Derin'den
Duyduklarım beni olduğum yere çiviliyor, aldığım nefes sanki bir alev yutmuşçasına yakıyordu.Konuşma sesleri devam ederken kendime gelmem gerektiğini biliyordum.
Karşı karşıya gelmemek için koşar adımlarla aşağı indim ve mutfağa girdim.Topuklu sesleri merdivende yankılanırken beynim senkronize olmuş gibi tepkiler veriyordu.
Egemen'in sesi yaklaştığında buraya doğru geldiklerini anladım ve buzdolabının arkasına saklandım.
Gelmediklerini anladığımda kızın gitmiş olabileceği ihtimaliyle saklandığım yerden çıkıp sessiz adımlarla salona ilerledim.
Egemen koltuğa oturmuş elindeki dosyaları okuyordu.
"Kız arkadaşın gitti galiba."
Gülümseyerek başını salladı.
"Egemen, bir şey konuşmamız lazım."
Elindeki kağıtlardan gözünü ayırıp bana döndü.
"Güzelim çok mu acil? Bunları imzalayıp şirkete göndermem lazım."
"Egemen, oldukça acil."
Geleceğini bildiğim için hızlı adımlarla odama çıkıp beklemeye başladım.Endişe ile bir o yana bir bu yana yürüyordum.
İçeri girdiğinde arkasından kapıyı kapattım.
"Egemen, takip ediliyorum."
Kaşları anında çatıldı ve yüzündeki damarlar belirginleşti.
"Ne diyorsun Derin? Nasıl yani?"
Sıkıntıyla nefes verdim.
"Bir kaç gündür sürekli takip edildiğimi hissediyordum.Bugün okuldan yürüyerek dönüyordum ki artık emin oldum takip edildiğimden.Bir sokak arasına sapıp işlek olmayan bir markete girdim.Arkamdan geldi, beni aradığı çok belliydi.Yanıma doğru gelince de bir güzel patakladım ama asıl beni tedirgin eden bu değil Egemen, o kız."
Gözleri her geçen saniye daha çok büyüyordu.
"Ceren mi ?"
"İsmi her neyse. Gitmeden önce lavaboya girdiğinde tesadüfen merdivenlerden iniyordum ve sesini duydum.Telefonda konuştuğu kişiye ikisi de şüphelenmedi tarzında bir şeyler söyledi.Sonra da kızı ne zaman kaldıracağız ? Diye sordu.Kızdan kastı yasemin abla ya da sen olduğunu düşünmüyorum."
"Sensin." gözleri yerde gezinirken mırıldandı.Birden kolumdan tutup koşarak beni de aşağı indirdi.
"Egemen, ne yapıyorsun? Nereye?"
Hiç duraksamadan cevap verdi.
"Birazdan yurt dışına çıkacak Derin, kimse benim kardeşime zarar veremez.Bakalım düşmanımız kimmiş."
Adımlarımı ona uydurup hızlanarak dışarı çıktık.Egemen'in araba garajından neredeyse hiç kullanmadığı bir arabaya bindik.
"İlk önce eve gideceğini söyledi."
Öfkeden ve şaşkınlıktan deliye dönmüştü.
"Egemen, kız beni öldürmekten bahsediyor.Çantasında biber gazıyla dolaşmayacağını sende biliyorsun değil mi? İkimizi de ölüme götürüyorsun şu an."
Kızın vücudu oldukça çevik ve etrafına korku salabilecek tavırları vardı.Kim bilir kaç kişiyi öldürmüştü.Ağabeyimi bu beladan çıkartmak istediğim tek şeydi.
"Bu zenginliğin içinde her an birinin saldırabilme ihtimaline karşı arabanın bagajında ufak çaplı bir silah deposu var."
Bana göz kırpıp yola bakmaya devam etti.Olaylar oldukça değişiyor ve kızışıyordu.
Kendimi bir savaşın ortasında gibi hissediyordum.Hangi tarafın yenileceğini kestiremiyordum.
****
Kuzey'den
Yunanistan' da kalacağımız yere gelmiş, herkes odalarına dağılmıştı.Toprak, Demirkan ve ben teras katında oturuyorduk.
Telefonum çalarken arayanın Mert olduğunu gördüm.Mert, Derin'in peşine takip etmesi için taktığım biriydi.
"Ne oldu Mert? Bir sorun mu var ?"
"Ben bırakmak istiyorum bu işi, kız resmen üstümden geçti."
Ağzından acı dolu bir inilti kaçtı.
"Hangi psikopat kız çantasında muşta taşır ki ? Patakladı, önünde diz çökmemi sağladı ve bir daha bu kadar şanslı olmayacağımı söyledi.Teşkilattan mı bu kız ? Tek kişi takip etmek akıllıca değilde."
Nedense buna hiç şaşırmamıştım.
"Mert, ya onu takip etmeye devam et ya da beni uğraştırma ve sık kafana."
Telefonu kapatıp önüme döndüm. Toprak ve Demirkan soran gözlerle bana bakıyordu.
"Ne oldu Kuzey? Kim o?"
"Birini takip etmesi için tuttuğum bir adam."
Demirkan içtiği tekilayı masaya bıraktı.
"Kimi takip ettiriyorsun ?"
Söyleyeceğim şey ikisini de şaşırtacaktı.Bakışlarımı yerde gezdirdim.
"Derin Miroğlu."
Demirkan öksürmeye başlamış, Toprak ise donakalmıştı.
"Nasıl ? Buldun mu kızı ? Niye bize haber vermedin?"
Demirkan'ın merak dolu bakışları arasında arkama iyice yastlandım.
"Öyle olması gerekti diyelim."
Toprak tam gözlerimin içine bakıyordu. Uzun süre baktıktan sonra kafasını iki yana salladı.Şaşkınlık ve öfke arasındaydı.
"Kuzey, düşündüğüm şey olmadı değil mi? Aşık olmadın değil mi o kıza ?"
Verecek bir cevabım yoktu. Elime aldığım tekila bardağını avucumun içinde çevirmeye başladım.
Toprak hırsla ayağa fırladı ve arkasından Demirkan'da yanına geçti.İkisi de hırslanmıştı.
"Kuzey, bula bula o kızı mı buldun aşık olacak ? Babanın sözlerini bu kadar mı çabuk unuttun.O kızın annesiyle babasının sana geçmişte yaşattıklarını, ne kadar zor toparlandığını bu kadar mı çabuk unuttun?"
Demirkan da aynı tepkiyle sorularını bana yöneltti.
"Öldüreceğin kıza mı aşıksın? Bu işin sonu seni sadece daha fazla karanlığa gömer Kuzey.Tek olacaklar bu."
Kafasını iki yana sallayarak aşağı indi.Toprak yanıma oturdu.
"Öldürmeyeceksin artık onu değil mi ?"
Gözleri küçümser gibi bir hâl almıştı.
"Kararım yıllar önce ne kadar netse, şu an da o kadar net.Ona aşık olmam ya da olmamam hiçbir şeyi değiştirmez."
Bu sözler yıllardır beynimde yankılanmıştı ama ilk defa bu kez acı vermişti bana.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUZEY (+18) Düzenleniyor
Mystery / Thriller🔞+18 içerik vardır, 18 yaşından küçük ve rahatsız olanların okumaması tavsiye edilir.🔞 Elini bacak aramdaki sıcaklığa soktu.Kadınlığıma dokunduğunda kendimden geçip kafamı arkaya attım ve inledim.Ellerimi ani bir refleksle elinin üzerine atıp çekm...