Anguish // Yoonkook ✔

45- Final (M)!

Öhm

Geciken final için özür diliyorum ve iyi okumalar diliyorum~ ❤

"Tanrım! Sana inanamıyorum Jungkook. O mağaza kabininde resmen bana sakso çektirdin."

Suga söylenerek eve girdiğinde Jungkook ise yüzündeki çapkın gülümseme ve içindeki saksodan daha fazlasını isteyen tarafı ile onun arkasından eve girmişti.

Suga elindeki poşetleri yere bırakmış ve gözlerini ondan ayırmayan Jungkook'a dönmüştü. Kendisinden bir dakika bile ayrılmayan, içinde her duyguyu barındıran koyu gözler istemsizce duraksamasına sebep olmuştu.

"Eğer..." duyduğu tanıdık ses ile Suga bakışlarını karşısındakinin gözlerinden ayırmadan onu dinlemeye devam etti.

"Eğer bir daha dışarıya çıkarken böyle giyinirsen seni bayılana kadar beceririm Suga."

Jungkook'un Suga'nın kalçasına ve bacaklarına inen bakışları ile Suga kaşlarının çatılmasına engel olamadı. Jungkook hiçbir zaman değişmeyecekti...

"Artık giyeceğim kıyafetlere de mi karışacaksın? Bana güvendiğini sanıyordum..."

Jungkook'un gözleri tekrar Suga'nın yüzüne çıkmıştı.

"Eğer bu evden dışarı çıkmak istiyorsan, evet karışacağım. Ve emin ol sana fazlasıyla güveniyorum Suga."

"Ama benim sana güvenmeme hiçbir zaman izin vermiyorsun."

Jungkook'un dengesiz davranışları her defasında Suga'nın ona olan güvenini sarsarken her defasında korkmasına sebep oluyordu.

"Bana güvenmeni istediğimi söylemedim. Çünkü hiçbir zaman bana güvenemezsin..."

Suga bacaklarının titrediğini hissetmişti. Jungkook'un söylediği her kelime canını yakıyordu. Bir anda böyle davranmaya başlamasını anlayamıyordu.

"Şimdi odana git ve beni bekle."

"Neden? Tekrar eskisi gibi olmana izin vermeyeceğim. B-ben... Sana güveniyorum Jungkook."

Jungkook sinirle nefes alarak kendisine oranla daha küçük olan bedeni hızla kucağına almış ve Suga'nın göğsüne akan gözyaşlarını umursamadan merdivenlere yönelmişti.

"Özür dilerim... Sanırım hiçbir zaman değişmemiştim.. Değişmiş gibi davranmaya çalışsam da... Değişemiyorum Suga. Beni anlıyorsun değil mi?"

Jungkook, Suga'nın omzunu sıkan elini ve gözyaşlarını umursamadı, gözlerini kapatarak derin bir nefes aldı ve önündeki kapıyı ayağıyla iterek odaya girdi.

Kucağındaki bedeni yatağa bıraktığında karşısındaki küçük bedene bir süre bakmış ve daha sonra da üzerindeki spor takım elbisesinin ceketinden kurtulmuştu.

Beyaz gömleğinin kol düğmelerini açarak dirseklerine kadar kıvırırken yataktaki Suga, boş bakışları ile boş duvarı izliyordu.

Tüm bunların bir rüya olma ihtimali neydi? Veya sadece bir şaka...

"Bana gerçekten aşık mıydın?"

Jungkook'un sesi büyük odada duyulduğunda Suga bakışlarını duvardan ayırmadan duygusuz sesiyle cevap verdi.

"Sence?"

"Soruma soruyla karşılık veriyorsun Suga."

Açtığı dolapta bir şeyler ararken konuşan Jungkook ile Suya histerik bir kahkaha atmıştı.

"Ne o? Soruna soruyla karşılık verilmesini de mi sevmiyorsun?"

Jungkook elindeki mum, çakmak ip, lube, siyah bez parçası ve küçük jileti yatağın yanındaki çekmecenin üzerine bırakarak bakışlarını Suga'nım gözlerine çevirdi.