OH MY TEACHER¹ • Jeon Jungkook

Altıncı Bölüm "SARIŞIN"

"İşte, denge burada devreye giriyor. Okul birincisi ile sonuncusu eş olacak zaten. "

Diyen müdürle herkes zavallı Jimin'e döndü . Müdür ise listenin önüne gidip eliyle listeyi kontrol etti.

"Sizin sınıfın sonuncusu Pyo Jaehyun. Park Jimin ile eşsin. "

NE?

•
•
•
•
•

Jimin bana bakıyordu, ben Jimin'e bakıyordum.

"Hadi herkes sınıflarına!  Dün zaten öğrendiniz hangi sınıfta olduğunuzu!  Özel 11-C sınıfı!  Herkes sınıflara! "

Biz hala Jimin ile bakışıyorduk. Eğer bu çocukla oturursam bu beni çiğ çiğ yiyecekti.

Okulun sevimli canavarı, bana göre okulun sinsi yılanıydı.

Tısss

Herkes sınıflara yönelirken ben de ayaklarımı ağır ağır sürüyerek ilerledim ve sınıfın en arka sırasına kuruldum. Sınıftakilerin birçoğu beni sevmiyordu çünkü özel ders aldığım matematik hocasının ismini vermemiştim, işin aslı söyleme zorunluluğum yoktu. Ki zaten söyleyemezdim, bulunduğum kurum herkese ders veren bir yer değildi, ek olarak ders aldığın Jeon Jungkook, kurumdaki seçilmiş kişileri bile seçiyordu. 

Yavaş yavaş herkes sınıfa dolarken daha önce listede ilk 50'ye bile giremeyen isimleri gördüm. Benim gibi şaşkına uğrayan Jimin, sanki vebalılarmış gibi onlara dokunmadan arka sıralara yöneldi.

Neden bana doğru geliyordu?

Yanıma mı oturacaktı?

İmkânsız.

"Yana kay. "

Duyduğum sesle eğdiğim kafamı kaldırdım ve bana seslenen kişiye döndüm.

Tanrım, şuan iki kişi başımdaydı ve bunların biri okul birincisi Park Jimin, diğeri de okul basket takım kaptanı Min Yoongi'ydi.

"Tamam, Yoongi-shi. "

Yana kaydım ve bakışlarımı Yoongi'den ayırmadım. Jimin gözlerini devirip yan sıraya geçerken Yoongi ince bacaklarını sıraya soktu.

"Şu sarışın velet canını mı sıkıyor? "

Diye soran Yoongi 'ye gülerek karşılık verdim.

"Hayır, hayır. Sadece fazla ısrarcı. "

İlk dersimiz matematikti fakat hocamız hamile olduğu için izin almıştı, biz de test çözmeye başlamıştık. Bay Jeon'un verdiği ödevleri yapmaya başladığımda bir sayfam yere düştümtü. İnce kağıt Jimin'in ayaklarının dibine düşünce hemen eğilip almaya yeltendim fakat o benden hızlı davranıp yerdeki kağıdı ele geçirdi ve ayağa kalktı, bu kısa süre içerisinde kağıdı incelemeyi ihmal etmemişti.

"Jimin verir misin? "

Elimle onu engellemeye çalışsam da benden uzundu.

Kısa Park Jimin, benden uzundu.

Evet, evet, ben bir goblinim. Yoksa bu kadar kısa olamazdım.

O sırada Jimin çoktan kâğıtları gözden geçirmiş, gittiğim dershaneyi öğrenmişti.

"Demek buraya gidiyorsun? "

En sonunda Jimin'in kafasına vurdum ve elindeki kâğıdı aldım.

Ödevlerimi bitirir bitirmez sırada geriye yaslandım ve günün diğer saatlerini çabucak geçirip bir an önce Jungkook eğitmenim ile birebir ders görmeyi bekledim.