Romeo.

33.Bölüm - ''Ölümünü izleyeceğim Romeo.''

Mi En: Bırak beni eşkıya mısın sen ya! Adam kaçırmak denir bu yaptığına!

Jung Min: Öyle mi? O zaman seni kaçırıyorum var mı itirazın? Ayrıca rahat dur yoksa gideceğimiz yere gitmeden seni gebertirim.

Mi En: Nereye götürüyorsun beni pislik herif!

Jung Min: Kapa çeneni! Her şeyi biliyorum kızım! Hye Mi’yi telefonda tehdit ettiğini biliyorum! Kardeşim sizin ne olduğunuzu, bilmediğim pis bir işinizi ifşa etmek üzereydi! Bana hala bir şey bilmediğini söyleme!

Mi En: Bu yaptığına pişman olacaksın! Abim seni bulduğu yerde gebertecek! Ben de ölümünü izleyeceğim Romeo!

Jung Min: Tamam, bekliyorum.

İşler daha da pis bir noktaya gelmişti. Hava kararmıştı. Jung Min, Mi En’i o günkü depoya getirmişti. Canı ölesiye acıyordu, sanki hala Hye Mi oradaydı. Mi En’i saçından tuttuğu gibi yere itti. Mi En artık direnmiyordu. Jung Min, orada bulunan halatlarla Mi En’i sandalyeye bağlamıştı.

Mi En: Bu yaptığına pişman olacaksın Romeo.

Jung Min: Yoo gayet mutluyum. Sizin ne b*k olduğunuzu cümle aleme-

Mi En: Yapamazsın. Elinde kanıtın yok. Evet, Hye Mi’yi tanıyorum. Onu tehdit ettim. Ama nereden biliyorsun ne hakkında konuştuğumuzu? Belki o benim okuldan arkadaşım. İspatlayabilir misin?

Jung Min: Hye Mi’nin senin gibi seviyesiz kızlarla işi olmaz.

Jung Min, Mi En’in cebinden zorla telefonunu aldı.

Mi En: Bırak onu! Bırak dedim!

Jung Min: Şşş uslu dur bakayım. Ağabeyin çok meraklıdır halimi hatırımı sormaya. Ama ben onu bir kere bile aramadım, ayıp oldu çocuğa. Bakalım ne yapıyormuş.

Ken Zhi, telefonu sinirle açtı.

Ken Zhi: Ne var kızım gene? Beni bekle demiştim. O Jung Min denen p***i bulduğum zaman seni arayacağım demedim mi?

Jung Min: Yakışıyor mu ağzına böyle küfürler? Ayrıca benimle düzgün konuş.

Ken Zhi: Sen… Ne yapıyorsun lan Mi En’in telefonunda?

Jung Min: Mi En’le beraber sohbet ediyorduk da, lafın geçti. Hani sen hep benim halimi hatırımı sorarsın ya bir kere de ben sorayım dedim. Ayıp oldu sana da…

Ken Zhi: Uzak dur kardeşimden!

Jung Min: Olmaz. O kadar onu depoya getirdim, karşımda uslu uslu oturuyor. Onu bırakıp gidemem.

Ken Zhi: Çok yanlış şeyler yapıyorsun Romeo. Dikkat et, hayatına mal olmasın.

Jung Min: Olsa da bir şey fark etmez.

Ken Zhi: Adresi var lan, gelip beynini dağıtayım.

Jung Min: Hayatımı çaldığın yerdeyim. Bekliyorum, çabuk gel.

Ken Zhi: Çok yanlış insana bulaştın Romeo…