KUZEY (+18) Düzenleniyor

BÖLÜM-37-SEKS

Derin'den

Valizimin kenarına hırkamı da yerleştirdikten sonra kapatıp fermuarını çektim.Ensemde hissettiğim nefesle gülümsedim.Kuzey boynuma bir öpücük kondurup yatağa yanıma oturdu.Ellerimi avuçlarının arasına alıp öptü.

"Bu balayı şart mıydı? Yani bu kadar tehlike içindeyken gitmesek de sorun olmazdı."

Dişini alt dudağına geçirdi ve gözlerimin içine baktı.

"Şarttı karıcığım, seninle tatile gitmek istiyorsam buna kimse karışamaz."

Gülümseyip kafamı yere eğdim.Kalkıp valizimi ve kendi çantasını alıp odadan çıktı.Odanın penceresine doğru yürüdüm.Karlar çoktan erimiş hatta havalar ısınmaya başlamıştı.Hırkama sarılıp pencereden Kuzey'i izledim.Arabanın bagajını açtıktan sonra valizi özenle yerleştirdi.Üzerindeki tişörtten kasları bariz belli oluyordu.Çantaları yerleştirirken kaşlarını çatmış ve işine odaklanmıştı.Şu haliyle bile gözüme o kadar çekici geliyordu ki.

Bagajı kapatıp kafasını kaldırdı.İzlendiğini fark etmişti.Seksi gülüşü yüzüne yayıldı ve eve doğru yürüdü.

Yatağın kenarına bıraktığım çantayı omzuma takıp çıkıyordum ki kapıyı araladığımda Kuzey karşımdaydı.Beni bacaklarımdan kavrayıp kucağına aldı.

"Küçük bir bebek gibisin."

Gülümseyip göğsüne daha da sokuldum.Vücudu her zaman sıcaktı, bu sıcaklığı bana çok fazla güven teşkil ediyordu.Evden çıkıp beni arabanın ön koltuğuna oturttu ve alnımı öpüp kapımı kapattı.Eve dönüp kapıyı kitledikten sonra arabaya doğru gelmeye başladı.

Yürürken bile bu kadar çekici görünmek zorunda mıydı? Kafayı yiyordum sanırım.Kuzey krizine girmiştim.Kapıyı açıp bindi ve arabayı çalıştırıp evimizin önünden çıktık.

Hava kapalı ve yağmurluydu.Gökyüzü sanki patlamak istercesine gürlüyordu.Sol elim Kuzey'in avcunun içindeydi.Dakikada bir bana bakarak öpüyordu.Bu hareketi de beni daha fazla çileden çıkartıyordu.

Kuzey'in telefonu çaldığında arabanın Bluetooth'una bağlandı ve arabanın ekranında bir numara belirdi.Kuzey kaşlarını çatarak direksiyondaki tuşa basıp aramayı açtı.

"Abi,güzel yengemize güzel bakıyorsundur umarım."

Kuzey gülerek ekrana baktı.

"Bir daha Derin ile ilgili konuşmaya cüret et de seni yirminci kattan aşağı sallandırayım Demir."

Demir hattın diğer ucundan kahkaha atarken ben de kıkırdamaya başlamıştım.

"Yok yok hiç böyle nazik hareketlere gerek yok."

Bir süre hattın diğer ucunda sessiz kaldıktan sonra daha derin bir ses tonuyla devam etti.

"Kayra'nın adamlarını bugün iki cadde aşağıda görmüşler.Binayı bulmaları sorun olmaz da buradaki teçhizatları taşımamız gerekiyor.Hangi binaya taşıyalım diye aramıştım."

Kuzey düşünceli bir şekilde yola bakıyordu.

"Antalya'ya geri döneceğiz,şimdilik Yunanistan'daki depoya götürün.Ben döndüğümde oradan Antalya'ya getirtiriz."

"Abi emin misin? Antalya'ya dönmek çok tehlikeli olmaz mı?"

"Tedbirlerini alırız o zaman Demir."

Donmuş bir şekilde konuşmalarını dinliyordum.

"Anladım abi,hazırlanıyoruz o zaman."

Kuzey direksiyondaki tuşa tekrar basıp aramayı kapattı.Yüzü farklı bir hal almıştı.Elini taytımın üzerine atıp bacağımı sıktı.