24.Bölüm

18.4K 1K 380
                                    

Bay Jeon kağıdı alıp okudu ve bir anda kahkaha atmaya başladı. Ne yazıyordu o kağıtta öylede birden gülmeye başladı. "Bay Jeon iyimisiniz neden gülüyorsunuz?" Bay Jeon bana aldırış etmeden gülmeyen devam etti. Cidden korkuyordum. Ne yazıyordu o kağıtta Tanrı aşkına.

"Bay Jeon neye gülüyorsunuz lütfen söyleyin korkuyorum " Bay Jeon gülmeye devam ederken kağıdı bana geri verdi. Titreyen ellerle kağıdı alıp okudum ve bende bir kahkaha patlattım. Şimdi neye güldüğünü anlıyordum. Benim o korkup okuyamadığım kağıt meğersem cezaymış. Bay Jeon arabayı yanlış yere park ettiği için ceza yemiş. Biz kahkaha atmaya devam ederken insanlar bize tuhaf tuhaf bakıyordu. Bay Jeon gözündeki yaşı silip "hadi binelim arabaya deli damgası yiyeceğiz yoksa " bende gülmemi zar zor bastırıp arabaya bindim. Her ne kadar kendimi susturmaya çalışsam da içimden kahkahalarla gülmek geliyordu. Sinirlerim çok fena bozulmuştu çünkü şu bir kaç gündür.

Okula varınca Bay Jeon arabayı otoparka pakedip durdurdu ve bana döndü. "Soo Yun dikkatli olmanı istiyorum "

"Anladım Bay Jeon ama lütfen sizde bu işe karışmayın zaten evinizde kalarak başınıza bela oluyorum birde siz böyle gördüğünüz adamın peşinden gidince iyice kötü olucak"

"Bana birşey olmaz sen dikkatli ol "

"Peki " kemerimi çözüp arabadan indim ve hızlı adımlarla okula girdim. Ders çoktan başlamıştı. Gerçi dersimiz boştu. İngilizce öğretmenimiz merdivenlerden düşüp ayağını kırdığı için 1 aylık rapor almıştı bu da demek oluyor ki 1 ay boyunca ingilizce dersi boş. Sırıtarak sınıfa girdim ama sırıtmam yüzümde dona kaldı. Öğretmenler masasında bir öğretmen vardı.

"Geç kaldığım için özür dilerim?" sesim soru sorar gibi çıkmıştı. Yani kısaca sen kimsin gibisinden.

"Geç bakalım bu ilk dersim olduğu için birşey demeyeceğim " kafamı sallayıp sırama geçtim. "Ben yeni ingilizce öğretmeniniz Kim Namjoon geçici bir süreliğine öğretmeniniz olucam sen gelmeden önce biz tanışmıştık lütfen sende kendini tanıt. "
"Ben Soo Yun " diyip sustum. Bu kadar bilgi yeterdi. Bay Kim gülümseyip ön sıradaki öğrencilerle konuşmaya başladı. Onun gamzesimi vardı ben mi öyle görmüştüm. Öğrencilerle konuşurken sürekli gülüyordu ve evet gamzesi vardı. Beni o gamzeye gömün lütfen.

"Pekala bu ders sohbet etmiş olabiliriz ama birdaha ki ders, ders işleyeceğiz ona göre " sınıftan direk itirazlar yükselmeye başladı.

"Itiraz istemiyorum çocuklar " anlaşılan disiplinli bir öğretmendi. İngilizceyi pek sevdiğim söylenemezdi ve sanırım bu öğretmeni de seveceğim söylenemezdi. Her ne kadar gamzesi tatlı olsa bile ingilizce yani ingilizce. Iyyy. Bu öğretmende disiplinli olduğuna göre bana çektireceği vardı. Amaaaan neyse. Bunları sonra düşünücektim. Kafamı sıraya koyup uyumaya başladım.

"Soo Yun " omzumun dürtülmesi ile gözleri açtım. Bay Kim cetvelle omzumu dürtüyordu. Hadi ama cetvelmi cidden.

"Buyrun Bay Kim "

"Dersimde uyumanızı istemiyorum "

"Ah pekala Bay Kim"

"Güzel "diyip gözlerimin içine baktı ve hafif tebessüm edip gitti. Bu da neydi böyle. Korkmadım değil yani. Bir lavaboya gidip elimi yüzümü yıkamam lazım. Elimi kaldırdım.

"Bak Kim ayılmam lazım da bir lavaboya kadar gidip gelebilirmiyim?"

"Git bakalım " hızlıca ayağa kalkıp direk lavaboya gittim. Elimi yüzümü yıkayıp aynada kendime baktım. Şu bir kaç gün içinde cidden çökmüştüm. Gözlerim çok yorgun bakıyordu. Elimi gözümün altına götürüp oraya dokundum. Uyuyup bir daha uyanmak istemiyordum. Başımı iki yana sallayıp dışarı çıktım. Şuan bana en iyi gelen kişiyi görmem lazımdı ama derste olması lazımdı. Yinede bakmaktan zarar gelmezdi. Öğretmenler odasına gidip içeriye baktım ama kimse yok. Hüzünle omuzlarımı düşürüp arkamı döndüğümde ufak bir çığlık attım.

"Bay Jeon korkuttunuz " elimi kalbime götürüp derin bir nefes aldım.

"Kusura bakma "

"Sorun değil "

"Sen kime bakmıştın "

"Ben mi şey ben Bay Park a bakmıştım"

"Sebep"

"Iıı şey sınavları okudumu diye soracaktım "

"Anladım " deyip yüzüme bakmaya başladı. Neden bakıyordu ki. "Soo Yun çekilmeyi düşünüyormusun? "

"Ha?"

"Diyorum ki kapının önünden çekilmeye düşünüyormusun?"

"Ah Evet " deyip kenara çekildim o önüme geçincede kafama vurmaya başladım. Ah salak kafam. Bir kerede rezil olmasam şaşardım.

"Bay Jeon "

"Evet? "

"Yeni gelen ingilizce öğretmeni "

"Ne olmuş ona" lafımı kesmesen anlatıcaz herhalde.

"O öğretmen nerden gelmiş "

"Ilsan dan niyeki"

"Hiç merak ettim sadece "

"Merak ettin?"

"Hıhı"

"Öyle olsun bakalım " bu nasıl bir konuşmaydı böyle.

"Ben artık gideyim Bay Jeon size kolay gelsin"

"Ah dur gitme bir saniye "

"Buyrun" Bay Jeon fotokopi makinasindan bir yığın kağıt alıp yanıma geldi ve kağıtları elime tutuşturdu.

"Bunları 9/C ye götürürmüsün? "

"Ama benim -"

"Teşekkürler " diyip lafları ağzıma tıktı el mahkum götürecektim. 9/C ye giderken yolda havaya tekme atmayı unutmuyordum. Şimdi derse geç gidicektim Bay Kim laf yapmasa iyiydi. Kapıyı açıp içeri girdim.

"Bunları Bay Jeon gönderdi veletler karıştırmayın ve sessiz olun" aval aval  suratıma bakıyorlardı. Cidden çok saflardı. Sınıftan çıkıp koşa koşa kendi sınıfıma gittim.

"Nerede kaldın Soo Yun bilerek mi çıktın "

"Özür dilerim Bay Kim Bay Jeon bir görev verdide"

"Ve sende sınıfa gitmem gerek diyemedin "

"Özür dilerim Bay Kim ama insanlara hayır diyemiyorum "

"O zaman çıkışta spor salonunu da sen temizlersin"

"Ama Bay Kim -"

"Hayır diyemiyorsun sanıyorsun "

"Pekala Bay Kim " diyip oflayarak yerime geçtim. Nerden çıktı bu ceza ya. Bu öğretmenden çekeceğim vardı.

Beğenmeyi unutmayın. Lan olim #hayalet de 1. Yiz lan ohaohaohaohaoha çok teşekkür ederim. Birde takipçilerim yüksekse :(

Öğretmenim♧Jeon JeonggukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin