"Bugün burada bizimle birlikte olan tüm dostlarımıza teşekkür ederek söze başlamak istiyorum..."
Elinde mikrofon hiçbirşey olmamış gibi gülmseyen Sevgi'yi izliyordum. Dağılan makyajını yenilemiş kırışan elbisesini bir başkası ile değiştirmişti. Mutlu bir şekilde gecenin anlam ve önemini anlatan konuşmasını yapıyor sanki hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu.
İçinde yaşadığı fırtınayı, olucaklardan deli gibi korktuğunu bilmesem yaptığı role bende inanabilir odadaki diğer misafirler gibi biten her cümlesinde onu alkış yağmuruna boğabilirdim.
"... Bu gece burada toplanmamızın nedeni sadece babamın doğum gününü kutlamak değil aynı zamanda..."
Tedirgin gözleri kalabalığı tarayıp beni bulduğunda durdu. Yapmak üzere olduğu şeyin son şansı olduğunu düşünüyor olmalıydı. Tüm aksilikleri görmezden gelip ortaklık açıklamasını yapmaya karar vermişti.
Başına gelebilecek tehlikelerden onu kuracağı birkaç sözün kurtarmasını bekliyordu. Anıl'ın babasının Bulutoğlu Holding'in imajını korumak isteyeceğini tahmin ediyor bunun arkasına sığınıyordu.
"Bugün burada siz misafirlerimize vermek istediğim asıl haber şu ki..."
Sevgi her zamanki Sevgi'ydi. Hiçbir zaman kaybetmeyi kabul etmiyor her daim savaşmaya çalışıyordu. Sona ermiş bir kavgada olmasının oyunun çoktan bitmiş olmasının bir önemi yoktu. Yenilmeyi kabullenemiyordu. Özelliklede bana karşı.
Titreyen sesini düzeltip yüzüne her zamanki gülümsemelerinden birini kondurdu.
"Kaya Holding ve Bulutoğlu Holdin'in birlikte imzaladığı..."
"Adalet yerini bulmak üzere Ela."
Başımı yavaşça yana çevirip yanımda dikilen Bahadır'a baktım . Yüzünde güven veren bir gülümseme vardı. Sevgi son kozunu oynamak adına heves dolu bir ses tonuyla yalandan ibaret ortaklığını anlatırken tüm insaların dikkati bambaşka bir yere kaymıştı.
Kırmızı halıdan geçen misafirlerin doğum günü kutlama mesajlarını yayınlamak için hazırlanmış dev ekranda herkesin dikkatini dağıtan bir görüntü yayınlanmaya başlamıştı.
"Biraz sakinleşsen nasıl olur Sevgi'cim. Doktorun olarak..."
Gözlerim kısık ekranda beliren görüntüyü izliyordum. Küçük bir odada samimi ses tonu ile Sevgi'yi rahatlatmaya çalışan bir kadın, tıpkı bir süre önce yukarıda bana saldırdığında olduğu gibi gözleri dönmüş bir Sevgi. Benimle aynı anda aynı manzaraya şahit olan insanların benim on mislim şaşırdığına emindim.
"Sakin falan olamam. Kaybedemem ben. Ela'ya karşı olmaz, Yaptığım onca şeyden sonra olmaz. Buralara gelmek, babamın biricik kızı olmak için ne kadar çok uğraştım ben bilmiyor musun?"
İç çekip elinde mikrofon ne yapacağını bilemeyen Sevgi'ye baktım. Hemen arkasında oynayan görüntü bitişini duyurmuş herkes tek bir ağızdan onu kötüleyen birşeyler mırıldanmaya başlamıştı.
"Herşeyini aldım elinden. Herşeyini... Hepsinin benim olması gerekiyordu. Annesinin ölmesine ben neden oldum. Tehtid ettim onu. Ben yaptım. Annemle babamın öpüşürkenki resimlerini kullandım. Söylersem eğer annen intihar eder dedim. Üzerinde gelinliği ile dikilirken ki o mimikleri, resimleri saklarkenki korkusu... Hala daha aklımda..."
Videodan yankılanan histerik kahkahası tüm salonda yankılanırken o ekranın önüne geçmiş görüntüyü saklamaya çabalıyordu.
".... Beş kuruşsuz bir başına kalmasını sağladım. Tüm arkadaşlarını,herşeyini elinden aldım. Sevdiği adamı elinden aldım. Ondan nefret etmesini sağladım. Salak Ela... İşimi o kadar kolaylaştırdı ki. Ne hissettiğinin zerre farkında değildi. Birkez bile sevdiği adamı geri kazanmaya çabalamadı. Belkide bu dünyada ki en mükemmel erkeği Anıl'ı bana kaybetti. Tek arzum küçük prensesin hiçbirşeye sahip olmamanın ne demek olduğunu anlamasıydı. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Taş Kalpli Barbie ( Tamamlandı)
RomanceBabasının inadına üvey kardeşiyle küçük bir iddia uğruna okuldaki garsonu kendine aşık etmeye karar verdiğinde pişman değildi Ela. Yada o kişinin duygularıyla oynayıp işi nikah masasına kadar uzattığında da. Asla aşka inanmamış yaptıklarında kendini...