20.bölüm*Geçmez zaman*

4.2K 449 100
                                    

Geçmez zaman sen olmayınca.
Geçmez aylar kokunu duymayınca
Geçmez lakin geçmiş olmayınca
Geçmez zaman sen yoksun diye...

Zaman geçmiyordu. Hiçbir şey onu unutturmuyordu. Haliyle yorgundum. Onsuz ben perişandım. Hala farkında değildim geçen zamanın aslında farkındaydım ama bana geçmeyerek canımı acıtarak geçiyordu. Fazlası ile mutsuzdum. Sanki o yanımdayken de bakamıyordum gözlerine ya da varlığını bilmiyordum ama hissediyordum işte o bile yetiyordu.

Aradan iki ay geçmişti ama ben hala ilk günde takılı kalmıştım. Yine o güne gitmiştim. Yine yıkıldı benliğim, yine nefes alamadı ciğerlerim..

Benimle konuşacağını söylemişti ama konuşmuyordu. Restoranın parkında bekliyorduk."Hadi nisan" dedim.

"Tamam " dedi ve devam etti. Sanki çok zorlanıyor gibiydi. Ne diyecekti. Kalbim bu kadar hızlı atmasaydı da o duymasındı.

"Bunu söylemek çok zor Asaf ama" dedi ve durdu. Kalbim parçalanıyordu. Sevdiğim bana sevdiğini söyleyecekti ve ben bunu söylemeyecek kadar cesaretsizdim.

"Sana bir şey itiraf etmek istiyorum." Dedi ve devam etti.

"Ben seni seviyorum" gözleri kapalı bir şekilde söyledigi söz beni o kadar mutlu etmişti ki  ama ben karşılık veremeyecek kadar onu düşünüyordum. Onu düşünmek içindi her şey onun için..

"Yani sende beni seviyorsan ben seni bekleyebilirim"

Öyle umutsuz, öyle hüzün dolu, öyle pişman bir bakışla baktım... ama içimden öyle aşkla, öyle hasretle, öyle sevgiyle baktım ama görmedi. Içimi bilmedi.

Nefesimi düzenleyerek konuşmaya başladım. Şu an ağlamak istiyordum. Bu cümleyi kurmak istemiyordum ama mecburdum. Çünkü; nisan böyle bir insandı. Sen onun üzerine git o bildiğini yapardı ama sevdiği insanlardan duyduğunda onu inadına yapardı. Ve ben bu cümlenin sonunda onun doğru yola geleceğini umut ediyordum. Ağzıma alamıyordum ama mecburdum.

"Hayalimde ki eşim bu değil nisan! Senin bu kıyafetin değil"

Hayalim hayatımda ki tek insan sen olacaksın nisan. Ne olursan ol.

Ömrümü geçireceğim kişi sen değilsin!" Dedim.

Bütün ömrüm seninle güzelleşir nisan ne olur inanma sözlerime.

Nasıl çıktı ağzımdan o kelimeler,
nasılda yıkıldı gözlerimin önünde ışıklı umutlar..
bir bir söndü bulutlar, kapkara oldu gökyüzü... "Nisan ağlama" dedim. Ağlaması beni benden alıyordu. Yüreğime kor düşüyordu. Yıllardır bakmaktan sakındığım yarim önümde benden nefret ediyordu.

Elini kaldırdı. Zorla konuşmaya başladı. Göz yaşlarını sildi ilk baş, tek tek akıtıyordu. 

Hüzün yağmurlarını..

"Sakın daha fazla küçültme kendini, yerle bir ettin ezme bari beni" diyerek arkasını döndü. Köşeyi dönmüştü ki aygül koşarak ona sarıldı. Aygül tutmuş kolundan onu götürüyordu. Kimseye bir şey demeden sessizce olduğum yerde çakılı kalmıştım. Belkide kelimeler kifayetsiz kalırdı yaşadıklarımın yanında bütün organlarım farklı işlev görüyordu. Kalbim fazla kan pompalıyor, gözlerim yaşlarını akıtıyor, midem de farklı bir ağrı giriyordu. En acısı sol tarafımdan geleniydi. Beni mahf eden bir acı. Bu acının tarifi yok. Kendi dudaklarımdan dökülen kelimeler yüzünden haddi hesabı yoktu pişmanlığımın. Dil söylemişti de kulak duymaz olmuştu. Neler olmuştu böyle ne kadar süre orada kalmıştım bir haberdim. Sessizce ayaklarım atıyordu. Ters istikamate doğru yüreğimin götürdüğü yere doğru gidiyordum.. Bilmeden Nisan'ların kapısına kadar gelmiştim. Çok kötü görünüyor zor nefes alıyordum. Kaldırıma oturarak bekledim uzun sürenin ardından bir çift ayakabı göz hizama denk geldi. Kafamı kaldırarak baktım. Ubeyd'ti. Onu görmem ile sinir kat sayım arttı. Ubeyd helal haram kavramına dikkat etmezdi. Hafız olmaya çalışıyor ama içinde ki hükümlerden bir haberdi. Nisan'a olan ilgisi beni deli ediyordu. Biliyordum hele geçen gün kolkola gitmeleri katlanılmazdı. Içimi acıtan şeyler gün geçtikçe artıyordu.
Ubeyd bana bakarak konuşmaya başladı bende ayağa kalkarak aynı seviyeye yükseldim.

"Senin burada ne işin var?"dedi.

"Seni ilgilendirmez" dedim.

"Nisan ile alakalı değil yani" dediğinde cevap vermedim.

"Sevmiyorsun yani aranızda bir şey yok" dedi ubeyd.

"Yok" dedim düz bir tavırla, sinir olmuştum artık.

"O zaman burada ne işin var?"diye sordu. Diyemezdim ki yolunu gözlüyorum diye.

"Evim buraya yakın" dedim kısaca

"Asaf ben nisanı seviyorum" dedi. Bilmiyor muydum sanki? Deli olmuyor muydum? Adını anması bile beni çıldırtıyordu.

"Bak aynı kursta okuyoruz birbirimize yamuk yapmayalım. varsa sevginiz ben uzak durarım söyle yeter ki" dedi. Vay be.

"Yok sıkıntı" dedim. Zor nefes alıyor gibiydim. Bu cümle benim için o kadar zordu ki "Sevmiyorsun yani" dedi. Gözlerimi kapatarak cevap verdim. En zor cümleyi kurdum. Hayatımda bir kez daha pişman olacağım şeyi yaptım. Yine sinir beni kendine hükmetmişti. Ve ani sinirle ağzımdan çıkan kelimeyi kulağım duymamıştı.

"Sevmiyorum!" Dedim. Yıkarak yıkılarak birisi parçalanıyordu birisi umut besliyordu. Kenarda gördüğüm karartı hızla içeriye geçince onun Nisan olduğunu anladım. İşte bu defa daha kötü olmuştu. Bir kez daha yıkmıştım onu.

İşte koskoca iki ay geçti. Ama benden geçmedi ben benden geçemedim ben ondan geçemedim. O benden geçmiş miydi?
Taşınmıştık hemde Nisan'ların yan binasına herkes beni deli etmeye çalışıyordu diye düşünüyordum bu kadar tevafuk güzel miydi. Benim daha çok içimi yakıyordu. Hafızlığımın bitmesine çok az kalmıştı gün geçtikçe bitirmeye yaklaşıyordum. Çok mutluydum bir tek zor günlerimde Kuran-ım vardı. Iyiki o vardı yoksa geçmezdi günler feraha ermezdi saatler..

Iki hafta sonra üniversite için gidecektim. Vakit gelmişti artık. Hayallerime kavusmama az kalmıştı. Ben herzaman Müftü olmak istemiştim belki yüksek bir hayaldi ama olmayacak şey değildi. Başarabilirdim.

Ali hala aynıydı. Bir gizemli haller vardı. Tam alakasızdık. Ben hafızlık okuyordum o felsefe. Bazı konularda inanmıyorum diyordu. Sanki çok kolaydı inanmıyorum demek. Onun için çok üzülüyordum doğru şekilde yaşamasını istiyordum onun da inancı tam olmasını istiyordum ama hidayet Rabbi'mizın elindeydi...

Artık bana Nisan'ı savunmuyordu tepki de vermiyordu. Bende artık ona anlatmıyordum içimde yaşıyordum.

En derinde...
En saklım da..
En özelim de..

·················
Bölüm sonu.

Oy ve yorum bekliyorum.

Asaf'ın ağzından beğenmediniz mi okunma azalmış :( sizce hangisi olsun ?

Yine geldim kısa oldu ama olsun :)
Internetım bir gun daha varmış dedim sizsiz olmaz yazdim bölümü..

Hadi mutlu edin sizde beni..
kamaştırın gözlerimi♥♥

Muhabbetle♡

(Düzenlenmiş ve ekleme yapılmıştır.)

Meçhul  ~HemHâl ~ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin