OH MY TEACHER¹ • Jeon Jungkook

On Yedinci Bölüm "SENDEN HOŞLANIYORUM"

17.BÖLÜM

Yatakta bir sağa bir sola döndüğümde uykuya dalmakta zorluk çektiğimi fark ettim, her zamanki gibi...

Yataktan usulca çıktım ve yatağın çaprazındaki koltuğa ilerledim. Yağmur dinmiş, gün ışımaya başlamıştı. Tuvalete gidip elimi yüzümü yıkamak istediğimde holde Jeon Jungkook ile karşılaşmıştım, tuvaletten hışımla çıkmıştı ve iki tarafından sarkan iliklenmemiş gömleği bir pelerin edasıyla havada süzülmüştü. Düğmeleri iliklenmemiş olmasının getirdiği çıplaklıkla gözlerimi sonuna kadar açmıştım şaşkınlıkla, Jungkook ise beni gördüğünde duraksamıştı.

"Jaehyun, uyandın mı? "

"E-evet hocam. Öhöm, üstünüzü giyinin, ben de lavaboya gideyim. "

Bu sözüm üstüne gözlerimi ayırmakta zorluk çektiğim çıplak karnından çekip gözlerine çevirdim, o ise muhtemelen her sabah böyle dolaştığından beni hesaban katmakta zorluk çekmişti. Kaşlarını hafifçe çatıp başını karnına indirdiğinde anında gömleğin iki yakasını bedenine sarıp zoraki bir şekilde gülümsedi utançla.

"Tamam, ben giyineyim sen de aşağıya in. "

Utançtan yerin dibide girmek istediğin anlara bir yenisinin eklenmiş olmasına mı gülmeliyim yoksa bu utancı paylaştığım kişinin matematik eğitmenim olmasına mı üzüleyim, bilememiştim. Sanırım matematik muaf puanım 0 falan olacaktı.

Aşağıya indiğimde ise pembe resim defteri büyük yemek masasının üzerindeydi. Annesinden eser yoktu, ayrıca akşam eve gelen kardeşine dair bir iz de görememiştim. Hepsi bir olup beni bu matematik manyağı ile yalnız mı bırakmıştı yani?

Sıkıntıyla defteri elime aldım ve aşağıya doğru inen matematik eğitmenime döndüm.

"Kız kardeşinizin mi bu defter?"

Dediğimde elindeki sandviçi ağzına tıktı vr deftere şöyle bir baktı.

Kafasını olumsuz anlamda salladıktan sonra şaşkınca ona döndüm.

"Sizin mi? "

"Yoh canom, nosol bonom olson Öhmöhöh! "

Ekmek parçası boğazında kalırken öksürmeye başlamıştı, doğal olarak.

"Sizin değil mi? "

Kalan parçaları yutarken bana döndü.

"Geçen gün bir öğrencim evde kalmıştı, onun galiba."

"Galiba?"

Resim defterine çiçekli böcekli resim yapacak kadar küçük kişilere ders verdiğini bilmiyordum, daha çok üniversite ya da liseye hazırlanan öğrencilere ders verdiğini düşünmüştüm hep, demek ki yanılmışım diyerek iç geçirdiğimde Bay Jeon elindeki açılmamış kremalı ekmeği bana uzattı, elinden aldıktan sonra pakedi açıp bir ısırık almıştım teşekkürlerimin arasında.

"Onun da olabilir, diğer kızların da olabilir, hatırlamıyorum hangisinin olduğunu. "

Dediğinde hafifçe yüzümü buruşturdum.

"Kızlara ders vermek zor olmalı, hele ki sizin gibi biri ders verince..."

Jungkook kaşlarını çattı anında.

"Benim gibi biri mi?"

Bir süre gözlerime baktıktan sonra hafifçe gülümsemişti, bu tavrıyla birlikte ben de gülümsemiştim. Daha sonrasında gülüşüm donuklaşmış, bakışlarıma karşında duran bedene çevirdiğimde aklıma doluşan düşüncelere fırsat vermeden kuruyan boğazımı temizleyip dudaklarımı oynattım.