On Beşinci Bölüm"SEVGİLİ"

46.4K 3.8K 5.6K
                                    

"Susar mısın, konumuz şuan o değil, konumuz ben ve geleceğim. "

.

.

.

.

15.BÖLÜM

Akşama kadar derin bir sohbetin içinde kaybolurken saatin 9'a yaklaşmasıyla Hoseok vardiyasının bittiğini, beni eve bırakması gerektiğini söyleyip durdu.

Eve tek başıma gidersem aç kurtlar beni avlarmış, bu söylemlerle kendini haklı çıkartmaya çalışıyordu. Oysaki ben evdeki hayvan herifle bile başedebilen biriydim, sokaktaki serserilerden mi korkmak için fazlasıyla tecrübe sahip biri olup çıkmıştım bu acımasız dünyada.

Eşyalarını toplayıp anahtarı arkadaşına verdikten sonra yanıma geldi.

"Hava soğuk mu?"

Cam duvardan dışarıya baktım, ağaçların yaprakları sallanmaktan bir hal olmuştu. Hoseok'a dönüp başımı olumlu anlamda salladım.

İçeriye girdikten sonra yanında getirdiği atkıları bana doğru salladı sevimli bir biçimde, gülümsediğinde çıkan gamzeleri ona daha da şirin yapmıştı.

"Her zaman hazırlıklıyımdır."

Kışın bütün aylarını hasta olarak geçiren ben değilim sonuçta, elbetteki hazırlıklı olmalıydı! 

Mavi atkıyı bana fırlatıp yeşil olanı boynuna doladı. Okul çantamı kendi sırtına aldıktan sonra yürümem için kapıyı açmıştı.

"Ne zamandan beri bu kadar centilmen birine dönüştün sen?"

"Senden büyüğüm ben, gelişigüzel konuşamazsın benimle."

"Tamam, kızma."

Biraz yürüdükten sonra Hoseok'un ince bedeninin titrediğini fark ettim.

"Hope'çuğum, umudum, üşüyor musun sen?"

"Üşümüyorum bir kere, sen de benle cilveli konuşmayı bırak. Hope'çuğum da neyin nesi? Kurtçuğum gibi... Ayrıca biriyle görüşüyorum ben, kelimelerini düzgün seç lütfen hanımefendi."

"Ne? Biriyle mi görüşüyorsun? Tanrım, bu yüzden şehirden ayrılacağım için o kadar üzgün değildin, nasılsa sevgili bulmuşsun kendine!"

"Bağırma, bağırma. En bomba kısmı söylemedim bile."

Dedi gülerek. Kaşlarımı çatarak yüzüne baktım, bir miktar yüzümü buruşturmuş da olabilirdim...

"Bir de bu haberden daha beteri mi var?"

Dedim dalga geçerek fakat Hoseok dalga geçmede benden daha iyiydi.

"Zeze, ağabeyinin mutluluğunu düşünmelisin. Bu yüzden ileride sana çok ihtiyacım olacak."

"Ne işiymiş bu?"

"Hoşlandığım kişiyi gözetleyeceksin."

"Ben nereden bileyim senin hoşlandığın kişiyi Hoseok ya? Hem, neden ben gözetliyorum?"

"Çünkü senin okulunda."

İkinci şok dalgasıyla neredeyse beyin kanaması geçiriyordum.

"Ne? Sen delirmiş olmalısın, bak bizim okuldaki kızlar kesinlikle ama kesinlikle senden daha deli. Bu yüzden başka birilerini bulmalısın."

"Kız olduğunu söylemedim ki sana?"

"Ne? İnanamıyorum. Hadi gel bana şu hoşlandığın çocuktan bahset."

OH MY TEACHER¹ • Jeon JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin