Günaydın
Keyifli okumalar
seviliyorsunuz canlar:))
......................
Şirkete gittikten sonra Koray zamanı yaklaşan ihaleye vermişti kendini, Dilay'sa yeni odasına yerleşmeye çalışırken akşamı etmişti. Bu işi istiyordu Koray, ihaleyi alırsa yıllardır gecesini gündüzüne katarak tırmandığı basamakların en tepesindeki yerini sağlamlaştırmış olacaktı.
Yoğunlukta öğle yemeği bile odalarda yenmişti ama Koray Dilay'ı kontrol etmeyi ihmal etmemişti. Akşam ekstra çalışma sonucu dosyanın teklif kısmı kaba haliyle yeniden hazırlanmıştı. Koray genel bir emir verdi:
"Bu ihalenin taliplisi çok, teklifin bir çıktısını ve elektronik ortamda 3 kopyasını hazırladıktan sonra tüm bilgisayarlardan silin hesapları. Kopyaları da bana getirin" dedi, evindeki kasada saklayacaktı ihaleye kadar, kimseye güvenmiyordu artık.
Koray kopyalardan birini Dilay'a emanet etmişti. Diğerlerini ise kasasında saklayacağını ve peşindeki adamlarının tek derdinin bu hesaplar olduğunu söylemişti. Eğer bir şekilde Koray'ı ikna edemezlerse teklifi çalmayı denemeleri kaçınılmazdı.
"Anlaşıldı" dedi, Dilay, belgelerden birini alırken.
Tam o esnada Koray'ın telefonu çalmıştı. Arayan bu sefer ankesörlü bir telefondan ve kısıtlı sürede aramıştı. Koray yabancı numarayı gördü önce Dilay'a çıkmasını işaret etmeyi düşündü ama vazgeçti, yakın korumasının da olanlardan haberdar olmasında bir sakınca yoktu.
"Efendim"
"..."
"Yine mi siz? Söyledim bu ihaleden vazgeçmeyeceğim"
"..."
"Ne?"
"..."
"Hayır! Asla vazgeçmeyeceğim, istediğinizi yapın" dedi ve kapadı telefonu.
Dilay duyduklarının etkisiyle Koray'a belli etmemeye çalışarak konuştu:
"Hayırdır, yine tehdit mi ettiler?"
"Kuru gürültü işte, hiçbir şey yapamazlar" diyerek geçiştirdi Koray.
"Daha önce başınıza gelenleri unutmuş gibisiniz"
"Hayır, unutmadım ama bu işten asla vazgeçmeyeceğim, ucunda ölüm bile olsa" dedi, kesin olarak.
"Sizi neyle tehdit ediyorlar peki" diye sorduğunda Koray'ın renginin sarıya döndüğünü gördü.
"..."
"İyi misiniz?"
"Evet" dedi ve devam etti "benim için önemsiz bir şeyle tehdit ediyorlar, siz ailemin güvenliğinden emin olun yeter" dedi.
Dilay'sa Koray'ın soğukkanlılığına şaşırmıştı fazlasıyla. Az önce o adamlar Koray'ı ellerindeki kaset ve fotoğrafları teşhir etmekle tehdit etmişlerdi ve Koray bunun önemsiz olduğunu söylemişti. Bekar bir adamdı özel hayatı hiç kimseyi ilgilendirmezdi , tabi özel hayatında yaptıkları da ... Yine de bu kadar büyük bir imparatorluk kurmuşken itibarını da düşünmeliydi ama bu ihale Koray için onur davası olmuştu belli ki ve rezil olmak, itibarının sıfıra düşmesini bile göze almıştı.
"Bu işi çözmeli" diye mırıldandı Dilay.
"Efendim" dedi, Koray daldığı düşüncelerinden sıyrılarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DAVETSİZ GELEN
Romanceİki deli fırtına, iki deli ruh, Koray ve Dilay''ın sevdası hiç kolay olmadı. Biri fırtınaydı diğeri kasırga, Biri delice akan nehir diğeri çağlayan. ......... Kalbine davetsizce giren okyanus gözlü kızı seyrediyordu her gece olduğu gibi. Buzd...