Bölüm 22

1.3K 72 0
                                    

Merhabalar

Bayram öncesi son bölümüde ekleyeyim. Tatilde gelip bölüm ekleme fırsatım olurmu bilmiyorum. Gelemezsem şimdiden  herkesin kurban bayramı kutlu olsun. Yorumlarınız ve voteleri eksik etmeyin lütfen. Keyifli okumalar 

seviliyorsunuz canlar:))

.............

Dilay şaşırmıştı Koray'ın bu denli inat ediyor olmasına. Olayları abartmayı sevdiğini de biliyordu ama çalışanlarından biri öldürülmüşken; gidip eğlenmesini anlayamazdı.

"saçmaladığının farkında mısın? Tamam, boy göster, kimseden korkmuyorum mesajları ver kabul ama çalışanının senin şirketini korumaya çalışırken öldürüldüğü akşamın devamındaki gece eğlencelerde dolaşıp da onurunu iki paralık etme" dedi. Ayağa kalkmıştı "şimdi ben şirkete gidiyorum, eğer ille de geleceğim dersen ona göre hazırlığımızı yapalım bizde" dedi ayağa kalkıp güvenlik çalışanlarını, şu kritik günlerde ekstra dikkat etmeleri için uyardı.

Koray, Dilay'ın söylediklerine fazlasıyla hak vermişti, insanlığını yitirecek kadar mı olmuştu? Kalkıp üstünü giyindi ve şirkete gittiler. Tüm akşam yaşadıkları yetmezmiş gibi birde kapıda ciddi bir medya ordusuyla karşılaşmışlar ve ellerinden zor kurtulmuşlardı, henüz bir açıklama yapmak için çok erkendi. Genel Müdüre medyaya gerekli ve yüzeysel bir açıklama yapmalarını işaret etti. Tabi olay yerini inceleyen polis ekiplerinin sorduğu sorular da cabasıydı. Neyse ki; Dilay onları Koray'la çok fazla muhatap etmeden sorgudan sıyrılmasını sağlamıştı.

Koray'ın polis sorgusundan önce ilgilenmesi gereken daha önemli konular vardı, şirket çalışanlarının güvenliği, ölen elemanın ailesi gibi... Adamlarına öldürülen çalışanın ailesine gereken tazminatı fazlasıyla vermelerini ve ailenin ihtiyaçlarının sürekli takip edilmesini emretti. Bütün akşamı şirketteki olağanüstü hal sebebiyle; düzene sokma amaçlı geçirmişlerdi.

Geceye doğru eve döndüklerinde Koray yemek bile yememiş direk odasına çekilmişti. Birde şirketteyken adamların telefon edip aleni şekilde şirketi bu hale kendilerinin getirdiklerini, eğer Koray vazgeçmezse daha fazla olacaklardan sorumlu olmayacaklarını söylemeleri iyice düşüncelere salmıştı Koray'ı.

Koray'ın bütün akşamki sessizliğinin üstüne birde yemeğe katılmayıp erkenden odasına çekilmesi Dilay'ı endişelendirmişti biraz. Sonunda dayanamayıp odasına çıkıp bakmak istedi. Aslında Koray'ın odasından çıkmayacağından emin olması gerekiyordu, Mete'den kayıtları getirmesini istemek için. Kapıyı çalıp ,açtı;

"Koray Bey" dedi başını uzatırken.

"Koray Bey ha! Yeniden Beyliğe terfi etmemin sebebini öğrenebilir miyim?"

"Özel bir sebebi yok, sadece böyle olması gerektiği için"

"Peki, ben sadece Koray olmasını istiyorsam?"

"Yapmayın ama her çalışanınızla bu kadar samimi olmadığınıza göre"

"Artık senin normal bir çalışanım olmadığını anlaman lazım, sen ne dersin?"

"Sizin için sadece bir çalışanım Koray Bey, daha farklı bir şey olması mümkün değil" dedi gitmek için arkasını döndü ama Koray'ın sesiyle durmak zorunda kaldı;

"Henüz sözümü bitirmedim. Dilay!" dedi, isminin üstüne bastırarak "otur lütfen"

"Böyle iyi" dedi olduğu yerde kalmayı tercih etmişti.

"Bugün akşam olanlar için... Yani aklımı başıma getirdiğin için teşekkür ederim" dedi, dün geceden kalmanın verdiği bir tutukluktu sanırım düşünemedim" diyerek kendisi için kocaman bir itirafta bulunmuştu.

DAVETSİZ GELENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin