Veda

151 16 1
                                    

Günlerdir Murat'a söylesem mi düşüncesiyle okulda derslere konsantre olamıyordum. Keremle de o günden sonra pek konuşmadık. Murat bendeki tuhaflığı sezip yanıma geldi.

-Hayırdır, ne zamandır sesin soluğun çıkmıyor. Öyle dalıp gidiyorsun. Beni de meraklandırıyorsun.

-Yok ya bir şey.

-Oradan bakılınca gerizekalı gibi mi duruyorum acaba?

-Sana bir şey söyleyeceğim ama birine zarar vermenden korkuyorum.

-Neymiş o söyle.

-Önce bana söz ver.

-Of Belfu ne uzattın be. Tamam söz. Söyle şimdi.

-Kerem var ya.

-Eee

-Senin sevgilin, benim de yakın arkadaşım Melike de var ya.

-Eeeeeee

-Kerem... Kerem Melike'yi seviyormuş.

-Belfu sen ne dediğinin farkında mısın?  Kerem'den bahsediyoruz,  o benim kardeşim.  Yapmaz öyle bir şey. Sen yanlış anlamışsındır.

-Murat inanmamakta haklısın ama kendi ağzıyla söyledi. Yanlış falan anlamadım.  Bildiğin senin sevgilini seviyor.  Ama bak sakinleş tamam mı?

-Ne demek sakinleş Belfu? O benim kardeşim lan kardeşim.  Can parçam. Nasıl yapar böyle bir şeyi?

Bunu söyledikten sonra bir hışımla ayaklandı. Arkasından bağırmamı umursamadı bile. 

-Murat nereye? Sakin ol! Muraat?

Murat sinirli adımlarla Kerem'e yaklaştı... Yaklaştı... Yaklaştı ve yüzünün ortasına yumruğu indirdi. O kadar sinirliydi ki.

-Bunu bana nasıl yaparsın lan. Ben sana güvenmiştim, ben seni kardeşim bilmiştim. Sen ne şerefsiz biriymişsin. Benim sevgilime göz dikmek de ne?

-Bak Murat olaylar bildiğin gibi değil.

-Ne bildiğim gibi değil lan. Sevmiyor musun Melike'yi?

-Seviyorum ama karşılıksız değil. O da beni seviyor. Senden de ayrılacaktı zaten.

-İftira atma lan. Biz Melikeyle çok mutluyuz.  Bak Kerem,  seni uyarıyorum benden de sevgilimden de uzak dur! Seninle bir geçmişimiz olduğu için sana bir şey yapmıyorum sınırını aşma!

-Bak Murat,  ona sevgilim demeyi kes! Sana dediğim gibi o da beni seviyor senden de ayrılacak.

O sinirle Murat, Kerem'e yine vurmaya başlayınca aralarına girdim.

-Bak Murat sakinleş, lütfen . Gel gidelim.

-Belfu çekil önümden.

-Çekilmiyorum. İzin vereyim de çocuğu dayaktan öldür. Bunu mu istiyorsun?

-Bana sevdiğin çocuğu savunma lan. Görmüyor musun ne yaptığını?  Aşk senin gözünü kör etmiş. Sevdiğin çocuğu bana tercih ediyorsun.

-Murat ne diyorsun sen? Ben burada senin başın yanmasın diye uğraşıyorum sense gelmiş burada bana neler diyorsun?

Şaşırmış biçimde Kerem bana bakıyordu. Murat, kızgınlıkla ağzından kaçırmıştı benim Kerem'i sevdiğimi. Ama şuan bunu düşünecek değildim. Murat'ı kolundan tutup bahçeye götürdüm.

-Ben... Ben gerçekten özür dilerim Belfu. Sinirle çıktı ağzımdan. Senin için dostlarının daha önemli olduğunu biliyorum ama söyleyiverdim işte.  Senin Kerem'i sevdiğini de ağzımdan kaçırdım.  Lütfen affet beni...

İLK ÇARESİZLİĞİM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin