamaya çalışıyordum.

Bahçeye indiğimde tanıdık bir yüz görmek için etrafıma bakındım. Son olan olaylardan önce bu okulda sevilen bir kızdım. Fakat şu an hakkımda yalan yanlış bir sürü laf dönüyor ve benim yapabilecek bir şeyim yok. Küçük yaştan beri tanıştığım bu okuldan önce birlikte olduğum bir sürü insan vardı fakat içlerinden şu an yüzüme bakan tek kız simge. Simge iyilikten ölebilecek bir kız. Eminim benim için çok üzülüyordur ve bana yardım etmek için çabalıyordur. Her ne kadar okulda tanılan ve sevilen bir kız olursa olsun benim hakkımda dönen dedikoduları o bile durduramazdı ve bunu biliyordu. Bahçede tanıdık birini göremeyince kantine doğru ilerledim. Kantine girdiğimde Simge ve 3 kız arkadaşınında yuvarlak bir masada gülüştüğünü gördüm. Kapıdan girdiğimde Simgenin gözleri direk benim gözlerimi buldu, Yeşil gözlerinin içi parlıyordu. Bir an beni gördüğüne gerçekten sevindiğini düşünebilirdim.

Oturduğu yerden gülerek heyecanlı bir şekilde kalktı ve bana doğru koşup sarıldı. Bu hareket içimdeki ağlama isteğini körükledi. Kantinin ortasında olmasak ve herkes bize bakıyor olmasa Simgenin omzuna çöküp ağlayabilirdim. Simge çok hareketli ve çalışkan bir kızdı. Aynı zamanda çok güzeldi. Bu kadar sevilmesine şaşırmazdınız.

"Gel bizim yanımıza otur." dedi ve benden ayrılıp bileğimi kavradı masasına doğru sürükledi. Masaya oturduğumda suratları tanıdık gelen bu üç kıza göz gezdirdim. Simge bakışlarımı anlamış olacak ki hemen atıldı

"Arya bu seneki voleybol takımımızdaki kızlarla tanış. Hepsi Lise 1.Sınıf öğrencileri ve daha öncede belirli takımlarda oynamışlar yani bu sene birinci olabiliriz." dedi ve sinsi bir sırıtış atıp diklendi. Simge ikinci olmaktan nefret ederdi ve çok hırslıydı. Solundaki kıza omuz atıp kendine çekti ve güldü, Kız utangaç, sessiz ve soğuk bir tipe benziyordu.

"Bu Yazgı sana suratsız gibi gelebilir ilk başta banada öyle geldi ama çok tatlı kız." diye devam ettiğinde Yazgı suratına bakıp dil çıkardı ve kahkaha attılar. Yazgıya baktım ve güldüm. Simge masanın üstünden önündeki kızın bir parça saçını eline aldı

"Bu Deniz. Kendisi enerji patlaması yaşayan bir arkadaş parçası." dediğinde kızın yüzünü biraz inceledim. Sarışındı ve gözleri koyu bir maviydi. Çok güzel kızdı, Aslında masaya baktığımda tüm kızların çok güzel olduğunu görünce biraz kıskandım. Yazgı Siyah saçları ve Koyu kahverengi gözleriyle esmer güzeliyken Deniz Sarı saçları ve mavi gözleriyle büyülüyordu. Adını bilmediğim kıza baktığımda onun kahverengi saçları ve bal rengi gözleri olduğunu gördüm. Simge en son kıza baktığında

"Arya buda busem." dedi ve tam o sırada zil çaldı ve hepsi birden ayağa kalktılar. Ders beden olduğundan sınıfa yetişmem gibi bir acelem yoktu.

DolunayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin