38 / 2

25.1K 1.7K 215
                                        

Daha birkaç adım atmışlardı ki duydukları uzaktan gelen kadın çığlığı ile herkes olduğu yerde kaldı...

Alfred kalbinin sıkıştığını hissederken koşmaya başladı. Ses orman taraflarından geliyordu. Balo sahibinin adamları peşinden koşarken arkalarında Gregory'i bırakmışlardı.

Alfred evin arkasındaki ormanlık arazinin derinliklerine doğru koşarken sesin tam olarak nereden geldiğini kestirmeye çalışıyordu. Durup telaşla sağına soluna bakarken nereye gitmesi gerektiğine karar veremedi. Ufak bir çığlık daha duyulurken Alfred tekrar koşmaya başladı. Onlara yetişirken gördüğü manzara hiç de iyi değildi.

Katherin'in gözleri yavaş yavaş açılırken gördüğü şey bir çift ayak ve önünden kayıp giden topraktı. Kafası yerine gelirken baş aşağı durduğunu anladı. Birinin omzundaydı. Başının arkası zonkluyordu. Son sahneler zihnine doluşurken kaçırıldığını anladı. Fakat onu kim...Aklına gelen kişiyle tüm vücudunu korku kapladı. Albay Lehnon....

Katherin telaşla ne yapması gerektiğini düşünürken sırtına dirseğini geçirip doğrulmaya çalıştı. Onun uyanmasını beklemeyen Albay Lehnon kollarında debelenen kızla yere düştü. Katherin de onun üzerine düşecekken son anda kendini toparlayıp ayakları üzerinde durdu.

Üzerinde kimin olduğu ve nasıl üzerinde olduğunu bilmediği elbisenin eteklerini toplayıp koşmaya başladı. Evden çok uzaklaşmamış olmayı diledi. Koşarken boğazını yırtarcasına bir çığlık atıp birilerinin duymuş olması için dua etti.

Ardından gelen adım seslerini duyuyordu. Albay Lehnon kendisine yaklaşıyor olmalıydı. Kafasını çevirip ona bakacakken takılıp yüzüstü düştü. Aceleyle kolunun üzerinde doğrulup ayağa kalkacakken böbreğine yediği tekme ile doğrulduğu yere yığıldı.

Bir sonraki darbesinin ne olacağına bakmak için yüzünü ona dönerken suratına gelen tekmeyi görüp toprağa tırnaklarını geçirerek kendini ileri çekti. Tekme omzunu bulurken ağzından bir çığlık daha koptu.

Lehnon yerdeki kızı saçlarından çekerek havaya kaldırdı. Bir eli saçlarında diğeri ağzında iken hızlıca ilerleyip kızı da beraberinde sürüklemeye başladı. Bu çığlıkları kimsenin duymamış olmasını umuyordu.

Alfred ayışığında ileride saçlarından sürüklenen Katherin'i görünce boğazını yırtarcasına "Lehnooooon" diye bağırdı. Lehnon arkasına dönüp kızın işini halletmek için beraberinde getirdiği bıçağı ivedilikle cebinden çıkarıp onun boynuna dayadı. Katherin ile kaçmaya çalışsa yakalanacağını biliyordu. Belki de bu kız sayesinde hem buradan hem de peşindeki adamlardan kurtulabilirdi.

Alfred boğazına dayanan bıçağı görünce durdu. Koştuğu için hızlı nefes alıp verirken korkuyla Katherin'e bakıyordu. Katherin ise Alfred'i telaşlandırmamak adına güçlü durmaya çalışıyordu. Alfred biraz soluklandıktan sonra sesinden kin akarak sinirle "Dur artık Lehnon. Yolun sonu. Artık kaçışın yok ! " diye bağırınca Lehnon'un yüzüne sinsi bir gülüş yayıldı.

"Sahiden böyle mi düşünüyorsun Alfred. Halbuki daha yeni başlıyorduk." diyince Alfred sinirle birkaç adım atıp "Seni p** kurusu" demişti ki Lehnon'un kolu Katherin'in boynunu sıktı ve Katherin'in ağzından acıyla bir inleme döküldü. Onun bu acı inlemesiyle Alfred anında dururken nefretle Lehnon'a baktı.

Albay Lehnon onaylamaz bir nida çıkarıp "Cık cık cık Alfred. Zeki biri olduğunu biliyorum. Bu yüzden kafana sok. En ufak hareketinde onu öldürürüm." dedi. O sırada balo sahibinin adamları gelmiş ve Alfred'in arkasındaki yerlerini almıştı. Adamlar ne olduğunu anlamaya çalışırken Alfred Katherin'in gözlerine çaresizlikle bakıyordu.

İNTİKAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin