fifty one

2.8K 238 10
                                    

Restorandaki anlarımız eğlenceli geçmişti. Maçtaki hareketlerim, takım seçmelerindeki antremanlarım, bebekliğim, okuldaki ilk günüm gibi farklı konulardan bahsedip gülüşmüştük.

Eve vardığımızdaysa kendimi direkt yatağa atmış ve anında uyumuştum. Amacımı gerçekleştirmenin rahatlığı üzerine birde karın tokluğum eklendiğinde muhteşem bir uyku çekmiştim.

Sabah uyandığımda annem de ayaktaydı. Kahvaltı hazırlamış, masaya oturmuş, yüzünde bir gülümsemeyle bana bakıyordu.

"Yemeden gidemezsin."

Gülümseyerek karşılık verdim.

"Gitmeyeceğim."

Sandalyelerden birine geçip yemeye başladım. Annem hala beni izliyordu. Sonunda başımı tabağımdan kaldırıp ona baktım.

Gözlerim sorumu belli ediyordu.

Elini sol yanağıma koyarak başını eğdi.

"Ne zaman bu kadar büyüdün?"

Elini yanağımdan çekerek öptüm. Gözleri dolmuştu.

"Bugün ödülümü almaya gidiyorum. Ağlamak yok."

diyerek kızgın bir bakış attım. Ciddi değildim. Gülerek parmaklarını gözlerine bastırdı.

"Ah, haklısın."

Sonra bir şeyi yeni hatırlamış gibi irkildi.

"Baban seni götürebileceğini söylemişti, ister misin?"

Hayır anlamında başımı salladım.




Süt çocuğu gibi gözükmek istemiyorum.

Ve arkadaşlarımla birlikteyken daha eğlenceli.

Ve Cho Hee ile.



"Teşekkürler ama okul servis tutmuş zaten. Yorulmasına gerek yok."

"Pekala, nasıl istersen."

Son lokmamı da alıp masadan kalktım.

"Sekizde görüşürüz."

diyerek annemin yanağını öptüm.

"Hoşça kal!"

Kapıdan çıkarken sesini duymuş ve el sallamıştım.

Evden çıkıp bahçeye geçiş yaptığımda ektiğimiz çiçeklerin filizlenmeye başladığını fark ettim. Yaz geliyordu.

Bu beni mutlu etmişti.

















sorun değil ; jjkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin