Simge ne olduğunu anlamaz bir şekilde bana bakarken yüzümdeki sırıtış hiç kesilmiyordu. Simgeye anlatmaya üşeneceğim için konuyu değiştirdim"Senin hakkında yazı var mı?"
"Sizinkilerden sonra 4-5 tane yorum falan var hepside aynı. aç kız, harbi kızmış yanlışını görmedik, o kadar yemekle fizik tam olmuş, kız nasıl kilo almıyor? gibi yorumlar vardı. Simge aklına bir şey gelmiş gibi telefonu elimden çekti ve bir şey yazıp bana uzattı
"Ezgi Sezcan" başlığında 15 civarı yorum vardı. İki saniye bile beklemeden hemen elinden çektim ve okumaya başladım
"Mert bu kızı niye sevmiş ki? çok boş"
"Mert yüzyılda bir kız beğendi o da aptalın teki çıktı."
"Mertin tek yaptığı hata."
"Kız erkeklere bakarken ölecek resmen. Rahatsız edicisin Ezgi."
"Egoist ve görgüsüz. "
"Kız kendini çok güzel sanıyor biri şuna yardım etsin."
"Arya Uluhan'ı köpek gibi kıskanıyor." Yorumlar moralimi yerine getiriyordu. Üstteki arama butonuna gittim ve Furkan Özkan yazdım. Çıkan 4 tane yorum vardı
"İyi dayak yedi."
"Alarayla iğrenç bir çift olmuşlar."
"Yakışıklı çocuk"
"Platonikkk"
yorumlara kahkaha attım ve kantinden sıcak çikolata alıp sınıfa doğru simgeyle ilerledik. Simge kendi sınıfına ilerlerken telefonum titreşti. Arayan Tunaydı"Efendim?"
"Bizim binaya gel dolap numaran'ı vericem. Kitapların dolabın içinde." diye cevapladı beni
"Tamam hemen geliyorum zilin çalmasın'a kaç dakika var ?" diye soru yönelttim. Tuna telefonun arkasından Boraya bağırıp kaç dakika kaldığını sordu ve bana
"10" diye kısa bir cevap verdi ve telefonu kapattı. Bahçede ilerlerken bir anda arkamdan biri omzuma çullandı ve dengem bozuldu. Düşmemiştim fakat ne olduğunu çok anlamış değildim. Arkama bakamadan üstüme atlayan kişi kolunu omzuma attı ve yürümeye başladık. Baktığımda Kerem'i görmemle gülmem bir oldu
"Ne yapıyorsun minik?" diye saçlarımı karıştırdı
"Dolaptan kitaplarımı alıp ders programını öğrenicem sen ne yapıyorsun?" dedim
" Hiiiç seninle o zaman sonra dedikodu yaparız." dedi ve sırıtmaya başladı. Bu sırıtışı biliyordum.
"Yine kimi beğendin Kerem?" Kerem bu lafımın üstüne kahkaha attı
"Mertlerin Sınıfından ya duymuşsundur çok tatlı bir kız Esra Gökay" demesiyle heyecanla ona döndüm ve zıplayarak el çırptım
"Dünya sevimlisi bir kız o kıvırcıkkk. İlk defa doğru düzgün bir kız beğendin." dememle keremin kahkahası ikiye katlandı.
"Mertin arkadaşı Metenin kızla arası baya iyiymiş o konuşacak." tam o sırada zil çaldı ve aceleyle hızlı yürümeye başladık. binaya girdiğimizde kerem 12-B'ye doğru ilerledi ve bende sınıfımın yolunu tuttum. Sınıfa girdiğimde Julian'ın sıraya kafasını koymuş uyukladığını gördüm. Koşup çantamı yanına fırlattım ve sırtına çullandım. Homurdandı ve kıpırdandı. Hala sırtına sarılmışken bir anda dikleşti ve bende dengemi kaybedip düştüm. Julian hala uyku sersemi gözünü açıp arkasına baktı. 4-5 saniye boyunca bakıp anlamadı daha sonra aydınlandı ve arkasını dönüp gözlerini kocaman açtı. Ayaklandı ve elimden tutup kaldırdı
"Kusura bakma demiyorum çünkü bak yani Arya uykudan öyle mi uyandırılır?" dedi ve güldüm
"Alış Okulun kapanmasına az kalmış olsada peşini bırakmıyorum senin." dediğimde güldü ve
"Başıma bela aldım galiba." dedi sıraya oturunca Julian üstünü çıkardı ve kısa kollu siyah okul formasıyla kaldı. Julian'ın dövmelerine bakarken beni gördü ve güldü.
"Acıtıyor mu o kadar?" diye soru yönelttiğimde güldü
"Yani acıtsa herhalde bu kadar yaptırmazdım. " dedi güldüm Tuna önümüzdeki sıraya oturup bize döndü ve
"Bugün çıkışta işiniz var mı?" diye soru yöneltti. Julian'a baktığımda
"Yüzme antremanım var." dedi. Bora tam o sırada gelip konuştuğumuzu görünce bize döndü. tuna aynı soruyu boraya ilettiğinde bora konuştu
"Olmaz Ablam 1 haftalığına geri geldi onunlayım." dedi. Boranın ablası İsveçte yaşıyordu ve nadiren Türkiyeye geri dönerdi.
"İlayda geri mi geldi." diye heyecanlı bir şekilde sordum boraya. aynı heyecanla güldü ve kafa salladı. Bora ablasına çok düşkündü. Tuna bana döndü
"Bilmiyorum bakarız." diye cevapladığımda tuna sahteden olsa sinirlenip ellerini masaya vurdu
"Bu ne lan birinizde benimle üniversite gezmeye gelsenize." diye sitem ettiğinde kararımı tam veremediğimden hemen Tunaya baktım ve
"Geliyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dolunay
ChickLitHerşeyin nasıl bir anda bu kadar değiştiğini anlamadım. Tek istediğim doğum günümde arkadaşımın ve onun abisinin yazlık için gittikleri evde bir tatil, bir kamp yapmaktı. Herşeyin sonunda, günün sonunda herşey nasıl bu kadar değişti anlamadım.