Maçın başlamasına son altı dakika kalmıştı. Tezahürat ekibi soyunma odalarından dönmüş yerlerinde düzen kurmaya çalışıyordu.
Oturduğum yerden gözlerim onlara kayınca izlemeye başladım. Cho Hee henüz gelmemişti.
Beş kız yerlerini noktalamış sonra bir şeyler konuşmuş ve sandalyelerine geçmişlerdi.
Onlar otururken kapının önünde güzellik perim göründü.
Bir şeyler sordu, onlar da cevapladılar. Onay verdikten sonra yanlarına geçti.
Artık izlememem gerektiğini düşünsemde gözlerimi çeviremiyordum. On saniye geçmeden çeviremediğim gözlerimle onunkiler buluştu.
Gözbebekleri irileşti. Sonra yüzüne kocaman bir gülüş yayıldı ve bana doğru koşmaya başladı. Yanıma geldiğinde heyecandan sesi yüksek çıkıyordu.
"Jungkook-ah sen.. sen buradasın! İyi misin?"
Hafifçe gülümseyerek başımı salladım. Boynum aşağıya eğildiği anda burnumda dayanılmaz bir acı hissetmiştim.
Bu beni birkaç saniye öylece durmak zorunda bıraktı. Cho Hee dizlerini kırıp yüzüme baktı. Endişeliydi.
"Sen.. iyi olduğuna emin misin?"
Şakaklarımda dehşet bir ağrı hissediyordum. Başım zonkluyor gibiydi. Bir anda ne olmuştu böyle?
"Evet, evet ben iyiyim. Endişelenme. Problem yok."
diyerek gülümsedim.
Onu inandırmak zorundaydım.
"Koçla konuşabilirim. Gerçekten. Kendini zorlamanı istemiyorum Jungkook-ah."
Bakışları aşağı çevrilmiş ve yüzü biraz kızarmıştı. Bu halini çok seviyordum.
Sesimi alçaltarak cevap verdim.
"Cho Hee, bunu yapmak zorundayım. Ben ailemi gururlandırmak istiyorum. Anlıyorsun, değil mi?"
Bu tarz bir cevap beklemiyor olmalıydı ki gözleri dahasını bekliyor gibi açıldı.
"Benim sadece başım biraz ağrıyor o kadar. Ve bu bir sorun değil. Amacımı gerçekleştirmek için bu kadarına katlanabilirim. Katlanacağım. Beni anla ve üzülme, tamam mı?"
Başını onaylar biçimde salladıktan sonra yanaklarını ortaya çıkaran bir şekilde gülümsedi.
"Sen harika birisin Jungkook-ah. Gerçekten."
Bekledi.
"Sana hayran kalmamak içten değil."
Sonra dudaklarını içe büzerek ayağa kalktı.
"Amacına ulaşman için elimden geleni yapacağım ve.. ve sana inanıyorum."
Son kez en güzel manzaram olan gülümsemesini sunduktan sonra ekibinin yanına doğru hızla geri döndü.
Gerçekleri biriyle paylaşmak sanırım iyi hissettirmişti. Ya da paylaştığım kişinin o olması. Bilmiyorum. Ama iyi hissediyordum. Problem yoktu. Her şey iyi olacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sorun değil ; jjk
Romancesorun değil cho-hee. hislerimi her zaman içimde yaşatmak zorunda olmak, benim için sorun değil. 080718 jeongguk içinde #1