Bölüm 37

1.2K 74 4
                                    

Merhabalar

Umarım beğenirsiniz. Vote ve yorumlarınız için şimdiden teşekkürler

keyifli okumalar

sevgiler:)

Koray odasında oturmuş yemek saatini beklerken bir yandan da Dilay'ın evine bakıyordu. İnatçı, asi sevgilisi hala kızgındı anlaşılan çünkü kafasını bir kez bile olsa dışarı çıkarmamıştı. Camın önünden ayrılıp yatağına geçti. Bir süre dinlenmeyi denedi. Uyursa akşam daha çabuk olabilirdi ama bunuda başaramayacağını anlayınca yatağında doğruldu. Elindeki telefonu evirip çeviriyor ve her seferinde arama tuşuna giden parmaklarını durdurmayı son anda başarıyordu. Dilay eve gideli bir saat olmuştu ancak. Sesini duymayı özlemişti Koray... güzel yüzünü, okyanus mavisi gözlerini...

'Ah Dilay bir söz verdim aramayacağım ama hiç suçum yokken bana çektirdiklerini bir gün ödeyeceksin sevgilim hiç şüphen olmasın' Diye iç geçirdi uzandığı yerde.

Dilay, Koray'ın telefonundan sonra değişen kalp ritmini kolay kolay düzeltemeyeceğini biliyordu ancak bu durumdan şikâyetçi olduğu da söylenemezdi. Kaç kez aşağı inip kapıdan geri döndüğünü hatırlamıyordu bile. Koray'a koşmak için ona ihanet eden ayaklarına nasıl hükmettiğini hatırlamadığı gibi.

'sonumu hiç iyi görmüyorum. Ne ara kaptırdım böyle kendimi. Ne yapıyorsun bana Koray? Hangi ara sana bu kadar çok âşık oldum ben?'

Yeniden yukarı çıkıp köşke baktı tekrar perdenin arkasından. Belki de bir süre daha yüzüne karşı söyleyemeyeceği kelimeleri sanki Koray karşısındaymış gibi fısıldadı boşluğa.

'seni seviyorum Koray... ruh haline göre değişip mavinin bütün tonlarını alan gözlerini, yakıcı bakışlarını, sert görünüşünün altındaki şefkatini, kokunu, çapkın gülüşünü...'

Bir süre daha dikildi öylece. Gözü saate takıldığında zamanın ilerlemekte olduğunu fark edip hazırlanmak için dolaba doğru hareketlendi. İlk geldiği günlerde yatak odasında saati yoktu ama birkaç kez geç kalınca buraya da bir tane gelmişti. Aklına gelenle gülümsemesi tüm yüzüne yayıldı.

Dolabı açıp yemek için mavi bir bluz altına beyaz bir pantolon seçti. Daha sonra banyoya geçip duşunu aldı. Çıktığında saçlarını kurutup kıyafetinin tonlarında gözlerinin mavisini daha da ortaya çıkaran hafif bir makyaj yaptı. İşte hazırdı. Aynada şöylece bir kendine bakıp gördüğünden hoşnut bir şekilde Koray'ın da beğenmesi ümidiyle köşke geçmek için çıktı evden.

Koray bir süre daha odasında kaldıktan sonra aşağı inip akşam yemeğinin küçük salona hazırlanmasını istedi sonrada evin altındaki mahzene inip yemek için nadide şaraplarından birini seçti... 'Rengi kesinlikle kırmızı olmalı' diye düşündü, hem mevsime, hem yemeğe hem de sevgilisiyle yiyeceği özel anlara uygun renk kırmızıydı. Şarabı buza koymaları için Ayşe hanıma verip tekrar yukarı çıktı. Baş başa yiyecekleri samimi bir yemek olsun istiyordu. Tıraşını olup üzerine beyaz bir gömlek ve pantolon giydi. Simsiyah saçları masmavi gözleri ve tepeden tırnağa beyaz giysileri ile gerçekten çok çekici olmuştu. Dilay'ın gelmesine yakın aşağı inip gelmesini beklemeye başladı gözleri kapıda.

Dilay kapıdan girdiğinde Koray'ın gözlerine kilitlenmişti gözleri. Koray beğeni dolu bakışlarını Dilay'ın üzerinden hiç çekmeden gidip karşısında durdu. Aslında ilk hareketi Dilay'dan bekleyecekti ama Dilay bütün güzelliği ile karşısında dururken aldığı kararların ne önemi vardı ki. Yinede tuttu kendini Koray yanağına bir öpücük kondurup içeri doğru yönlendirdi Dilay'ı.

DAVETSİZ GELENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin