52K olmuşuz! Çok teşekkür ederim 💕
Suga günlerdir kendisiyle konuşmayan Jungkook ile kendisini boş hissetmeye başlamıştı. Onunla kavgalarına, ve her kavgalarının acı dolu bir seksle son bulmasına alışmıştı. Suga, Jungkook'a alışmıştı...
"Dün gece Jungkook eve geldi mi?"
Suga mutfakta kahvaltı hazırlayan Seokjin'e sorusunu yönelttiğinde Seokjin başını olumsuz anlamda salladı.
"Namjoon aradı ve sadece, gece burada seninle kalmamı söyledi."
Suga'nın kaşları çatılmıştı.
"Neden?"
"Bilmiyorum."
Evin kapısının çalması ile Seokjin elindeki tabakları masaya bırakarak hızla kapıya yöneldi.
Suga ise ayağa kalkarak yavaş adımlarla Seokjin'in peşinden gitmişti. Jungkook'un geldiği düşüncesi bile kalbini hızlandırırken, karşısında gördüğü boş ve yorgun bakışları ile Namjoon'un yardımı ile ayakta duran Jungkook onu şaşkına uğratmıştı.
Seokjin ise ondan farksızdı.
Jungkook Namjoon'dan ayrılarak attığı birkaç adımdan sonra karşısındaki şaşkın bedene öylece baktı, içinde onlarca şey barındıran bakışları ile...
Koyu gözlerin bir saniye bile üzerinden ayrılmaması Suga'nın tedirgin olmasını sağlıyordu.
Ama hiçbir şey söylemedi, sadece karşısındakinin bir şey söylemesini istiyordu.
İkinci kez, tekrar bu halde olmasının sebebini bilmek istiyordu.
Duyulan ses ile Jungkook hariç oradaki herkesin bakışları dizleri üzerine çöken Jungkook'a çevrilmişti.
"Özür dilerim..."
Jungkook'un başı önüne eğikken kısık çıkan sesi ile konuşması, Suga'nın bacaklarının titremesine sebep olmuştu.
"Her şeyi senden sakladım. Geçirdiğim nöbetleri, ağlamalarımı, geçmişimi... Tek istediğim senin de bir sürtük gibi davranmandı. Ama hiçbir şey istediğim gibi olmadı. Hiç kimseye karşı hissetmediğim duyguları ilk defa sende hissettim. Şu an benim bir deli olduğumu düşünüyorsun değil mi? Dengesiz bir psikopatın teki olduğumu... Sana açıklamam gereken o kadar çok şey var ki, nereden başlasam bilmiyorum. Sende açtığım yaraların hangi birini sarayım bilmiyorum. Senden sadece bir şans istiyorum, benimle yeni bir hayata başla Suga. Gitme..."
Jungkook'un son cümlelerinde ağlamaklı çıkan sesi ve başını kaldırarak dolu gözleri ile Suga'ya, bakışlarındaki kaybolan çocukluğu ile bakması Suga'nın tuttuğu göz yaşlarının akmasına sebep olmuştu. Neden böyle oluyordu bilmiyordu ama tek bildiği şey, her şeyi öğrenmek istediğiydi.
"Neden bu hâldesin?"
"Senin için..."
"Her şeyi öğrenmek istiyorum, sadece senden nefret etmemem için bir sebep olsun istiyorum."
Jungkook kolunu kaldırarak Suga'nın sıcak elini kavraması ile Suga titreyen bacakları ile daha fazla ayakta kalamayarak kendisini dizleri üzerine bırakmıştı.
Yere çöken Suga'nın yüzünü avuçları arasına alan beden, gözyaşları ve yüzündeki buruk gülümseme ile konuşmuştu.
"Her şeyi anlatacağım. Sadece sev beni Suga... Senden sadece yıllardır hasret kaldığım sevgiyi istiyorum."
Yeter bu kadar ekşın. Biraz da güzel bölümler yazarak bu fice olan sevginizin karşılığını vermek istiyorum.
Bazı sürprizlerim de olabilir yani :)
Sizi seviyorum 💞
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anguish // Yoonkook ✔
FanfictionJeon Jungkook sadist bir insandı. Acı çektirmeyi seven, ve bundan zevk alan. Min Yoongi, Jeon Jungkook'a ve onun sadistçe zevklerine mahkumdu.