*26*

5K 121 192
                                    

Böyle yana yatık yazılanlar sizin konuşmalarınız.

Gerçekten güzel kalçalar sahip olduğunda?

(Lnt olsn)

S.Coups:

Tam anlamıyla gözleriyle deşerdi seni ya da...poponu?

Mutfakta, kahvaltı hazırlarken sırf seni izlemek için sıcacık yuvasından-yataktan- kalkardı, bir sandalye çeker kolunu masaya kafasınıda eline yaslar seni ve mükemmel kalçalarını izlerdi.

Jeonghan:

O, pek kalça taraftarı olmadığından normal davranırdı.

Belki bazen etkilenirdi ama çoğunlukla normal davranırdı.

Hatta, vücut hatlarını belli eden bir elbise giymediğin zamanlarda kalçanın farkına bile varmazdı.

Tek dediği "Çok güzel olmuşsun hayatım." olurdu.

Joshua:

Sürekli, sürekli, sürekli x73923729 iltifat ederdi.

Sinemada, arabada, evde.

"Çöp dökerjen kalçan çok güzel gözüküyor sevgilim."

"Kalçan koltukla temas ederken çok hoş görünüyor."

"Sinema mı izlemeye geldim, kavisli kalçanımı bilemiyorum (adın)."

Jun:

Erkeksi olan Junhui, aynı zamanda da koca bir gariplik abidesidir de.

Hiçbir şey yokken, aniden yanına gelir ve konuşup giderdi.

Sen mutfakta bulaşık yıkarken, koltukta pineklerken, araba kullanırken...

"Kimin poposu çok güzel?Evet senin."

"Yürüyen popo mu görüyorum?Ah, dur bu sensin (adın)."

"Hey popolar ehliyet alabiliyor mu?"

Wonwoo:

Sadece kendi gördüğü zaman bundan hoşnut olur, pis bir gülümsemeyle bakardı gözlerine.

Ama dışarıda, sürekli arkanda dolaşır, elini beline koyardı."Üşüdün."deyip ceketini sana verirdi.Yaz ayındaysa, "Çok sıcak!" deyip üstünde olan herhangi bir şeyi sana atardı.

Ama attığı şeye düştüğünde ve sen onu almak için eğildiğinde..

Çok kötü şeyler olurdu.

Woozi:

Bazen seni kıskandığını söylesede, senin bunu sevdiğini bildiği için karışmazdı.

"Bazen, sana yönelen bakışlardan kıskanıyorum seni."

"Demek kıskanıyorsun?"

"Herneyse."

Hoshi:

Bundan çoğunlukla rahatsızlık duyardı, ama dillendirmekten korkardı.

"B-ben, sence de popolar ç-çok dikkat çekm-"

"Ne diyorsun Soonyoung?"

"Ah, boşversene."

Der ve seni kolları arasına alırdı.

Pes ederdi yani.

Dokyum:

Önce seni sorgulardı, çünkü senin rahatsız olmadığın bir şeyi sana yasaklamak yada yaptırmamak istemezdi.

"Popondan rahatsızlık duyuyor musun?"

"Hayır, sen duyuyor musun?"

"Oh?Hayır."

Mingyu:

Kıskandığı anları atlarsak, çoğunlukla laf atma taraftarı olurdu.Şey gibi,

"Şşt hepsi senin mi?"

"Popolar cennetine kabul olduğuma sevindim *göz kırpma*"

The8:

Onun için hâlâ şirin ve küçük olurdu.İstersen Kylie poposu olsun, o hâlâ şirin görüyor..

"Benim minik popo canavarım nerede?"

"Kes şunu Minghao."

"Poponu kesmek istemiyorum hayatım!"

Seungkwan:

O tamamiyle büyülenirdi, ya da gerçekten gurur duyardı.

Popona iltifat eder, şakayla karışık laflar ederdi.

"Acayip minik poponla gurur duyuyorum (adın)."

"Otobüse binerken popona da kart basıyor musun?"

"Yatağında popona da yer var mı?"

En sonundaysa..Fıttırır ve ona dayak atardın.

Vernon:

Bunu kabullenemezdi, her gördüğünde acayip tepkiler verirdi.

"Aman Tanrım! Bu da ne?!"

"Biraz kay!Bana yer kalm-Aman Tanrım, popona da bak!"

Dino:

Ciddileşemezdi, azar( :::::::) ya da çok gülerdi.

Ama bir seçenek daha var.

Popona sırnaşırdı, minik maknae.Hem de heryerde.Sen eve dönünce, yatakta, mutfakta.

"Hey! Poponu çok özledim güzelim!"

"*Konuşamaz çünkü popona sarılmakla meşgûl.*"

"Popona da yemek yap hayatım! Daha fazla büyümesini istiyorum."

××××××××××××××

Bu konuyu nasıp bulduğumu bilmek bile istemezsiniz..

Merdivenden çıkarken, bir dul teyzeciğimizin poposuyla suratım ilişkiye girdi.Baya baya, böyle içli dışlı.

:::::::::)))))))

Say the name!SEVENTEEN

Seventeen Tepkiler 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin