5 Kız Bin Bela

36

Masal'dan:

Akşam olmuştu. Salonda oturmuş kızlarla online oyun oynuyordum.

Tabii ki ablanız imposter olmuştu. Eheheh kimse benden şüphelenmiyor.

5 kişi ile oynamak sıkıcı olacağından erkeklere de mesaj atmıştık ve hep beraber oynuyorduk. Yarın Edebiyat sınavı var ve biz oyun oynuyoruz. Biliyorum biliyorum çok zekiyiz.

Oyunda etrafta koşturuyordum. Koşturmayı severim.

Elektrikli odaya girip köşede beklemeye başladım. Bir süre sonra sarılı biri girdi. İsmini gördüğümde Arda kankacım olduğunu gördüm. Üzgünüm kankacım ama bir hainin yanına sığındın.

Arda'yı öldürdükten sonra oradan kaçtım. Kafeteryaya girdiğimde mor renkli Buse ve Mavi renkli Bulut vardı. Oyunda bile ayrılmıyorlar lan bu ne.

Bir anda Yeşil renkli olan Berkay butona bastı. Ve toplantı başlamıştı. Allahım nolur Arda gerizekalısı beni Berkay'a telefonla arayarak şikayet etmiş olmasın.

Baştan telefonla aramak ya d amesaj atmak yok diye anlaşmıştık ama kankam bile olsa Arda'ya güvenemiyordum.

"Kim?"

Diye sordum hemen. Eheheh çok iyi eol yaparım.

Benimle aynı anda Pelin Su ve Hazal da yazmıştı.

"Pembe yani Masal."

Diyen Berkay ile ağzım açık kaldı.

"Ben değilim."

Diye yazdım hemen. Şerefsiz Arda ya.

"Sensin Masal biliyorum."

"Nereden biliyorsun ya? İftira atma." Diye yazdım hemen.

"Biliyorum işte gördüm."

Yalana bak orada bile değildi. Hile oldupundan söyleyemiyor tabii Arda'nın ispitlediğini.

"Yalan söyleme Berkay sensin imposter." Diye yazdım. Sonra da Berkay'a oy verdim. Benden sonra Berkay bana oy verdi. Sonra diğerleri de oy vermeye başlamıştı.

Buse ve Bulut kafeteryada yanlarında olduğumdan Berkay'a oy vermişti. Hazal bana oy vermişti kesin Berkay'a kıyamadı salak. Pelin Su, Kerem ve Rüzgar da Berkay'a oy verince Berkay öldü.

Ehehe şimdi hepsi şoke olmuştur.

Ben sırıtarak oynamaya devam ederken Toprak yanıma oturdu.

"Ne gülüyorsun sen öyle?"

Diye sorup telefona bakmaya çalıştı.

"Hiç. İmposter oldum ama beni bulamıyorlar salaklar."

Toprak gülüp beni izlemeye başladı. Bir yere girdiğimde Rüzgar'ın görev yapmaya çalıştığını fark ettim. Etrafta kimsecikler yoktu. Hemen öldürdüm. Oysa herkes öldürür sevdiğini...

Oradan çıkıp başka bir yere girdim. Orada beklerken görev için içeri Buse girdi ve hemen öldürdüm. Üzgünüm kankacım. Hayalet olarak bana musallat oldun muhtemelen ama umurumda değil.

Tam kafeteryaya kaçacakken içeri giren Bulut ile şoke oldum. Aha şimdi sıçtık.

Bulut butona bastı ve yeniden toplantı başladı.

"Masal sensin gördüm Buse'yi öldürmüşsün."

Bulut'un yazdığıyla elimi yüzüme vurdum. Hemen savunmaya geçti ablanız.

"Ben öldürmedim ben onu ölü buldum."

Buse'nin kemikleri sızlıyordu şu an. Eminim okurken ölüler sinirden kuduruyordur. Özellikle Berkay'ı merak ediyordum.