O.27

2.2K 213 218
                                    

(Louis'in anlatımıyla)

Erkeklerin hamile kalamıyor olması harika bir şey değil mi??

En azından gerçek dünyada bu böyle. Sanal alemde.. Çok zorlarsanız bir taş bile hamile kalabilir.

Harry'nin hamile olmamasından bu yüzden memnunum. Diğer taraftan gün içinde, onunla yaşadığımı, bir gün onunla bir aile kurduğumu da hayal ediyorum.

Onu cidden seviyorum.

Ve Zayn de beni ciddi ciddi seviyor.

Evet. Haftalar önce anladım.

Kış mevsimindeyiz. Harry ve ben sonbaharda sevişmiştik.

Şey, ilk sevişmemiz sonbahardaydı diyelim.

O günden beri, tavşanlar gibi sikişip duruyoruz.

Gözlerinden anlıyorum, Zayn kıskanmaya başlıyor; özellikle şu an. Şu an kanepedeyiz ve Harry kollarını bana sarmış, çenesi göğsümde.

Zayn'nin gidecek başka yeri yok--ya da, içeceği ve çekeceği başka bir yer yok.

Dıştan bir göz olarak söylüyorum: Zayn'i birçok defa beni dikizlerken yakaladım. Bazıları uzun sürdü, bazıları kısa... Bazıları ise sadece, garipti.

Hislerini anladığım gece bana, beni sevdiğini de söylemişti. Birkaç bira, devamında birkaç kahkahayı getirdi. Ardından birkaç gözyaşı ve son olarak: İtiraf.

Bu olaydan sonra uzaklaşmanın doğru olacağını biliyordum. Şimdiden kendime yeni bir yer bakmaya başladım bile.

Aslında, Harry ve benim için yeni bir yer.

Benimle yaşamak ister mi, bunu daha ona sormadım. Daha on sekiz olmayan -ama olacak- bir on yedi olduğunu biliyorum of.

Legal terim olarak, "ırz düşmanı" olduğumu da biliyorum.

Boktan bir durum.

Ama, ben ve Harry bunu önceden konuştuk. İkimiz de, ikimiz için bir son olmadığını biliyoruz ve, birbirimizi çok sevdiğimiz durumunu resmileştirdik.

Bu riski göze alır mıydınız? Yaklaşık yedi milyon insan arasından sadece biriyle bütün dünyayı amaçsızca dolaşma riskini alır mıydınız?

Bakın, tekrar soracağım.

Cevabınızı, götünüzden atmayın.

Alır mıydınız?

Çünkü ben alırdım. Hatta aldım bile.

"Bence buradan gitmeliyiz." Bu ürkek ses, kulaklarımı geçerek süzülüyordu. Tenimi sakinleştiriyor, ağırlıklarımı alıyordu.

Sadece bir fısıltının sana bunları yaptığını düşünebiliyor musun?

Hiç aşık oldun mu?

"Belkiii Mc Donald's'a?"

İşte yine, fısıltı. Onun sesi. Üç kişinin bir koltukta oturduğu odadaki, utanışla titreyen sesi..

Bizden ikisi birbirlerine yabancıyı, diğer ikisi ise birbirleri için yuvaydı.

Bu hikayede Harry ve ben baş karakterleriz.

"Yiyecek bir şeyler alacağız. Sen de ister misin?" İşte şimdi de benim sesim çıkmıştı. Fısıltı tonunun üstünde, odanın sessizliği ve televizyonun çeşitli sesleri arasında gıcırdayan sesim.

Harry, benim sesimi erkeksi olarak tanımlıyor. Buna bayağı gülüyorum...

Erkeksi? Erkeksi ses nasıl oluyormuş ki? Onu kırmaktan nefret ediyorum, "Ben sadece bir oğlanım." demek isterdim ama Harry'nin balonunu patlatmak istemeyiz. Değil mi?

You Put The O in DisOrder// larrystylinsonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin