BÖLÜM-28-KİM KATİL OLMAK İSTER?

38.1K 1.2K 327
                                    

Derin'den

Bazı anlar vardır hiçbir şeye anlam veremezsiniz ve çevrenizdeki her şey size anlamsız gelmeye başlar ya hatta dünya sanki dönmeyi bırakıp kızgın bir tavırla size 'ne yaparsan yap' der, işte tam olarak şu an yaşanan da buydu.

Etrafımdaki sesler boğuklaşmış tek odak noktam Kuzey olmuştu.Sanki bu yıl herkes 'kim Derin'i daha çok şaşırtabilir?' yarışmasına katılmış gibiydi.Yarışmanın ismi 'Kim katil olmak ister?' de olabilir kararsızım açıkçası.

Ben Kuzey'i donmuş bakışlarımla izlerken onun bakışları bir anda omzumun üzerine yöneldi.Sanki o benden daha çok şaşırmış gibiydi bir şeylere.Nefesimi tutmuş Kuzey'e bakarken sağ omzumda bir acı hissettim.Sanki etime bir şey batıyordu.Dilim ağzımın içinde büyüdü büyüdü büyüdü ve sanki yok oldu.Sanki asla konuşamaz,bağıramaz gibi hissediyordum.Ayaklarımla dizlerim kavga etmiş gibi birbirinden ayrıldı ve kendimi yerde buldum.Kafama geçirilen bezle beraber bütün dünyam karardı.

Kuzey'den

"Kimsin sen Kuzey ?"

Yutkundu.

Yutkundum.

"Gerçekte kimsin ?"

O derin mavi bakışları beni delip içime işliyordu.Bariz bir şekilde bana kim olduğumu soruyordu, ne tür işler yaptığımı.Bir an için korktum,evet ilk defa bir kızın benden uzaklaşma ihtimalinden korktum.                                                                                                                                                                            Tam ona doğru adım atacaktım ki Derin'in omzunun arkasında yüzleri siyah maskeyle kaplı üç kişi belirdi.Üçü de silahını bana doğrultmuştu.Öndeki gelir gelmez Derinin omzuna şırınga batırdı.Ben tam üzerlerine atlayacakken yanındaki silahı deponun tavanına sıktı.Bu demek oluyordu ki buraya beni öldürmeye değil Derin'i almaya gelmişlerdi.Bunu anladığımda içimde bir şeylerin göçtüğünü hissettim.

Yumruğumu o kadar sıkıyordum ki avucum delinmek üzereydi.Derin şırınganın etkisiyle yere düştü.Refleks olarak onu tutmak için eğildiğim sırada iki el ateş sesi duyuldu.Bacağıma sıktıkları mermiyle olduğum yerde sendeledim.

"Geri çekil! İşimiz seninle ve adamlarınla değil."

Öndeki bağırarak derinin kafasına siyah bir bez geçirdi.

"En azından şimdilik."

Derin'i kucaklayıp omzuna aldı ve arkasına bakmadan koşarak depodan çıktı.Diğerleri de bir bana bir çıkışa bakarak silahları beynimi patlatmaya hedeflenmiş şekilde koşar adımlarla diğerini takip ettiler.

Gözümün önünde benim sevdiğim kızı kaçırmışlardı.Daha kimseye hatta kendime bile bunu açıklayamazken durum şu an o kadar netti ki.Onu seviyordum.Onu benden başkasının öldürmesine izin vermeyecek kadar seviyordum.

Bacağımdan sızan kanların üzerine bastırıp tüm sinirimle bağırdım.Canım bacağımdaki mermiler yüzünden değil benim olan bir şeyin benden koparılmasından dolayı yanıyordu.Bu bardan ,mevkimden ,sıfatımdan ve servetimden vazgeçebilirdim ama Derinden asla.

Silahı belime koyup arkalarından koştum.Tam kapıdan çıktığım sırada onlar çıkmaz sokağın tam ucundaki arabaya Derin'i bindiriyorlardı.

Elimi belime atıp silahımı kavradım ve olağan gücümle koşmaya başladım.Tam yaklaşmışken öndeki çatışmanın haricinde bir silah sesi daha duyuldu.Diğer bacağıma da gelen kurşunlar beni olduğum yerde dizlerimin üzerine çökertti.

****

"Biz nasıl anlayamadık Derin'i almaya geldiklerini ya."

Toprak ayağımdaki sargı bezine bakarak konuşuyordu.Demir Toprağın omzuna dokundu.

"Abisi silahlıydı onu alamayacaklarını anlayınca Derin'e yöneldiler.Gözüm Derin'in üzerindeydi ne ara masanın altından çıktı da çıkmaz sokakta seni takip edip depoya girdi hiç bilmiyorum."

Demir konuşurken ne kadar mahcup olduğu yüzünden okunuyordu.Burada ki tek suçlu Derin'e  sahip çıkamadığım için bendim.

Kapı açıldı ve beyaz önlüğüyle orta yaşlardaki doktor elinde kağıtlarla içeriye girdi.Gözlüğünü gözünün hizasına ittikten sonra bana baktı.

"Kuzey Bey , durumunuz gayet iyi belli ki her kim ateş ettiyse öldürmek ya da sakat bırakmak için değil size göz dağı vermek için ateş etmiş olmalı ama doğrusu kendini tebrik etmek isterim o noktaları bulmak profesyonellik ister.Yazdığım ilaçları devamlı kullanır ve pansumanınızı düzenli yaptırırsanız bir iki haftaya hiçbir şeyiniz kalmaz.Siz yine de bir acı hissederseniz asistanımı aramanızı rica ediyorum.Tekrardan geçmiş olsun."

Elindeki kağıdı ayak ucumdaki masaya koyup bir şeyler imzaladı ve çıktı.Daha fazla bu zırvalığa dayanamayacaktım.Ayağa kalkıp yandaki koltuktan ceketimi aldım.

"Abi ilk günler yürümen tehlikeli olabilir dediler tekerlekli sandalye getirsem olmaz mı ?"

Demir'e o kadar sert baktım ki kendini anında geri çekti.

"Anladım o zaman o tekerlekli sandalyeye ben bineyim."

Hızlı adımlarla odadan çıktım ve aşağı otoparka arabamın yanına indim.

Derin'den

Başımın içinde sanki kırk gün kırk gece aşiret düğünü yapılmış gibi bir ağrıyla kendime geldim.Nerede ve ne halde olduğumu ilk dakikalar idrak edemedim.Birinin ayak seslerinden bana doğru yürüdüğünü anladım.

Bir anda gözümün önündeki karanlık kalktı.Kafamda bir bez olduğunu bile yeni yeni anlıyordum.Gözlerimi sıkıca yumdum ve bekledim.Biri çenemden tutup başımı yukarı kaldırdı.

"Gözlerini aç."

Erkek sesiydi.Sevgiden ve anlayıştan uzak daha çok emredici bir sesti.

Gözlerimi açmamla tavandaki avizenin ışığının gözlerime dolması bir oldu.Nerede olduğuma bakmak için gözlerimi tekrar açtım.Karşımda tepeden tırnağa siyah,yüzleri görünmeyen dört kişi vardı.Önümdeki yavaş adımlarla geri gitti.

Etraf bir otel odasını andırıyordu; altın varaklı koltuklar, zengin işi dekorasyon...

"Derin Miroğlu."

Önümdeki ellerini göğsünde bağlayıp koltuğa dayandı.

"Ne isabetli bir tahmin."

Kafasını eğip beni dikkatlice inceledi.

"Ne de ukalasın senin durumundaki bir kıza göre.Dua et de Kayra Bey bu ukalalığına karşın dilini kesmesin."

Sinirle kükredim.

"Dikkat edin de ben sizin bir yerlerinizi kesmiyim."

Bağlı olduğum sandalyede kıpırdandım.

Önümdeki adam titreyerek korkma taklidi yapıyordu ki kapı açıldı ve içerisi siyah giyinen insan doldu.

Öndeki adam bana yaklaştı.Onu gören saygıyla geri çekiliyordu.Liderleri ya da bir çeşit bilgeleri falan olmalıydı.

Önüme kadar geldi ve önümde diz çöktü.Bir süre yüzümü inceledikten sonra maskesini çıkardı.

"Derin "

O an nutkum tutuldu.

"Kayra..."

KUZEY (+18) Düzenleniyor Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin