Bölüm 27"kalp"
Batın DİNÇER;
Yobaz dua ederken onu izledim. Melek gibiydi. Gözlerini kapatmış dudakları arada kıpırdıyordu. Bana baktığında beni onu izlerken yakalayınca gözlerimi kaçırdım. Telefonum çaldığında cebimden çıkardım.
☎ Mehmet arıyor..
Yobaz ne demişti? al işte daha yeni ayrıldığımız halde konuşacaktık.
"Ne var?" Dedim. Hiç de kibar olmaya gerek yok. Karşıdan bir kız sesi gelince şaşırdım. Mehmet'in telefonu bir kızda mı?
"Merhaba. Arkadaşınız kaza yaptı ve yanında iki kişi daha vardı. Buraya gelmeniz gerekiyor merkezdeki hastanede"
"T-tamam geliyorum " dedim.korkuyordum. ya onlara bir şey olursa?
Telefonu kapattıktan sonra yobaza baktım.
"Galiba sana güvenmeliydim. Sana ve Rabbine" şoka uğramıştım çünkü dedikleri doğru çıkmıştı. Onları emanet etmeliydim. Belki korurdu onları.
"Ne olmuş Batın?Önemli bir şey mi?"dediğinde onu cevapladım.
"Arkadaşlarım kaza yapmış" dediğimde gözlerine korku düştü.
"Onlar iyi mi?"
"B-bilmiyorum. Sormadım. Ben ne yapayım şimdi? " aklımı yitirmiş gibiydim. Ellerimi saçlarımdan geçirip korkuyla yobaza baktım.
Onlar kendimi bildim bileli varlar. Ne zaman tanıştık hiç bilmiyorum o kadar küçüktük yani. İyi günümde de kötü günümde de hep onlar vardı. Annem babam değilde onlar vardı.
Yobaz elini koluma koydu.
"Tamam sakin ol. Gidelim hastaneye "dediğinde kafamı salladım.
"Batın" dediğinde ona baktım. Caminin kapısına doğru ilerlemiş beni bekliyordu. Ne yapacağımı hiç bilmiyorum kafam yerinde değil. Şuan onlardan başka bir şey düşünemiyorum.
Yanıma gelip elini elime kenetlediğinde beni çıkışa doğru çekiştirdi. Kendi sürücü koltuğuna oturduğunda bende yanına oturdum. Hastanenin adresini söyleyince arabayı sürmeye başladı. Kafamı koltuğa yaslayıp gözlerimi kapattım.
Onlara bir şey olmamalı. Olamaz. Her ne kadar birbirimize iyi davranmasak da ki bir tek ben davranmıyordum, birbirimizi çok seviyorduk.
"Batın kendini toplar mısın? Daha ne olduğunu bilmiyoruz " dediğinde ona baktım. Gözlerini yoldan ayırmıyordu.
"Olmuyor toplayamıyorum "
"Sana bir şeyler anlatayım o zaman ama kendini bana ver. Onları unut" dediğinde kendimi toplamaya çalıştım.
"Cihad.
Cihadın önemini anlatmak üzere Resûl-i Ekrem:
《Cihad benim ahlâkımdır》, buyurmuştur. Diğer bir hadîsde de şöyle buyurulmuştur:
《Cennette aralarında yetmiş yıllık mesafe olan yüz derece vardır. Allah Teâlâ o dereceleri gazilere va'detmistir》. Şehidleri medhetmek üzere Allah Teâlâ:
《Allah yolunda öldürülenleri ölü sanmayın, bil'akis Rableri katında diridirler. Allah'ın bol nimetlerinden onlara verdiği şeylerle sevinç içinde rızıklanırlar. ( Âl-i İmran: 169-170)》 buyurmuştur.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İMTİHANIM~TAMAMLANDI~
EspiritualHer insanın hayatı farklıdır; dertleri, hüzünleri, imtihanları... Benim imtihanım farklı değil aslında, daha önce çok kez girilmiş bu sınava. Kimisi geçmiş kimisi kalmış... Peki ya ben ne yapacağım? Dayanabilecek miyim, bana tamamen zıt olan birine...