49.Bölüm-"Boya"

1.3K 67 119
                                    



İYİ OKUMALAR
AYDIN KURTOĞLU: TÜH TÜH

SATIR İÇİ YORUMLARINIZI ÇOK SEVİYORUM..

Defne nefes nefese büyük odaya varınca Ömer'in kızgın bakışları ile nefesini tuttu. Anlaşılan azar yiyecekti. Tam da öyle olmuştu, Ömer elindeki fırçayı kenara bıraktı ve defneye yaklaşarak elindeki poşetleri aldı. Ardından Kaş'larını çatarak kızmaya çalıştı;

Ö:"Azcık yavaş mı olsan acaba defnem? Taşıma dedim mi ben o poşetleri?"

D:"Yaa tamam kızma hemen."

Diyerek hamilelik hormonlarının verdiği duygusallık ile dolu gözlerini öne eğdi. O böyle yapar yapmaz ömer hemen pişman olmuştu. Çatık Kaş'larını düzeltti ve hemen defneye sarıldı. Ardından yumuşacık sesi ile konuştu;

Ö:"Bebeğe birşey olacak diye korkuyorum Defne'm. Yorma kendini bu kadar."

D:"Haklısın ama ben de heyecanlıyım. Elimde değil."

Ö:"Tamam sevgilim sen otur şuraya ben hemen şu poşetleri, boyaları alıp geliyorum."

Diyerek geri çekildi. Defne yavru köpek gibi Ömere baktı. Ömer daha fazla bu bakışlara dayanamayacağı için hemen defneyi büyük camın önündeki pufa oturttu.

Ö:"Hem zaten Doğa gelir birazdan aşkım.."

Demesiyle kapı çalmıştı. Ömer gülümseyerek Defne'nin alnına bir öpücük bıraktı ve aşağıya indi.
Bugün yeni evlerinin bazı duvarlarını boyayacaklardı. Mesela Doğa'nın odasını ve diğer küçük miniğin odasını boyayacaklardı. Onlar bugün odaları boyarken, ustalar ise eşyaları taşıyacaklardı.

Defne o kadar çok heyecanlıydı ki kuş olup uçmaktan korkuyordu. Demek ki hem kendi yerine hemde karnındaki miniğin yerine heyecanlıydı.
Defne eli karnında ayağa kalktı. Tulumunun omzuna düşen askısını düzeltti ve boş duvara baktı bir süre.
Acaba hangi renge boyasalardı?

O böyle düşünürken merdivenden Doğa'nın çığlıkları yükselmeye başladı. Defne heyecanla hemen kapının eşiğine geldi ve merdivenlerden keyifle çıkan baba-kız'a baktı uzun uzun. Doğa Ömer'in kucağında sakalları ile oynuyordu, Ömer ise telefonla konuşuyordu.
Defne'nin önüne geldiklerinde Ömer Doğa'nın gıdık almasını sağlayarak boynundan öptü Derince.

Doğa gülerek kollarını annesine uzattı.

Ö:"Evet... Biz bugün saat 10'a randevu istiyoruz.... Daha erken olması imkansız... Hehe. O saat uygun tamam... Görüşmek üzere.."

Dedi ve telefonu kapatıp cebine koydu Ömer telefonunu. Ardından kapıya yaslanıp uyumlu anne kız'ı izlemeye başladı.
Defne Doğa ile büyük camın kenarına geçmiş, aşağıdan birşeyler gösteriyordu. İkisi de aynı şeyleri gitmiş, harika görünüyorlardı. İkisinde kot tulum giymiş, içlerinde ise beyaz bluzleri vardı.

Defne Doğa'nın yanağına sıkı bir öpücük bıraktıktan sonra kapıda onları izleyen Ömer'in yanına doğru gitti.

D:"Kiminle konuşuyorsun aşkım?"

Ö:"Hemşire ile konuştum. Akşama randevu aldım."

D:"Neden akşam sevgilim?"

Ö:"Şimdi işimiz bitmez Defne'm.. Alelacele yapmayalım. Yorulma hem sen."

Demesiyle. Defne bir elini Ömer'in sakalına koyarak nazikçe okşadı;

D:"Sen ne düşüncelisin böyle? Yerim seni."

Ö:"Yersin beni?"

D:"Ye..Yerim tabii.. Kocam değil misin?"

Ö:"Ye Can'ım.. Ye.. Ama hatırlatırım ben sana bu sözü."

Aşkın DEFÖM haliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin