Merhabalar finalden önce ki son bölüm aynı zamanda nişan bölümü...
Bölüm Şarkısı : Buray Sevdalar Sevdalar
Keyifli Okumalar :)
***
Düzenlendi
***
"Kenan," dedi Sevilay Hanım korkuyla. Kocasının, kızıyla konuştuklarını duymamış olmasını diliyordu fakat bakışları hiçte öyle değildi. Bu öfke dolu bakışları o kadar iyi tanıyordu ki, en son Öykü'nün babasının kim olduğunu öğrenince bakmıştı böyle. Her şeyi duyduğuna emindi. Birkaç defa yutkunduğunda gözlerini kapadı.
"Baba"
Ürkek bakışlarla babasına bakarken yüreğini ele geçiren bu hissi çok mu çok iyi tanıyordu Buse. Korku. Evet, babasını kaybetme korkusu.
"Dışarı çık." Kenan Bey'in kısık fakat sert sesi içindeki patlamak üzere volkanı yansıtıyordu. Kızına parmağıyla kapıyı gösterirken öfkesine hâkim olmak için gayret ediyordu yaşlı adam.
"Baba," dedi genç kız bir kez daha korkuyla ancak Kenan Bey'in öfkeli dolu gözleri ona döndü.
"Dışarı çık Buse."
Buse el mahkum odadan çıktığında Kenan Bey, eşine döndü. Bu kadar yıldır nasıl bir gerçeği saklamıştı kendinden?
"Kenan..." Sevilay Hanım korkuyla konuştuğunda kocasının bir kez olsun kendini dinlemesini umuyordu. "Beni dinle. Ben... Ben... Sana anlatacaktım gerçekten."
"Neyi anlatacaktın! Eski aşkını mı!"
Kenan Bey'in yüksek sesi bütün evi inletirken salonda oturan ev halkının kulağına kadar indi. Bağrışlar üzerine herkes yukarı kata baktığında kaşlarını çattı. Şimdi ne olmuştu durduk yere?
"Ne oluyor bunlara?" diye sordu Hatice Hanım. Tekli koltukta oturmuş bir şekilde yukarı bakarken.
"Bizi ilgilendirmez anne," dedi Kemal Bey. Her ne oluyorsa ikisinin arasındaydı ve buna karışmak doğru değildi.
"Oğlum şu seslere baksana. Gecenin bu saatinde bağrılır mı hiç böyle?"
Buse hıçkıra hıçkıra ağlayarak salona indiğinde herkes "Buse," dedi. Genç kız merdiven basamağına oturduğunda elini ağzına kapatarak ağladı. Engel olamıyordu gözyaşlarına. Yıllar önceki an gözlerinde canlanıyordu zihninde. O gece... Babasının eşyalarını toplayıp evi terk edip gittiği gece aynı böyle olmuştu. Aynı bu şekilde hıçkıra hıçkıra ağlamıştı. Şimdi de aynıydı, aynı duyguları hissediyordu. Sanki babasını kaybedecek, bir daha hiç onu göremeyecekmiş gibi. Biliyordu çocukça bir korkuydu bu fakat aynı böyle hissediyordu işte.
Nilüfer Hanım, Buse'nin yanına gelip oturduğunda saçlarında şefkatle ellerini gezdirdi. "Ne oluyor Buse? Konu Ege mi?"
Başını hayır der gibi salladı genç kız. Keşke konu Ege olsaydı fakat değildi, konu çok daha büyüktü.
Babasının aşağı hızla indiğini görünce ayağa kalktı Buse. "Baba," dedi ancak Kenan Bey duymadı kızını. Ceketini hışımla giyerken kızının yanından geçip gitti.
"Baba... Baba bir şey söyle..."
Buse'nin sözlerine hiç aldırış etmeden kapıyı çarpıp çıktı Kenan Bey. Genç kız ise gözlerini kapadı. Biliyordu, babası kolay kolay affetmeyecekti annesini.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevdam Ege'de ( Mazinin Gölgesi-1)
Romansaİhanete uğramış bir yürek inanır mıydı aşka? Aşksızlığa yemin etmiş bir kalp yeniden sever miydi? Hayatın en büyük acılarını yaşamış bir kız kalbine dokunan ilk kişiye izin verir miydi? Haylaz bir kalbi aşk durdurur muydu? Peki ya geçmiş? Geçmişte...