2

11.5K 630 277
                                    

                                                                                  

Sabah yüzümde bir soğuklukla uyandım. Biri yüzüme soğuk su dökmüştü. Ve kahkaha sesleri duydum.  Bunlar Öykü ve Toprak'tı. Benim canlarına susamış kardeşlerim beni uyandırmak için yüzüme su dökmüştü.

Öykü 7. Sınıfa gidiyordu. Toprak ise 5. Sınıftı. İkisi neredeyse çok iyi anlaşıyordu. Ve onlarla hiç anlaşamıyordum. Her sabah beni tuhaf yöntemlerle uyandırıyorlardı.

Anneme kaç kez dedim beni sen uyandır diye. Ama kadın üşeniyor odama gelmeye. Hemen bu iki yaramazı gönderiyor.

Yataktan bir hışımla kalktım. Böyle hızlı bir kalkış olamazdı. O iki bücür hemen kaçtı. Bense yataktan hüpersüper hızlı kalktığım için başım dönmüştü. Yatakta oturup bir kaç saniye bekledim. Sonra ayağa kalktım. Bugün parti olduğu için okul yoktu. Parti saat 22:00'da başlayacaktı. Gece 00:00'da havai fişek gösterisi olucaktı. Ve yeni yıla girecektik. Biz kızlarla her sene birbirimize hiç bıkmadan 'seneye görüşürüz' esprisi yapardık.

Üstüm ıslak olduğu için dolabımın önüne geçip dolabı açtım. Bir kaç saniye elim belimde kıyafetlerimle bakıştım. En sonunda siyah bir tayt ve siyah bir kazak giydim. Ve unicornlu panduflarımı giydim. Unicornları çok seviyorum.

Banyoya gidip yüzümü yıkadım. Koşar adımlarla aşağı kata indim. Öykü yemek masasında oturmuş telefonundan bir şeylere bakıyordu.

Saçından tutup çekmeye başladım. Kesinlikle kötü bir abla değilim.

"Aaaa ne yapıyorsun yaa."

Diye söyleniyordu. Gerizekalı ergen pislik.

"Bir daha sabah sabah ben uyurken yüzüme su dökecek misin?"

"Dökmeyeceğim. Bir dahakine gece ve sen uyanıkken dökerim. Söz."

Saçını daha çok çektim. Bu mal ilkokuldayken böyle değildi. Ortaokula geçti bir ergen ergen hallere girdi. Bir gün elimde kalacak.

"Ya tamam. Bir daha yapmayacağım. Hem sen niye sadece bana kızıyorsun? Toprak'ta bu işin bir parçası."

"Sıra ona da gelecek, sen merak etme."

Deyip saçını biraz daha çektim. Sonra bıraktım. Ay ne kadar iyi bir ablayım. Kıymetimi bilemediler.

Önümde duran kahvaltıya gömüldüm. Annem ise çay koyup geldi. Toprak anlamadığım bir şekilde masanın altında çıkmıştı. Bu çocuk tehlikeyi sezince hemen saklanıyordu.

Küçüklükten beri böyleydi. Hep saklanarak sıyrılırdı her şeyden. Ve sonra her şeyin bedelini Öykü çekerdi.

Bu arada Öykü 4. Sınıfa kadar hep geceleri altına kaçırdı. Zamanında az dalga geçmedim. Toprak bile altına kaçırmazken o kaçırıyordu.

Kahvaltımı yaptıktan sonra odama çıktım. Müzik açıp odayı hemen toparladım. Sonra yatağıma oturup biraz kitap okudum.

Kitabın kurgusu güzeldi fakat başlarını biraz yavaş ilerlemiştim. Kitabın bitmesine az kalmıştı. Ve kitap daha bir akıcılaşmıştı.

5 Kız Bin BelaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin