7.BÖLÜM

8K 787 449
                                    

Okumaya geçmeden önce sizden ufak bir ricam var, sevgili Aykırı'larım :)

 Hemen bu paragrafa, tıpkı bölümü kendisine ithaf ettiğim okurum gibi daha nice üniversite sınavına hazırlanmakta olan Aykırı'larıma iyi dileklerde bulunur musunuz?? :)) Biz birbirimizin en büyük destekçileriyiz, biz bir aileyiz ve aileler böyle günler için varlar...

Her şey kalbinizce olsun... Hayalleriniz, hedefleriniz daima parmak uçlarınızda olsun ve dilediğiniz her an onlara dokunabilin... Hayatta daima istediklerinizi elde edemeseniz bile kaybettiğinizde dahi yanınızda olacak insanlar biriktirin. 

Ben bu ailede bunları yaşamak ve yaşatmak istiyorum... 

Bizim sözlerimiz yemin olsun istiyorum! Geri dönmeyeceğimiz sımsıkı bir bağ kurabilelim ve kalabalıklar arasında yalnız kalanlara inat yan yana olabilmeyi başaralım istiyorum... Bundan dolayı 'Sizi seviyorum' dan daha iyi bir cümle varsa onun 'İyi ki varsınız!' olduğuna inanıp her defasında bunu dile getirmeye çalışıyorum. Çünkü seviyorum da özne 'ben' iken, varsın da 'sen' varsın! Siz varsınız... Varlığınızla gurur duyuyorum ve duymaya da devam edeceğim! Bugün, yarın, daima... 

Ne olursanız olun, ne yaşarsanız yaşayın ama kendinizden, siz olmaktan asla vazgeçmeyin! Hem zaten şarkı sözleri de böyle söylüyor ya: Çünkü siz benim için daima mükemmel olacaksınız... Ne dersiniz bizim şarkımız, ailemizin şarkısı olsun mu?? 

Sizi daima seven ve size hep 'İyi ki...' diyecek olan Aykırı yazarınız, Gülçin ÇELİK...

Bölüm müziğini bize armağan eden, tanıdığım için mutluluk duyup şanslı olduğumu hissettiğim, kendisiyle gurur duyduğum ve bu paragrafları yazma sebebim olan:

RANA' YA SEVGİLERİMLE...

"Onu ne zaman takmalıyım?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Onu ne zaman takmalıyım?

Ben eldiven takmayı bıraktığım gün... İşte o gün... Sen de bu kolyeyi takarsın..."

Pamir' le konuşmamızın üzerinden birkaç saat geçmişti ve ben bir dakikalığına bile gözümü kapatmadan, yatağımda uzanmış elimde tutup havaya kaldırarak başımın üstünde sallandırdığım, eşsiz kolyeyi seyrediyordum: İkor' un göz yaşını... Odama gelince çok daha net görmüştüm. Gerçekten de şekli ve rengi ile göz yaşını andırıyordu.

Çok... Anlatamayacağım kadar çok anlamı vardı. Hissedebiliyordum. Pamir, hikayesiyle beni büyülemişken bir de bu kolyeyi bana vermiş olması... Kalbini dışarıya sımsıkı kapattığı o zırhlı kapının anahtarını bana vermesi... Kalbimi titretiyordu. Nasıl taşırdım bilmiyordum ama onu takacağım gün yakındı...

AYKIRI:3 YEMİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin