Canlarım artık kalbim fazla kırılıyor. 168 oy nedir ya? 1000 kişi okumuş bölümü 1000! Ya bir oy tuşuna basmak zor olmamalı emek veriyoruz biz burada. Sırf bekleyenler için atıyorum şu bölümü inanır mısınız? Yoksa içimden gelmiyor ne paylaşmak ne yazmak...
Çok net ve üzülerek söylüyorum arkadaşlar Pazar gününe kadar eğer oylar +200 olmazsa yb gelmeyecek. Eğer beni mutlu edipte +200 yaparsanız Pazar günü de yb paylaşacağım. Karar sizin.
Yorum yapanlara çok teşekkür ederim. Bir tanelerimsiniz. Efe konusunda üzülerek bir şey diyemiyorum. Ve bir soru daha size. Finale az kaldı ya sizce ne zaman paylaşayım ikinci kitabın tanıtımını? Onu da deyin de bende hazırlayayım :D
Umarım beğenirsiniz. İyi okumalar! Okurken göbek atın :D
Kızların kıyafetlerini Bir Minik Tebessüme atacağım :)
Dört Ay Sonra
Şu düğün işlerinde en kötü kısım hazırlanmaktı belki de. İnsanlar o kadar telaşa veriyorlardı ki asla tam hazırlanamıyordu biri. Yağmur makyajı bittiğinde ayağa fırladı.
“Ayça nerede?”
“Onun işi bitti. Yukarı çıktı elbisesini giymeye.” Başını sallayıp dışarı çıktı ve Kıvanç’ı aradı. Kıvanç sağdıç olmuştu ve gelin arabasını almaya gitmişti,
“Hayatım?”
“Kıvanç ne zaman geleceksiniz? Ayça çıkmış yukarı giyinmeye bende çıkacağım birazdan.”
“10 dakikaya oradayız bir tanem.”
“Pekala.” Telefonu kapatıp yukarı çıktı Yağmur. Zeynep’lerin evinde toplanmıştı hepsi. Elbiselerini giydiler mi hepsi hazır olacaklardı. Hızlıca elbiselerini giydiler. Tam o anda aşağıda bekleyen partnerleri duruyordu. İlk olarak Ecem indi. Onun partneri Can idi. Ecem beyaz straplez bir büstiyer, onun altına da önü kısa arkası uzun petrol yeşili bir etek giymişti. Belinde ufak bir altın rengi kemer detayı vardı. Bu elbiseyi taba rengi ayakkabı ve çantayla tamamlamış, saçlarına düz fön çektirmişti. Ardından Esma indi. O düz siyah ve fırfırlı bir elbise giymişti. İp askılı ve kenarlarında ufak pembe detayları vardı. Siyah platform topuk ve çantayla tamamlamıştı kombinini. Ardından Ayça indi. Fırat bir an bayılacağını zannetti. Ayça sarı bir elbise giymişti. Bu elbisenin büstiyer kısmı kalp şeklinde straplezdi. Hemen altında sarı tülden bir fiyonk vardı. Göğüs kısmı parlak taşlarla ilenmişti irili ufaklı. Etek kısmı ise oldukça kabarıktı. Bu kombinini gümüş rengi ayakkabılarla tamamlamıştı. Saçlarına hareketli bir fön çektirmişti. Ardından Yağmur indi aşağıya. Kırmızı straplez bir elbise giymişti. Çok derin bir bacak yırtmacı vardı. Kıvanç bunu görünce aklının çıkmasına mani olamadı. Bu kız onu öldürmek istiyordu herhalde. Hafif bir makyaj ve saçının ön kısmı hafif kalkık arkası topuz olacak şekilde bir saç yaptırmıştı kendine. Hepsi sırayla inmişti aşağıya ve birbirlerinin yanına geçmişlerdi.
“Bu yırtmacı sonra konuşacağız.” Diye mırıldandı Kıvanç Yağmur’un kulağına. Yağmur kıkırdayarak inecek son kişiyi bekledi. Gelini…
Ve Zeynep merdivenlerden indi. Balık model bir gelinlik tercih etmişti uzun olduğu için. Straplezdi ve dönerek iniyordu. Bel oyuntusuna iyice girdikten sonra ayak kısmına doğru bollaşıyordu. Son derece zarifte bir topuzu vardı. Büyülenmişti herkes. Yanına indiğinde dudaklarına tutkulu bir öpücük kondurdu Cihan. Ardından düğün salonuna doğru ilerlediler. Düğün başladığı andan son anına kadar mükemmel geçti. Klasik ‘evet’lerden sonra bir video atıldığı söylendi. Ekrana bakıldığında herkes şoka uğradı. Ekrandaki Efe idi!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
*Baş Belası*
RomanceAşk bu kadar saf olabilir miydi gerçekten? Peki ya yolları kesişen iki genç bu dünyaya karşı el ele mücadele edebilir miydi? Yağmur ruhu çocuk kalmış, 21 yaşındaki sakar bir şirineydi sadece... Kıvanç ise ukalalığının altına sevecenlik gizlenmiş 24...