sixty seven

2.3K 204 13
                                    

Sang da Cho Hee'nin görünüşüne birkaç iltifatta bulunduktan sonra üçümüzde koltuklara oturduk.

Yaklaşık beş dakikadır süren sessizliği bozansa yine Sang oldu.

"Sorması ayıptır Eun nerede?"

"Saçlarının yapımı henüz bitmemişti."

"Hmmm.."

Yan gözle Sang'a bakıp munzur bir ifadeyle sırıttım.

Bakışımı fark edince çatılmış kaşları ile bir çimdiği bana sundu. Bu çocukla uğraşmak beni çok eğlendiriyor.

Daha fazla boş oturmayıp biraz tekrar yapmak için şarkının sözlerinin yazılı olduğu kağıdı elime aldım. Gözlerimi kapatarak biraz mırıldandım.

"Woow!"

Ses üzerine gözlerimi açıp Sang'a baktım.

"Ne var?"

Gülüyordu.

"Dostum çok iyisin. Bu ses her kızı eritir."

Bunu söylemesi yan gözle Cho Hee'ye bakmama sebep olmuştu.

Yanakları hafif kırmızı, gözleri mahmur bir haldeydi. Huzur içinde yüzüyordu sanki.

Ne?!

Sesim böyle mi hissettiriyordu gerçekten?

Hayır hayır bir saniye.

Konumuz aslında şuanki Cho Hee.

O benim sesimle mi böyle bir hale bürünmüştü?

Şuandan başlayıp sonsuza dek şarkı söyleyebilirim!

"Hey abartma!"

diyerek Sang'ın omzuna vurdum.

Bu sırada kapının açıldığını belirten ses duyuldu.

Eun ürkekçe içeriye göz attı. Hepimizin ona dönük bekliyor olduğunu görünce kapıyı çarpıp bağırdı.

"Başka bir tarafa bakın!"

Üçümüz de gülmüştük.

"Ne demek Eun, ekselansları, ben hemen gidip gözlerime mil çekiyorum."

Sang bunu söyleyerek piyanonun arkasına gizlenmişti. Ben de sözlerin olduğu kağıdıma dönmüştüm.

"Girebilirsin Eun."

Cho Hee kapıyı açıp onu çağırdığında ikisi de içeri girdi.

Sang piyanonun arkasından kafasını yatırıp Eun'a baktı.

Önce şaşırmış, yüzü kızarmış, ardından gözlerinin için parlamıştı. Bu anı çeksem ne felaketler çıkardı off of.

"Nasıl olmuşum?"

Eun ürkekçe sorduğunda Sang gizlendiği yerden çıkıp

"Hah, elbise giymiş bir zombi gibisin. Şu makyaja bak!"

diyerek bağırdı.

Bu çocuk uslanmaz.

Eun duydukları üzerine kıpkırmızı kesilip Sang'ın üzerine atladı.

"NEE DEDİİN SEEEN???"

"Ne dedin ne dedin ne dedin???!"

Sang'ın kıvırcık saçlarını acımadan çekiştirirken bağırmaya devam ediyordu.

Sang en sonunda dayanamayıp acı içinde

"Şakaydı, şakaydı. Yemin ederim."

deyip kendini kurtardı.

O saçlarını düzeltirken Eun hala sinirle ona bakıyordu. Sang güldü.

"Yakışmış."

"Huh?"

"Güzel olmuşsun, peri gibi."

Sang yürek yemiş gibi Eun'un üzerine yaklaşmış şekilde bunu söylemişti.

Cho Hee ile nefeslerimizi tutmuş ne olacağını bekliyorduk. Sanırım Eun onu öldürecek.

"T-teşekkür ederim."

NE?

Eun sessizce söylediği cümleden sonra kırmızı suratıyla gelip Cho Hee'nin yanına oturdu.

Bu sırada Cho Hee ile şaşkın bir biçimde birbirimize bakmıştık.

Az önce Eun ne bağırmış, ne Sang'ı dövmüş ne de alaycı bir şeyler söylemişti.

Aynı şaşkın ifademle Sang'a baktığımda yan bir gülüş atıp göz kırpmıştı.

Bu çocuk gizli bir çapkın.




sorun değil ; jjkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin