"Hadi o zaman maç başlasın."
Dedi Rüzgar. Bulut topu havaya dikip maçı başlattı. Bulut kaleci olmuştu. Ve ben de kaleciydim. Rüzgar forvetteydi. Buse de forvetteydi. Hazal ve Berkay orta sahadaydı. Seda ve Kerem de forvetteydi. Pelin Su ve Arda ise defansa geçmişti. Kızlara defansa 2 kişi koyun ben topları yakalayamam demiştim. Ama onlar o zaman orta saha boş kalır deyip sadece Pelin Su'yu defansa koymuştu.
Ben bunları düşünürken ilk golü Kerem'den yemiştim.
"Aferin Masal yaa. Nereye dalmıştın acaba? Sayende gol yedik."
Dedi Pelin Su.
"Sen tutsaydın. Allah allah."
Diye karşılık verdim. Sonra yerdeki topu kucağıma alıp Seda'ya doğru fırlattım.
Seda topu kaleye doğru sürüklemeye başladı. Seda'nın peşinde Kerem ve Rüzgar vardı. Seda şu an boşta olan Buse'ye pas verdi.
Buse kaleye şut çekti. Ama Bulut topu tuttu. Buse oflarken Rüzgar ve Kerem birbirlerine el çaktı.
Bulut topu havaya dikti. Top Hazal'a gitmişti. Hazal topu Seda'ya yollarken Rüzgar topu kaptı. Ve kaleye doğru koşmaya başladı. Allahım bir insan top oynarken bile mi bu kadar taş olur? Ama ben bu çocuğa bakmaktan topu unutmuştum.
Rüzgar Pelin Su'yu da atlatıp kaleye şut çekti. Ve yine topu yakalayamadım. Ve bunu gören kızlar dayanamadı.
"Ya Masal allah aşkına şu kaleden çık. Ben giricem. Sen yeter ki çık. Kale de olma da nerde olursan ol."
Buse bunları söyleyince Rüzgar kahkaha atmaya başladı. Erkekler de ona eşlik ediyordu. Ne? Herkes iyi kaleci olacak diye bir şey yok ya. Hem ben toptan korkuyorum ya tutmaya çalışırken yüzüme ya da karnıma gelirse o zaman ne yapacağız.
Erkeklere ölümcül bakışlarımdan atınca sustular. Ölümcül bakışlarım çokseldir bu arada.
"Masal o zaman sen Buse ile yer değiştir."
Dedi Hazal.
"Tamam. En azından forvette oynayabilirim." Aslında oynayamazdım. Ben top ile oynanan hiçbir oyunu adam akıllı oynayamam arkadaşlar. Basketbolda daha iyiyim çünkü en azından topu sektirebilirim ama topu ayağımla sürüklemek bana göre değil.
Böylece ben ve Buse yer değiştirdik. Allahım n'olur bir rezilliğim çıkmasın şu taşların önünde. Vallahi yere oturur ağlarım.
Buse topu alıp havaya dikti. İşte ben böyle havaya dikemiyordum. Sen ne yapabiliyorsun Masal?
İç sesime içimden bir nah çektim. Sen görürsün şimdi hıh. Kimse bana beceriksiz diyemez iç sesim olsa bile. Sadece ben diyebilirim.
Top yakınıma düşünce hemen topa koştum. Benimle birlikte Rüzgar da koştu. Tabii ki ben topa ulaşamadan Rüzgar topu aldı. Ben de Rüzgar'a doğru koşup ona yetiştim. Topu almaya çalışırken kolum Rüzgar'ın koluna sürtündü.
Rüzgar'ın dikkati dağıldı ve topu alıp koşmaya başladım. Allahım topla birlikte koşabiliyorum yüzüme güldün sonunda. Topu Hazal'a yolladım. Hazal da kaleye koştu. Hazal'ın peşinden Berkay da koştu. Berkay topu Hazal'dan aldı. Ve ters yöne koşmaya başladı. Hazal Berkay'a yetişti. Topu almaya çalışıyordu. Uwu çok heyecanlı.
Hazal'ın bacağı Berkay'ın bacağına değince Berkay şaşkın bir şekilde geri çekildi. Yani sonuçta Hazal şort giymişti o seksi bacaklar bana değse ben de irkilirsim bence. Hazal da şaşkın görüniyordu. Çünkülem hemen açıklayayım ben. Berkay da şort giymişti diiğer herkes gibi ve onun da bacakları çokseldi yani Hazal'ı da anlayabiliyorum. Allahım ben ne mütüşmelim ya. Empati duygum hat safhada adeta.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
5 Kız Bin Bela
HumorNeden mi 5 Kız Bin Bela? Çünkü gülmeye, saçmalamaya ihtiyacımız var. Biz kızların en çok ihtiyaç duyduğu şey bu. Saçmalayan, eğlenen, aşık olan bu kızları okumak istiyorsanız durmayın. Başlayın şimdi. Bu kitapta kendinizden bir şeyler bulabilirseni...