KUZEY (+18) Düzenleniyor

BÖLÜM-12- PEGA

Kuzey'den

Okuldan sonra bizimkilerle buluşmak için yola çıkmıştım. Demirkan arıyordu.

"Kuzey, acele et buraya saldırmak için gelecekleri haberini aldık.Bardaki herkesi çıkarttık.Caddeyi de boşalttık seni bekliyoruz."

Bunu yapacaklarını biliyordum ama bu kadar erken geleceklerini tahmin etmiyordum.Son gaza alıp hızla bara giden yola girdim.

Arabadan indiğimde Toprak, Demirkan ve bazıları dışardaydı.

"Burada beklemeyelim.Sığınağa inecekleri indirdiniz mi?"

Toprak kafasını salladı.

"Güzel herkes yerini alsın.Yeni katılanlara da ne yapmaları gerektiğini söyleyin.Yemi hazırladıysanız, başlayalım.."

Buraya geliyorlardı ve istediklerini onlara verecektik.Herkes hazırlanmak için içeri geçerken aşağı kata indim.Sığınağa giden merdivenin kapağını açıp elimi el iziyle çalışan kilide uzattım.Açılınca aşağı inip tekli Sniper'ımı kapmıştım.Yedek susturucu ve AK-47'de hazırladıktan sonra çantaya katıp arka çıkış kapısına geçtim.Çıkmadan önce sığınağa baktım.

İstediğim gibi giderse bugün çok eğlenecektik.Yandaki bize ait binanın çatı katına çıktım. Liderleri olarak keskin nişancılık tam bana göreydi.Tam 7 yaşından beri eğitim alıyordum.

Çatıda silahın ucu parlamayacak şekilde yerleştim.Küçük telsizler böyle zamanlarda hep beklediğimiz yerlerde hazır olurdu.

"Uğur çok yakında gördüğünü söyledi.Beş arabalar. Geliyorlar hazırlıklı olun."

"Anlaşıldı."

Toprak onaylamıştı.Barın karşısındaki boş alana iki araba koymuşlardı ve içlerine bezden kafa yerleştirmişlerdi.Toplanma yerimizin buralarda bir yerlerde olduğunu biliyorlardı ama bar olduğunu bilmiyorlardı.

"Sokağa giriş yaptılar."

Nefesimi tuttum ve dürbününden izlemeye başladım.Dedikleri gibi beş arabaydılar.Tuzağa yaklaştıklarında duraksadılar ve teker teker arabalarından indiler.

İlk arabadan inen adam liderleri olmalıydı. Kurduğumuz tuzağa doğru gidiyordu ve eliyle gelmelerini işaret etti.İyice yaklaştıklarında birden arabanın kapısını açtılar ve donakaldılar.

"Başlıyoruz."
Sesimi duymalarıyla barın duvarına saklananlar ateş etmeye başladı.Liderlerinin yanındaki üç kişiyi alnından vurmuştum. Çatışırken kayıp yaşanmıyordu ama keskin nişancının nerede olduğunu arıyorlardı.Cadde üzerindeki göstermelik evler, bar, arsalar hepsi bana aitti.Cadde sonunun çıkmaz sokak olması bilerek ayarlanmıştı.

Toprak barın penceresinden ateş ederken biri bara girmişti.Onu halledeceklerini biliyordum.Diğer adamları da teker teker indirmiştim.Toplamda liderleriyle beraber altı kişi kalmıştı.Tam liderlerine hedef almıştım ki Toprağın sesini duydum.

Bacağından vurulmuştu. Liderleri Toprağa oldukça yakındı kanayan dizinin üstüne ayağıyla bastırdı.Toprak acıdan bağırıyordu.

Silahı Toprağın kafasına dayadı.

"Kuzey Arslan, ortaya çık."

Cevap gelmeyince daha çok bastırdı yarasına.

"Kuzey Arslan bu kadar mı şerefsizsin zefirin bir parçasına karşılık arkadaşın.İyi bir takas bence."

Bağırarak konuşuyordu ve beni sinir etmişti.Koşarak merdivenden indim.Belimde susturucu duruyordu.

"Buradayım.."

Beni görebileceği hizaya gelmiştim. Arkamda beni koruyanlar olduğuna emindim.

"Kim gönderdi seni ?"

Otuzlu yaşlarda kel bir adamdı.

"Kimin gönderdiği seni ilgilendirmez.Ya zefir,  ya arkadaşın."

'Arkadaşın' kelimesini söylerken silahı daha sert dayamıştı kafasına.

"O benim arkadaşım değil,  kiralık bir suikastçı , dilediğini yap."

Yüzündeki sırıtışı hüzne dönmüştü. Tepkimi merak eder gibi Toprağın bacağına bastırdı.Sıkılmış gibi kafamı salladım.

"Sen mi öldürürsün ben mi ?"

Belimdeki silahı çıkarıp Toprağın kafasına hedef almıştım.Adam bir anda elindeki silahı kafasından çekti.Barın camındaki yansımadan bizimkilerin hepsinin arkamda  olduğunu gördüm.Yaklaşık elli kişi.

Adam kirli sakallarını sıvazlayıp kendi kendine konuşmaya başladı.

"Pega çok kızacak, çok." Tabi ya onları gönderen Pega'dan başkası olamazdı.Böylesi bir giriş onun tarzıydı çünkü.Kel adam bir bana bir yanındakilere baktı ve arabaya koştular.

Bizimkiler ateş edecekken hepsine durmasını işaret ettim.Öndeki arabayı çalıştırıp kaçacakları anda tekerlerinin üçüne ateş etmiştim.Arabaya doğru yaklaştım ve sürücü koltuğundaki liderlerine bakarak konuştum.

"Pega'ya söyle iade-i ziyaretimiz en kısa zamanda olacak.Size vereceğimiz tek şey ölüleriniz."

Adam korkuyla gaza basıp kaçıp gitmişti.Arkasından kalanlar da diğer arabalara binip kaçtı.

Toprağın yanına gittim.

"Ya Kuzey tanrı aşkına keşke beni sen öldürseydin.Az kalsın kim vurduya gidiyordum.Bildiğin yem ben oldum ya.Ama en çok hoşuma giden kısmı kiralık suikastçıydı.O tipte var bende hani."
Acıyla gülerken onu yerden kaldırdım.

"Adam zorlasaydı sıkardım ama kafana."
Bu sefer ben gülüyordum. Demirkan ve Oğuz gelip Toprağın kolları arasına girmişlerdi.

"Ne konuştun adamla bıraksaydın da vursaydım."

"Öyle olması gerekti Demirkan.Buradaki ölüleri paketleyip Pega'ya gönderin."

Hepsi donuk donuk bakarken bara girdim.Pega'ya iki söz vermiştim. Vereceğim tek şey olan ölülerini arkalarından gönderecektim ve iade-i ziyaretimi en kısa sürede yapacaktım.