Bölüm 43"Hediye."
Erva DİNÇER;
Okulda çıkarken yine çoğu göz üzerimdeydi. Batın sağ olsun o gün öyle konuştuktan sonra alışmıştım artık üstümdeki bakışlara. Tenefüsler de Batın benim sınıfıma geliyordu. Onun haricinde dışarı çıkmıyordum. Akşam namazından sonra ise ders çalışıyorduk. İnanması güç ama Batın da çalışıyordu hatta iyi anladığı konuları bana da anlatıyordu.
Batın'ın arabasını görünce oraya doğru ilerledim. Direksiyona kollarını koymuş kollarına da başını yaslamıştı ve gülümseyerek beni izliyordu. Yanaklarıma doğru sıcak basınca adımlarımı hızlandırdım.Arabaya bindiğimde ufak bir bakışmamızdan sonra arabayı çalıştırdı.
Sessiz sedasız ilerlerken arabayı evin yolundan döndürdü.
"Ne yapıyorsun Batın?"dediğimde beni sakin ve sırıtarak cevapladı. Bu aralar çok gülüyor. Tamam gülsünde benim kalp fazlasına dayanmaz ki.
"Araba sürüyorum."
"Hadi ya?" kaşlarımı kaldırıp alayla cevapladım.
"Gidince göreceksin." söylemeyeceğini anlayınca kafamı cama çevirip biraz etrafı izledim. Ağaçlar hızla gözümün önünden geçiyordu. Başım dönünce geri önüme çevirdim gözlerimi. Batın artık hızlı kullanmıyordu ama onun yavaş dediği bana hızlı oluyordu.
Sonunda araba durduğunda geldiğimiz yere anlam veremedim.Ona soran gözlerle bakınca beni cevapladı.
"Kontrole geldik. Hadi in." dedikten sonra inince bende peşinden inmek zorunda kaldım.
Ona o gün hamile olduğumu söyledikten sonra yani 2 hafta önce ertesi gün beni hemen hastaneye getirmişti sağlığını kontrol ettirmek için ve doktor o zaman 1 aylık olduğunu söylemişti. Sağlığı da gayet iyiydi.
"Batın doktor her ay kontrole gelin dedi her hafta değil."dediğime gözlerini irileştirdi.
"İki haftadır görmüyorum ben oğlumu." ha birde bu konu var. Bir oğlum diyor bir kızım. İkisinden de vazgeçemiyor. Kız mı erkek mi istiyorsun dediğimde sağlıklı olsun yeter diyordu ama dile getirirken ikisini de kullanıyordu. Dengesiz olduğundan daha önce bahsetmişimdir umarım.
Elimden tuttuğunda hastaneye ilerlemeye başladık.Bahçesine girdiğimizde bir kız çocuğu bize doğru koşmaya başladı. Yanımıza ulaştığında bacaklarıma sarıldı.Batın'a anlamsız bakış attığımda gülümseyerek bize baktığını gördüm.
"Abla ben seni çok aradım biliyor musun? buraya geldiğimizde hep seni göreyim diye dua ettim. Bak kabul oldu seni gördüm." dediğinde hatırladım bu minik kızı. Dizlerimi kırıp yanına çömeldim ve ellerini tutum.
"Peki diğer ettiğin dua kabul oldu mu? " dediğimde kafasını hızla aşağı yukarı salladı ve boynuma sarıldığında gülümsedim.Onu kucağıma aldığımda Batın kaşlarını çattı.
"Annenin sağlığı nasıl?"
"Çok iyi. Kontrole geldik."gözlerinin içi gülüyordu. Allah kimseyi annesi veya babası ile sınamasın.
Kızın gözleri Batın'a çevrilince kaşlarını kaldırdı.
"Ben sana melek olabilir demiştim, bak gerçekten de melekmiş." dediğinde, kız kafasını salladı gözlerindeki hayranlıkla.
"Siz tanışıyor musunuz?" dediğimde kafalarını salladılar.
"Önemli değil sonra anlatırım sana.Şuan gitmemiz gerek." kızı kucağımdan alıp hızlı hızlı yürümeye başladı. Bende peşinden ilerlerken Batın kıza gülümseyerek konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İMTİHANIM~TAMAMLANDI~
EspiritualHer insanın hayatı farklıdır; dertleri, hüzünleri, imtihanları... Benim imtihanım farklı değil aslında, daha önce çok kez girilmiş bu sınava. Kimisi geçmiş kimisi kalmış... Peki ya ben ne yapacağım? Dayanabilecek miyim, bana tamamen zıt olan birine...