Seni Aradım -Tamamlandı-

56.Doğum

Yıldıza dokunmayı unutmayın :)) 

Aşula ve Aral göz göze geldiler. Aşula'nın bakışları oğlunu buldu. Onun yanından hiç ayrılmamıştı şimdiye kadar. Alba onu anlamış olacak ki "Merak etmeyin, bir şey olursa size haber veririm."

İstemeyerek de olsa başını salladı ve güç almak için Aral'ın elini tuttu. Bu adamın dokunuşu ona hep huzur veriyordu. Her an her dakika o ve oğluyla birlikte olmak istiyordu. En büyük mutluluk buydu onun için.

Aral gülümseyerek ona eğildi. "Değişiklik olur bizim için de."

Başını salladı usulca. Hamile olduğu dönemde bebeğine bir şey olur korkusuyla olabildiğince az hareket etmişti. Doğum yapınca da Bars'ın yanından ayrılmak istememişti. Aral'ın uzattığı eli tuttu.

"Kazanabilecek miyiz sence?"

Aral dönüp Ayana'ya baktı. Aşula da gözlerini ona çevirdi. "Ayana her şeyde olduğu gibi bunda da iyi öyleyse." diye tahmin yürüttü Aşula.

Aral güldü. "Aksine bir süre sonra sıkılıp yerine oturuyor. Ama onu özel kılan şey oyunun sonundaki zeka sorusunu saniyeler içinde çözmesi. Herkes burada takılırken o en son gelip kazanıyor."

Aşula kaşlarını kaldırdı. "Pars'ın senin kadar sabırlı olduğunu sanmıyorum. Ayana'nın çaba göstermemesi onu deli edecektir."

Aral sıkıntılı bir şekilde iç geçirdi. Ayana bu ülkedeki en zeki insan olduğunu biliyordu. O yüzden ne olursa olsun acele etmeyecekti. Hele yarışmayı onların kazanmasını istiyorsa hiç acele etmeyecekti.

***

Pars'ın yanına geldiğinde gülümsedi. "Aral ve Aşula yarışmaya birlikte katılacaklar."

Kaşlarını kaldırdı ilgiyle. "Bilerek yapıyorsun değil mi?"

"Neyi?"

"Beni sinir etmeyi."

İç geçirdi. Bu kadar zaman sonra onunla tartışmak yapmak istediği son şeydi. Kollarını göğsünde kavuşturdu. "Kazanmamız gereken bir yarışma var, sonra sinir olabilirsin."

Pars Ayana'nın kulağına eğildi. "Bunu da mı hep sen kazanırsın?"

Ayana cevap verecekti ki sustu. Oyunun son kısmını çözmesinin çok kısa sürdüğünü ona söylerse Aral ve Aşula'nın kazanması konusunda hile yapamazdı. Evet, bu konuda hile yapacaktı. "Hayır, ben bu yarışmada çok kötüyüm. Öyle kötüyüm ki hep son sırada gelirim."

Pars inanmayarak ona bakıyordu. Onun kötü olduğu bir konu olmadığını düşünüyordu çünkü. "O zaman bugün ilk sırada biz gelmeliyiz."

Ayana güldü. "Ok yarışında kazandım zaten. Bunu da kazanmam adaletsiz olmaz mı?"

"O zaman benim kazanmama yardım et."

Ayana bir an durakladı. Bir yanı Aşula ve Aral'a yardım etmek istiyordu. Bir yanı da Pars'ın ondan uzun zaman sonra istediği şeyi yapmayı. Başını salladı. "İyi olan kazansın o zaman."

"Öyle olsun." derken Pars ona göz kırptı.

Yarışmacılar yerlerine geçip yarışma başladığında Ayana bu yarışmaya daha önce hiç emek harcamadığını düşündü. Öncelikle ellerindeki haritaya bakarak saklanan eşyalarını bulmalıydılar. Pars hızlı adımlarla ilerlerken birden geri dönüp Ayana'ya baktı.

"Herkesin koştuğunun farkındasın değil mi?"

Ayana omuz silkti. Her yarışı onun kazanması insanların canını sıkıyordu. Biraz başkalarının da kazanmasına izin vermeliydi. Muzip bir şekilde Pars'a döndü.