Bugün mezuniyet balomuz vardı. Hepimiz çok heyecanlıydık. Ben kırmızı boydan boya yırtmaçlı, göğüs dekolteli bi abiye giymiştim. Melisa'da mavi bi abiye. Saçlarımız ve makyajımız hazırdı. Şimdi Tahirleri bekleyecektik.
Nefes'im : Tahiir
Nefes'im : biz hazırız
Tayiiir : tamam güzelim birazdan oradayız
Mesaja görüldü atıp çantama attım ve odadan çıktık. Çıkar çıkmaz annem karşımıza geçip nazar duası okumaya başladı. Seviyorum seni!
Dışarıdan korna sesi duyduğumuzda annemle vedalaşıp dışarı çıktık. Allah'ım sen aklımı koru.
Üzerine beyaz dar bi gömlek giymiş, üstten birkaç düğmesini açık bırakmış. Altına da siyah pantolon giymişti.
Beni görmesiyle gözleri faltaşı gibi açıldı.
"Lan!" diye bağırmasıyla irkildim.
"Bağırmasana Tahir herkesi ayağa kaldıracaksın"
"Lan bu elbise ne!?"
"Of insan bi çok güzel olmuşsun der, hödük!" diyerek arabanin ön koltuğuna oturdum. O da şoför koltuğuna oturup yanağımdan makas aldı. "Yavrum tamam kızma, çok güzel olmuşsun gerçekten. Sana bakacaklarını düşünüp kıskandım" demesiyle gülümsedim ve yanağına sulu bi öpücük bıraktım.
Mekana geldiğimizde yüksek müzik sesi ve alkol sesi ile yüzümü buruşturdum. Tahir elimi daha çok sıkarak yanına yaklaştırdı. Sınıftakileri görünce onların yanına gittik.
Tahir lavaboyu gideceğini söyleyince bende kızlara döndüm. Bir anda tüm ışıkların sönüp sadece sahne ışıklarının yanması ile tüm gözler oraya dönmüştü. Gözlerimi bir kaç kez kırpıştırıp sahnede ki adama baktım. Sevdiğime...
"Dünyanın en güzeline"
Seni yerlerde göklerde bulamazlarken Bende gizli olduğunu sezenler olmuş Dumlu dumluymuşsun yüreğimde Kımıl kımılmışsınbileklerimde
Gözleri kapalı, sesi titreyerek söylüyordu şarkıyı. Sesi öyle güzeldi ki.
Gözlerini açarak bana baktı ve gülümsedi. Oturduğu sandalyeden kalkarak bana gelmesi ile bende kalktım ve ona doğru yürüdüm. Elimden tutarak sahneye çıkardı.
Aramızda dağlar yollar yıllar var iken Beni sana sımsıkı sarılı görenler olmuş Sargın yaprakmışım dallarına Yangın toprakmışım yağmurlarına
Bana bakarak söylüyordu. Bir an olsun bile ayırmıyorduk gözlerimizi. İkimizinde dolu doluydu gözleri. Etrafımızda kimse yoktu sanki. Zaman durmuştu.
Türkü olmuşsun, umudummuşsun Sevdama yarınlarıma
"Sevdama, yarınlarıma" Ellerimi tutarak dudaklarına getirdi. "Seni seviyorum güzelim" demesiyle hiç düşünmeden ona sarıldım.
"Bende seni çok seviyorum" diye fısıldadım kulağına. Kulağımıza gelen alkış sesleri ile ayrılıp ellerimizi birbirine kenetledik ve gülümseyerek sahneden inerek dudaklarımızı birleştirdik.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
