Aşkın DEFÖM hali

32.Bölüm-"Doğa iplikçi"

•İyi okumalar

(Yazardan)

Defne burnuna dolan huzur dolu koku ile gözlerini araladı. Yanında yatan kızını görünce gülümsedi. Başını hafif kaldırıp etrafına baktığında Ömeri göremedi. Ama oda onların kokusu ile harmanlanmıştı. Defne yatakta doğruldu ve yumuk gözlerini açmaya çalışan  bebeğine baktı. Onu bir an önce kucağına almak için yavaşça kalktı ve beşiğin yanına gitti. Doğa sanki annesinin kokusunu hissedince minnak eldivenli ellerini havaya kaldırdı. Defne kızının bu hareketine şaşırsa da onu hemen kucağına aldı.

  D:"Prensesim günaydın..."

Dedi ve Doğanın tombul yanağına minicik bir öpücük bıraktı. Hala korkuyordu Defne ona birşey olmasından. Hafifçe burnunu kızının boynuna sürttü, ve huzurla gözlerini kapattı. Bu harika koku da neyin nesiydi? Şimdi Defne hergün bu kokuyla mı uyanacaktı? Şu dünyada ki bütün herşeyden güzel kokuyordu. Büyükler boşuna dememişti zaten Bebek kokusu cennet kokusudur diye. Defne bu sözü şimdi yaşayarak görüyordu..

  Kucağında kızı ile odada sakince bir o tarafa bir bu tarafa gidiyordu. Bir yandan da kızına babasını tanıtıyordu;

  D:"Meleğim... Senin baban harika bir insandır.. Merhametli,dürüst, güvenilir, alçakgönüllü... Sende babana benze herşeyinle onun gibi ol.. Hep babanı örnek al tamam mı küçük hanım?"

Defne gülümseyerek arkasını döndü ve kapıda onları izleyen Ömer ile karşılaştı. Ömer gülümseyerek hayatındaki en güzel iki insanı izliyordu. Defne Ömer'i görünce biraz utansa da yavaşça onun yanına gitti. Ömer'de içeri girdi ve kapıyı kapattı.

  D:"Hoşgeldin babası."

  Ö:"Hoşbulduk nasılsınız bakalım."

  D:"Çok iyiyiz biz.. Ama sevgilim evde daha rahat ederiz.. Burada böyle ilaç kokusu falan.."

Dedi kucağındaki melek kızını göstererek. Ömer gülümsedi ve parmaklarını hafifçe Doğanın yanağında gezdirdi.

  Ö:"Şimdi sevgilim, birazdan hemşire gelip sağlık durumunuza bakacak eğer birşey çıkmazsa evimize gidebiliriz."

  D:"Ohh çok şükür."

  Ö:"Bencede ama sen neden ayaktasın? Gel bakalım şöyle."

Dedi ve defneyi yatağa oturttu. Kızları ise yarı açık gözleri ile odayı keşfe çıkmıştı. Ömer kızının yanaklarına minik bir öpücük bıraktı ve defneye doğru eğildi;

  Ö:"Siz ne kadar tatlısınız böyle Defne hanım."

Dedi saçındaki kırmızı kurdeleyi düzelterek. Defne gülümsedi ve;

  D:"Aaa Ömer bey siz benim kocamı tanımıyorsunuz... O böyle yakışıklı oldukça bizde böyle şeyler yapmaya çalışıyoruz."

  Ö:"Çok merak ettim ya eşinizi.. Nasıl bir Ada'm acaba? Hem sizi haketmek için ne yapmış olabilir."

Dedi gülmemek için dudaklarını ısırarak.. Defne başlatmıştı oyunu Ömer'de sürdürüyordu.

  D:"Siz de tanısanız çok seversiniz."

  Ö:"Ne malum Can'ım seveceğim."

  D:"Dünyanın en iyi babası çünkü o.. Dünyanın en iyi eşi.. Ve dünyanın en iyi patronu çünkü o."

Dedi ve Defne daha fazla dayanamayarak bir kahkaha patlattı. Ömer'de defneye katıldı ve odadan küçük ailenin sevinç nidaları yükseldi..