Tahir'i banyoya sokmuş vücuduna su sürüyordum. (Fesatlaşmayın)
"Ya Tahir ben çok özür dilerim bilmiyordum alerjin olduğunu"
"Tamam güzelim sıkma canını birşeyim yok" diyerek boynunu kaşıdı. Kıpkırmızı olmuştu.
"Oğlum iyimisiniz" diye kapıya vurdu Saniye anne.
"İyiyiz anne geliyoruz şimdi"
"Şurada krem olacaktı süriyim ben" diyerek banyo dolabından krem aldım ve Tahir'i oturtarak boynuna krem sürdüm. Vücuduna da sürecektim ama çok utanıyordum. Elime aldığım kremi utanarak boynunun altından başlayarak karnına kadar sürdüm. Sırıtarak bana bakıyordu.
Ağzına vurup "gülme" dedim. Belinden tutarak kucağına yan şekilde oturtturdu.
"İlk adımı attık, diğerleri sıra sıra gelir artık" deyip göz kırptı. DÜŞTÜM!
"E gı hadi herkes sizi bekliyor" diye bağırdı Asiye abla. Gözlerimi devirerek Tahir'in kucağından kalktım ve gömleğini kollarından geçirerek düğmelerini ilikledim. Tam kapıdan çıkacakken Tahir kolumdan tutup beni kendine çevirdi.
"Lan yapacağınız işi kimse almadı mı" diye söylendi Tahir.
"Al lan bende" diye kutuyu fırlattı Ali. "Lan niye söylemiyosun" diye bağırdı Tahir.
"Azıcık ekşın yaşattım size kötü mü" diyerek güldü Ali. Melisa elini Ali'nin ağzına koyarak kapattı. Herkes gülüştükten sonra Mustafa abinin öksürmesi ile hepimiz ona döndük.
Konuşmasını bitirdikten sonra gümüş tepside ki alyanslarımızı sağ yüzük parmağımıza takarak kurdelesini kesti.
Herkesin elini öpünce Tahir'le birbirimize baktık ve sımsıkı sarıldık. Kolay gelmemiştik bu günlere. Hele ben.
*
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
