Eveeeet yine bir gece vakti çaldım kapınızı :)
Söz verdiğim BOMBA' yı da kapınıza bırakıp kaçıyorum... :))
Ben de sizden BOMBA gibi YORUM ve VOTE patlaması istemeyi hak ettim sanki :)
O zaman...
Hala uyumayanlara, yarın sabah uyanıp bölüm bildirimi ile güne güzel başlayacaklara, bölüm sonunda kendini boşlukta hissedecek olan tüm okurlara şimdiden iyi okumalar... <3
Sonraki bölümde görüşünceye dek,
Aykırı Kalın...
~Gülçin ÇELİK~
Arat;
Çalışmanın bitmesiyle birlikte salondan ayrıldıktan sonra bu sabah Pamir' le planladığımız ve yemin günü bize yardım edecek olan gizli ordumuza katılmalarına uygun gördüğüm muhafızlarla görüştüm. Henüz yirmi kişilik gibi ufak olan bir grup muhafız, yarınki toplantıyla birlikte bu sayıyı beşe katlayacaktı. Böylece yemin töreninde ortalığın karışmasıyla konseyin sağa sola yağdırdığı emirlerle başımıza yığacağı orduya karşı dururken bizi destekleyecek küçük bir Aykırı topluluğuna sahip olacaktık.
Yarın yapmayı planladığımız gizli toplantımızda hem Afşin' in eğitimleriyle bizzat ilgilendiği gruptan hem de benim ekibimden en güvendiğim adamlardan oluşan ordumuza kısa bir özet şeklinde olanları ve 6. Kuşağın uyanış planını anlatacak, onlardan da bu konuda destek beklediğimizi açıkça belirtecektik. Tabii bunu yaparken o kadar titiz çalışmalıydık ki, o toplantıya katılan kimse bize itiraz edip konseye gitmek gibi bir hatada bulunabilecek birisi olmamalıydı. Çünkü bu konuda Pamir' in net bir emri vardı: Söylediklerimize inanmayıp emirlerimize itaat etmeyerek hem bizim hayatımızı, hem de 6. Kuşağın uyanışını tehlikeye sokabilecek herkesin sonunun ölüm olduğunu söylemişti. Eğer kimseyi öldürmek istemiyorsak (ki bu savaşta dahi yapmak istediğimiz son şeydi) dikkatli seçimler yapmalıydık.
Kendimize tanıdığımız üç gün içinde oluşturulan bu ordu bize bağlıklıklarını sunup emirlerimizden çıkmayacaklarına dair yeminlerini de ettiklerinde her şeyi tamamen öğrenebileceklerdi. Onlara vereceğimiz emirlerin tamamıysa, yemin günü bize karşı ayaklanacak olan orduyu bastırıp, halkın güvenliğinden emin olmamıza yardım etmek olacaktı. Böylece o gün ortaya çıkan karmaşada kimseye ciddi zarar vermeden konseyi alaşağı edebilecektik.
Aklımdaki düşünceler bir yana sonunda Umay' ımı göreceğim için heyecanlanan tarafım adımlarımın hızlanmasına sebep olmuştu. Ona da hiçbir şey söyleyememek içten içe mahçup hissetmeme sebep olsa da henüz bana bağlı olmadığı için böylesi bir şeyden ona bile bahsetmemem gerektiğini biliyordum. Şimdiye dek hep aklıma eseni, vurdumduymazlıklarımın arkasına saklanarak yapmış olsam da böylesi ciddi bir meselede çocukluk yapamayacağımın ve artık büyümem gerektiğinin farkındaydım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AYKIRI:3 YEMİN
FantezieAYKIRI SERİSİ'NİN 3. KİTABIDIR! *** Zıtlıklar düğüm oldukları noktada da itebilirler mi birbirlerini? Yoksa verdikleri her tepki, bundan sonra onları itmek yerine birbirlerine mi çekecekti? Daha yakın! Şimdi herkes daha yakın! Hayaller ve gerçekle...