Bir yazar hayal edin burnunu direği sızlayan, gözleri dolmuş, yazdığı satırları okutmuş, yeri geldi ağlatmış, yeri geldi güldürmüş, yeri geldi üzmüş, yeri geldi sevindirmiş...
İşte beni okudunuz.
Bu hikayeye başlarken bu kadar tutulacağı aklımın ucundan bile geçmezdi. Hiç bilmiyorum nasıl oldu da geldik buralara. Şimdi okunan kısmında 541,140 yazısını gördükçe gözlerimin dolmasına mani olamıyorum.
Öncelikle her bölüm okuyup, votelayıp, yorum yapan bütün inci tanesi okuyucularıma teşekkürler.
Sadece votelayıp hiç yorum yapmayan okuyucularıma teşekkürler.
Yorum yapıp votelamayı unutanlara ayrı bir teşekkürler ^.^
Ne yorum ne vote yapıp, gizliden gizliden okuyanlar sizlere bile sonsuz teşekkürler...
En önemlisi şu ana kadar yanımda olan her bir bölümde beni yalnız bırakmayan, yeri geldiğinde mesajlar bölümünden yb için baskı yapan bir tanelerime teşekkürler.
Ha birde! Koyu siyah yazıları hiç okumayayıp, yorumlarda aynı konuyu soranlar; size de teşekkürler :D (Final de bile oldu. HER ŞEY SENLE mevzusunda :D Okuyup da öyle yorum atanlara binlerce teşekkürler)
Ağlayıp, duyguyu yaşayanlar yeri geldiğinde bana fikir verenler teşekkürler.
Sadece Baş Belası değil, diğer hikayelerimide okuyan, bana senin fanınım diyen ilk fanlarıma sonsuz teşekkürler. Beni kesinlikle çok gururlandırdınız.
Hepinize, kocaman Baş Belası ailesine sonsuz teşekkürler!
İlk kitabımız hakkında teşekkür konuşmamız bittiğine göre gelelim ikinci kitaba. Yarım kalan pek çok şey var. Farkındayım. Bu yüzden ikinci kitap gelecek :)
Ecem ve Ali'nin sonu ne olacak?
Peki ya Zeynep'in bebeği?
Efe?
Yağmur ve Kıvanç?
Erin ve Yağız?
Ayça ve Fırat?
Hepsinin cevabı ikinci kitap olan 'Aşk Belası'nda sizi bekliyor olacak.
Ve içinize kurt düşürecek o söz; acaba Yağmur evlenme teklifini kabul etti mi yoksa beklemek mi istedi?!
Birazcık kötülük yaptım sanki :D Bakalım bizi ikinci kitapta neler bekliyor. Aşk Belası bomba gibi geliyor!
Ve son olarak, HEPİNİZE SONSUZ TEŞEKKÜRLER *BB* AİLESİ!
Not: Aşk Belası'nı yarım saate kadar ekliyorum :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
*Baş Belası*
RomanceAşk bu kadar saf olabilir miydi gerçekten? Peki ya yolları kesişen iki genç bu dünyaya karşı el ele mücadele edebilir miydi? Yağmur ruhu çocuk kalmış, 21 yaşındaki sakar bir şirineydi sadece... Kıvanç ise ukalalığının altına sevecenlik gizlenmiş 24...
