"Neyi var?"
"Yarası mikrop kapmış. Neden olduğunu bilmiyorum ama mikrop kaptığı için daha fazla acı hissedecek ve daha geç iyileşecektir. Durumu daha kötü olursa onu doktora götürmek zorundayız."
Jungkook kaşlarını çatarken histerik bir kahkaha atmıştı.
"Senin görevin ne? Onunla ilgilenmek. Neden yarasının bu hale gelmesine izin verdin!? Yaralarına en iyi şekilde bakacaksın, gereken her şey için sana para veririm."
Seokjin yatakta baygın bir şekilde yatan bedene baktıktan sonra derin bir nefes almıştı.
"Ben bir doktor değilim efendim. Elimde-"
"Ona ağrı kesici ver."
"Ha?"
"Eğer bu kendisini iyi hissetmesini ve ona dokunmam için bir sakınca olmamasını sağlayacaksa ona ağrı kesici ver."
"D-dokunmak?"
"Sadece basit bir seks aptal!"
"Ah... Sadece yarasını fazla zorlamaması gerekiyor. Onun dışında tabii..."
Jungkook kurumuş dudaklarını diliyle ıslatırken başını sallamıştı ve gözlerini karşısındaki bedene dikerek konuştu.
"Ona bir şey olursa, bunun suçlusu sen olursun. Gerekirse tuvalete bile gitme ama onun iyileşmesini sağla. En kısa zamanda."
Seokjin sadece başını sallamakla yetinmişti. Jungkook gerçekten dengesiz herifin tekiydi. Ah bunları onun yüzüne de söylemeyi o kadar çok istiyordu ki..!
******
"Tanrıya şükürler olsun ki uyandın! Senin yüzünden Jungkook'un laflarına mağruz kaldım. Ne yaptın karnındaki kesiklere sen?"
Suga karnındaki acı ile kaşlarını çatmıştı ve başında dikilen Seokjin'e baktı.
"Hiçbir şey yapmadım... Sadece dün akşam bir şeyler yaşadık, ama yarama dokunmadı bile."
"Emin misin?"
Suga başını salladığında Seokjin sinirle oturduğu koltuğa yaslandı. Bu yarasının mikrop kalmasını sağlayacak bir şey değildi. Nasıl olur da bu kadar çabuk mikrop kapabilirdi ki?
"Bu lanet şey neden bu kadar acıyor?!"
Suya acıyla sızlanırken Seokjin yutkunmuştu.
"Mikrop kaptığı için acıyor."
"Uh şey aslında..."
Yatakta doğrulan beden konuştuğunda koltuktaki Seokjin'in bakışları ona çevirlmişti.
"Ne oldu Suga?"
"Bu sabah banyo yaptım. Sana bir şey olur mu diye sormayı unutmuşum... O yüzden olabilir mi?
"Sen ciddi misin? Neden durduk yere bana sormadan banyo yaptın?"
"Dün şey yaptık... Kahvaltıya inecektim ve seni bekleyemedim."
"Ne yaptınız? Seks mi? Bir şeyler yaptık derken bahsettiğin şey seks miydi?"
"Sikeyim nasıl bu kadar rahat konuşabiliyorsun?!"
Seokjin kahkaha atmıştı ve Suga'ya göz kırparak konuştu.
"Unuttun mu ben evliyim."
"Ah doğru... Nasıl bir evlilik hayatınız var? Yani ikiniz de erkeksiniz..."
Seokjin omuz silkti.
"Erkek olmamız hiçbir şeyi değiştirmiyor. Cinsel organlarımız anormal bir evliliğimiz olacağı anlamına gelmiyor değil mi? Namjoon normalde burada olduğu gibi değil, gerçekten çok seksi ve erkeksi birisi. Kocamı seviyorum. Ne diyebilirim ki?"
Seokjin Namjoon'a ve evliliğine olan hayranlığını anlatırken Suga'nın yüzünde bir gülümseme oluşmuştu. Gerçekten çok yakışıyorlardı...
"Her neyse... Yaran mikrop kaptığı için bir süre kendini yorma. Banyo yaptıktan sonra sargı bezi ıslandığı için mikrop kapmış olmalı. Bundan sonra da banyo yapacağın zaman bana haber ver ve banyodan hemen sonra sargı bezini yenileyelim."
Suga gülmüştü.
"Gerçekten doktor gibi konuşuyorsun."
Seokjin de gülmüştü ve Suga'ya yatağın yanındaki çekmecenin üzerindeki ağrı kesiciyi işaret etti.
"Ağrı kesici, ağrını azaltması için."
Yataktaki beden başını çevirerek masadaki ağrı kesiciye baktıktan sonra bakışlarını tekrar Seokjin'e çevirmişti.
"İlaç içmem yasak değil miydi?"
"Şu anlık değil. Bay Jeon kendini iyi hissetmen için sana ağrı kesici vermemi istedi. Galiba bu gece seni tekrar becerecek..."
Suga gözlerini kapatarak derin bir nefes aldı. Jungkook gerçekten de ona her gece bunu yaşatacaktı. Tek dileği ise bu gecelerin acısız geceler olmasıydı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anguish // Yoonkook ✔
FanfictionJeon Jungkook sadist bir insandı. Acı çektirmeyi seven, ve bundan zevk alan. Min Yoongi, Jeon Jungkook'a ve onun sadistçe zevklerine mahkumdu.