Öğretmenim♧Jeon Jeongguk

13. Bölüm

Öğlene kadar uyudum. Başımın ağrısı geçmiyordu. Şu sıralar sürekli okulda uyuyordum ve dersleri aksatıyordum. Sanırım bu dönem eve iyi bir karne getirmezsem abim baya bir kızıcaktı. Öğle arası olduğunda Hei ile beraber yemekhaneye gittik. Aslında canım hiçbir şey istemiyor ama birşeyler yemeliyim. Sabahta boğazım ağırdığı için pek yiyememiştim. Bir kase çorba alıp Hei ile beraber yemekhanede en köşedeki yere gittik. Bay Jeonla olan yakınlaşmalarımızı Hei ye anlatmamıştım. Yavaş yavaş yemeğimizi yerken fısıltı şeklinde "Bay Jeonla az daha öpüşüyorduk"

"NE!" Hei öksürmeye başladığında telaşla ayağa kalkıp sırtına vurmaya başladım. Salaklık bende. Neden yemek yerken pat diye söylüyordum ki. "Tamam dur vurma ciğerimi çıkarıcan oturda baştan anlat " yerime oturup Heiye anlatmaya başladım.

"Bay Jeon senden adresi alıp bizim eve geldi. Biraz konuştuk işte sonra o giderken onu geçiriyordum ama ayağım takılıp düştüm Bay Jeon da krem sürerken yakınlaştık işte ama abim geldiği için hemen ayrıldık "

"Yuh "

"Şey birde arabada oldu. Beni eve bırakıyordu emniyet kemeri sıkışmıştı açmaya çalışırken yine yakınlaştık ama telefon çaldığı için yine ayrıldık "

"Bunlar ne zaman gerçekleşti "

"Geçen hafta " gözlerimi kapayıp söyledim. Kafamda bir ağrı hissedince Hei ye döndüm. Kafama vurmuştu. Hayvan.

"Kızım neden ben bunları şimdi duyuyorum nerde bizim kardeşliğimiz he"

"Ya Hei hasta olduğum için söyleyemedim sana"

"Sus Soo Yun konuşma Soo Yun seni duymak istemiyorum Soo Yun " tripli bir şekilde yemeğine döndüğünde dudaklarımı büzdüm. Hei'nin tribi hiç çekilmiyordu. Bende yavaş yavaş çorbamı içmeye başladığımda okulda bir anons duyuldu.

"Tüm öğrencilerin dikkatine herkesin konferans solanuna gidilmesi önemle rica olunur" off nerden çıktı şimdi bu. Daha adam akıllı birşey yiyememiştik bile. Hızlı hızlı yemeğimizi yiyip konferans salonuna gittik ama geç kaldığımız için ayakta kalmıştık. En arkaya geçip ayakta beklemeye başladık. Burası çok soğuktu. Yavaş yavaş bir titreme almıştı beni.

"Soo Yun neden titriyorsun "

"Burası çok soğuk "

"Soğuk falan değil sen hasta olduğun için sana öyle geliyor" kafamı sallayarak önüme döndüm. Ama cidden çok üşüyordum. Neden böyle oldum ki. Taman hastaydım ama kötü kısmını atlatmıştım. Başımın dönmesiyle dengemi kaybedip Hei ye tutundum.

"Soo Yun iyimisin"

"Hayır biraz hava olsam iyi olucak" ön tarafa gidip bizim dersimize giren hocalara baktım. Bay Park ı görünce onun yanına gittim. "Bay Park kendimi pek iyi hissetmiyorum 5 dakika hava alıp gelsem olurmu?"

"Neyin var Soo Yun " endişelendiği sesine yansımıştı.

"Bir şeyim yok Bay Park sadece biraz başım döndü biraz hava alsam iyi gelir çıkabilirmiyim?"

"Çık tabi bir arkadaşın da seninle gelsin"

"Saolun Bay Park ama önemli birseyim yok " tebessüm edip dışarı çıktım. Bay Park ı seviyordum. Çok iyi bir öğretmen artı çok iyi bir insandı. Dışarı çıkıp derin derin nefes aldım. Başımın dönmesine iyi gelmişti ama hala üşüyordum. Spor sahasının oraya gidip koltuklara oturdum. Keşke hırkamı alsaydım ama tekrar okula girmeye üşenmiştim. Sonuçta ben üşengeç bir insanım.

Duyduğum tuhaf sesle sahaya baktım. Bay Jeon elinde basket topunu sektirip potaya atıyordu. Sanırım bayadır burada çünkü üstündeki gömlek terden ıslanmış ve onun vücuduna yapışmıştı. Oturduğum yerden bile kaslarını görüyordum. Etrafta başka kız varmi diye baktım ama sadece ben ve o vardık. Iyiki sadece ikimiz varız yoksa Bay Jeon'u öyle görmelerini istemem. Bir dakika geri sarıyoruz. Şuan sadece ben ve Bay Jeon vardık. Ayağa kalkıp tam yürüyecektim ki "Soo Yun " duyduğum sesle adımım havada kaldı. Kendimi sakin olmaya zorlayarak arkamı döndüm.